People Mag 2020 Temmuz Sayısı Flipbook PDF

People Mag 2020 Temmuz Sayısı
Author:  p

33 downloads 385 Views 25MB Size

Recommend Stories


MAG
SOLDADURA MIG/MAG 2 2 - Soldadura MIG/MAG • Torchas MIG/MAG .................................................. 2-1 a 2-5 • Accesorios ...........

MAG
/ Perfect Welding / Solar Energy / Perfect Charging transsteel 3500/5000 / Sistema de soldadura MIG/MAG 2 / Sobre nosotros / Desde 1950 desarrolla

2020
a r u t l cu o n a i c n e l a lV a r u t l u C 0 ico 2 g 0 é 2 t / a 6 r 1 t 0 s 2 Plan E a r u t l u c no l Valencia a r u lt u C atégico 2016/2

2020
          SIERRAS DE CINTA  MODELOS HLS‐1650/2020                    MANUAL DE INSTRUCCIONES    P á g i n a  | 2        INDICE    1. 2. 3. 4. 5. 6

Story Transcript

TEMMUZ 2020

ERKEKLERDE GÖBEK PROBLEMİ

ÇOCUK ÖZLEMİNE SON VEREN BESİNLER

MUTFAĞINIZI DÜZENLEMENİZİ KOLAYLAŞTIRACAK YARARLI İPUÇLARI

“YENİ NORMAL”

GAYE DONAY

ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİRECEK!

2020/SAYI:75 FİYATI:25.00 TL ISSN

MAJİ SANAT GALERİSİ

termacity

termacity

444 86 77

termacity.com.tr

SPA, spor ve doğayla yenileneceğin tatile çok yakınsın! Terma City Yalova’nın termal suyu, SPA alanları, çeşitli masajları, açık ve kapalı spor alanlarıyla yenileneceğin bir tatile, İstanbul’dan yaklaşık 55 dakika kadar yakınsın.

www.dogtas.com

Çarpıcı detayları evinize tarz katacak aksesuarlarıyla Logan...

DERİN MEDYA BASIN YAYIN REKLAM ORGANİZASYON TURİZM TEKSTİL TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ ADINA İMTİYAZ SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ VE SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

İnci Koparan [email protected] [email protected]

GÖRSEL YÖNETMEN Hasan Güdücü [email protected]

SAĞLIK VE YAŞAM EDİTÖRÜ Tülin Açıkbaş [email protected]

SANAT YÖNETMENİ Benay Şahin [email protected]

FOTOĞRAF EDİTÖRÜ İdris Can Özcan [email protected]

GÜZELLİK EDİTÖRÜ Beste Paydaş Ertan [email protected]

WEB TASARIM Ersin Bırakır [email protected]

MODA EDİTÖRÜ Arzum Kılıç [email protected]

STAJYER GRAFİK TASARIM Feride Sarımehmet [email protected]

KONULAR EDİTÖRÜ Öyküm Bozkurt [email protected]

REKLAM MÜDÜRÜ Sahra İpek İnci [email protected]

PEOPLE MAG İLETİŞİM ADRESİ İhsan Aksoy sok Bebekyokuşu Modern apt No:2/19 Etiler/İstanbul Tel: 05335771366 www.peoplemag.com.tr YAYIN TÜRÜ Yaygın Süreli Dergide yer alan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı PEOPLE MAG DERGİSİ’ne, yayınlanan ilanların sorumluluğu ise ilan sahiplerine aittir. Baskı: Nobel Matbaacılık - 0212 771 06 14 Dağıtım: ABONE/TURKCELL DERGİLİK Baskı Tarihi: 01/07/2020 12

Temmuz

ISSN: 2148-5143

Temmuz 2020

Merhaba Temmuz İşte yaz geldi neredeyse geçiyor bile, her şey normalleşmeye başladı görünüyor, herkes tatilde, sokakta, yemekte, ama gerçekte öyle mi? Tabi ki değil ama bizler geçmişte aslında ne kadar mutlu, ne kadar özgür, bir çok ne “kadar......ı” henüz yeni anladık ve herkes kendi çapında o günleri özlüyor. Hepimiz evde çok sıkıldık (ben hariç) Dolayısı ile herkes şimdi hiç aldırmadan dışarı koşuyor. Her şeyin en çok da sağlığın önemini keşke böyle sağlıksal bir olaydan dolayı anlamak zorunda kalmasaydık tabi ki, ama hayat her şeyi bizlere kendi istediği dilden öğretmiyor mu zaten? Biz ne yaparsak yapalım her şey olacağına varıyor işte. Ama biraz daha özveri şart. Vurdumduymaz olanı hayat önce mutlaka uyarıyor. Baktı olmuyor kuralları kendi koyup gerçeği yüzüne vuruyor, kendi kalıplarına göre şekillendiriyor zaten. Umarım önümüzde çok güzel günler vardır. Umarım herkes iyi niyetin çok önemli olduğunu kavrayabilmiştir. Bu ay yavaş yavaş sosyalleşmeye başladık. Neyse ki tabi ki umarız ki eski günlerimiz geri geliyor. Bodrum’da bile bir çok otel ve mekan tekrar açılmaya, eventler yerini almaya başladı. Küratörlüğünü Mehmet Kahraman’ın, tasarımını Faar Art Space kurucusu mimar Fahrettin Aykut’un üstlendiği ‘Her şeye Rağmen Dokunmak’ sergisi Cape Bodrum Luxury Hotel’de gerçekleşen açılışla sanat severlerle buluştu.

www.peoplemag.com.tr peoplemagofficial

14

turkcell dergilik

Temmuz

Buddha Bar Bodrum açıldı....... Cemiyetin ünlü isimleri yazlıklarına, teknelerine akın etmeye başladı. İstanbul’da da ev davetleri fazlalaştı, herkes tabi ki daha yakından kontrol edebildiği yakın arkadaşları ile sosyal mesafeye uyarak görüşmeye başladı. Bunlardan ilki Elif İnci Aras’ın evinde gerçekleşti. Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Elif İnci Aras , Acarkent’ deki evinin bahçesin de yaza merhaba daveti düzenledi. Onun dışında cemiyetin ünlü isimlerine sorduk, yazlık favorileri hakkında ipuçları topladık. Bakalım kimler? Nerede gezmeyi? Neler giymeyi seviyormuş? Temmuz sayımızı keyifle okumanızı dilerim, Sevgiyle kalın...

ANATOLI

CALDEZONIA

CALDEZONIA

YVES ROCHER

NAKED BITES

CALDEZONIA

KOBOFORMA

D&G

RICHMOND SPA

D&R

MIUMIU

LINENS

SEPHORA

PARDA

IPEKYOL

SO CHIC

MELIS GÖRAL

ATASAY

FLORMAR

Hazırlayan: İdris Can Özcan

BÜLENT KAYA, ASLI HÜNEL YURTSEVER SAVAŞ YURTSEVER Şarkıcı Aslı Hünel eşi Savaş Yurtsever ile birlikte çıktığı Bodrum tatilinde yakın dostları Azka Otel’in patronu Bülent Kaya’yı ziyaret ettiler. Uzun zamandır görüşemeyen yakın dostlar bol bol sohbet ederek hasret giderdiler. Akşam yemeği sonrasında gazetecilerle sohbet eden ünlü şarkıcı korona sürecini ve kendisine sorulan sanatçıların öldük bittik sözlerini kendi açısından anlattı. Hünel “Günlük yaşayan ve hiçbir birikimi olmayan insanlar var ve bu süreçte çok zarar gördüler. Onlar için çok üzülüyorum. Ben ve eşim bu süreçte eve kapandık. Bol bol meyve-sebze alışverişi ve vitaminler aldık.” Sözlerini söylerken kendisine sorulan sanatçıların bu süreçte öldük bittik sözlerine ise “Biz öldük bittiysek halk ne yapsın. Orta halli aynı şekilde ne yapsın. Parayı kazandıkça giderler de aynı oranda büyüyor. Borç ve kredi ile yakalanan arkadaşlarımız için zor bir süreç. Bu süreçte hepimiz sabretmeliyiz.” dedi. 16

Temmuz

Temmuz

17

PETEK ERTÜRE-ALI EGE AĞAOĞLU Petek Ertüre, ünlü iş insanı Ali Ağaoğlu’ndan olan oğlu Ali Ege Ağaoğlu’yla birlikte Bodrum’da tatile yapıyor. Ertüre ve oğlu Ali Ege, Yalıkavak Highlight Otel’in bünyesinde yer alan Miya Beach’de görüntülendi. Denizin ve güneşin tadını çıkaran anne-oğul, plajda birbirleriyle sık sık şakalaşarak eğlendiler.

18

Temmuz

Temmuz

19

LIF INCI ARAS

ELIF AKYAZICI GIRGIN

GÜLNAZ SEZGIN

ÇIĞDEM YÜKSEL

YAZA MERHABA DAVETI. Sosyal mesafeyi koruyabilmek ve hijyen kurallarına uymak yani yeni normale başlamak bu senenin olmazsa olmazı olacak. Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Elif İnci Aras , Acarkent’ deki evinin bahçesin de yaza merhaba daveti düzenledi. İçinde bulunduğumuz pandemi günlerinde tüm önlemleri alan Aras yakın dostlarını düzenlediği davet ile bir araya getirdi. Bu senenin ilk özel davetinde kapıdan girişte hostesler ateş ölçerek konukları bahçeye davet ettiler. Masa düzeninde her davetliye maske eve dezenfektan ikram edildi. Ayrıca davete Mest Bend Müzik grubuda bir birinden güzel şarkılarıyla davete ayrı bir renk katarken korona adlı şarkıları dinleyenleri ayrıca bir coşturdu. Yoğun bir yağmur yağışı eşliğinde başlayan bu güzel gün havanın kısa zaman da değişimesi ve günlük güneşlik olmasıyla geç saatlere kadar devam etti.

20

Temmuz

ELIF İNCI-MERAL-ATLAS ARAS AYTÜL ÖZDEMIR

ELIF İNCI-ATLAS ARAS Temmuz

21

GÜLŞEN ŞENER-ÇIĞDEM YÜKSEL-ELIF INCI ARAS-GÜLNAZ SEZGIN KATERINA EKŞIOĞLU-INCI KOPARAN-EYLEM ÖNER-ELIF AKYAZICI GIRGIN

BERAT AŞICIOĞLU 22

Temmuz

ÖZLEM YARAR

ELIF INCI ARAS-INCI KOPARAN GÜLŞEN ŞENER

OYA ANLAR ONAT

ARZU ÖZAL

NAZAN CIHAN

ELIF SONER, LARA , YEŞIM BILICI

Temmuz

23

BUSE-AYFER KUTAL

NURHAN BOLAK , EYLEM ÖNER 24

Temmuz

CANAN GÖZTEPE

BAŞAK SUNGUR ORAL

Temmuz

25

CEMİYETİN ÜNLÜ İSİMLERİNE SORDUK En sevdiğin tatil bölgesi? Tekne mi? Otel mi? Yazlık ev mi? En sevdiğin yazlık mekan? Yazın en çok yediğin yemek ve meyve? Yazın en sevdiğin fresh parfüm? En sevdiğin müzik? En sevdiğin kitap? En sevdiğin araba markası? En sevdiğin saat markası? Yazın en sık kullandığın renk? Yazın en çok kullandığın aksesuar? En kurtarıcı yaz kombinin? En sevdiğin restoran? En sık seyahat ettiğin lokasyon? Iphone mu? Android mi? Havuz mu? Deniz mi? En sevdiğin plaj çanta markası? Çantada olması gerekenler? En sevdiğin sandalet markası? 26

Temmuz

Favorites for summer

Aysun Kaba

Ege Bölgesi Üçünü de çok severim Bodrum, Alaçatı Izgara, salata , kiraz , karpuz Dolce&Gabbana Light Blue Kulağıma hoş gelen her türlü müzik Elif Şafak Aşk Aston Martin Cartier Beyaz Küpe Tril tril elbiseler Trilye Ankara-İstanbul Iphone Deniz Dokusu hoşuma giden her şey El kremi, allık, ruj, Kült nemlendirici sprey Serena Uziyel Temmuz

27

Favorites for summer

Ayşe Burcu Kaya

İtalya - Amalfi Coast Tekne ya da otel Il Riccio Deniz mahsulleri, kiraz Dior Joy Time To Say Goodbye- Andrea Bocelli, Sarah Brightman. Jose Saramogo - Körlük Porsche Fuşya Şapka Etek &crop top İtalya Iphone Deniz Jacquemus Dudak parlatıcı, güneş koruyucu, bikini, saç bandı, body mist Chanel 28

Temmuz

Favorites for summer

Ayşe Kalkavan

Bodrum, Çeşme, güney Fransa ve İtalya Yazlık ev Before Sunset, Momo, Sail Loft Bol malzemeli sağlıklı salatalar, balık ve meze en sevdiklerim. Meyve de karpuz ve kayısı Guerlain Limon Verde ve Etro Paisley Yabancı slow ve hareketli Gülseren Buğdaycıoğlu’nun kitapları Maserati Patek Philip Beyaz ve cıvıl cıvıl tonlar Kolye Mini elbiseler , crop top bluzler ve vazgeçemediğim jean şortlar Ferdi Baba Çeşme ve Bodrum Iphone pro Bazen deniz bazen havuz Chanel , Hermes ve yerel Uzakdoğu hasır çantaları Koruma faktörlü yüz ve vücut kremi ( Shiseido) bronzlastırıcı ( Hawaian Tropic ve St. Barth ) saç fırçası, nude tonlarda dudak parlatıcısı , spray formunda saç kremi ve parfüm Hermes ve Havaianas Temmuz

29

Favorites for summer

Begüm Özer

Göcek, Taormina Yarı tekne, yarı yazlık Club Prive/Göcek Semizotu, karpuz-peynir Estee Lauder Bronze Gooddess Ajda Pekkan/Ne Günler Orhan Pamuk/Masumiyet Müzesi Range Rover Cartier Beyaz Saat & Telefon Elbiselerim Azur & Dragon Şu an Ege Kıyıları Iphone Deniz Misela & Goyard Güneş Gözlüğü, Güneş Koruyucu, El kremi, powerbank Saint Laurent

30

Temmuz

Temmuz

31

Favorites for summer

Dida Kaymaz Sicilya / Taormina Tekne Belmond Grand Hotel Timeo bar Seafod ceviche ve Çilek Yaz /kış Maison Francis Kurkdijan Baccarat Rouge 540 Chillout MS 2150 Mini Cooper Bvlgari Beyaz Gözlük Jean şort, beyaz tişört, sandalet Sunset İtalya Android Deniz Chloe Ligne St.BarthRoucou Tanning Oil, Zo skin health güneş koruyucu, güneş gözlüğü, kitap, Fiji su, mutlivitamin ve mineraller Isabel Marant ve Havaianas

32

Temmuz

Temmuz

33

Favorites for summer

Dilara Aka

Güney Fransa Yazlık ev Monte Carlo Coya Balık, salata ve karpuz Nuxe markasının parfümü Tek bir favorim yok Bu aralar okuduğum kitap Mark Williams-Mindfulness Range rover Patek philippe Pembe Küpe Elbise-sandalet Monte Carlo Joel Rebuchon Saint Tropez Iphone Deniz Bu sezon Muún markasını çok beğeniyorum Ipad, güneş kremi, güneş gözlüğü, yedek mayo Bunu cevaplamak biraz zor tek bir marka yok 34

Temmuz

Temmuz

35

Favorites for summer

Elif Akyazıcı Girgin

Fransız Rivierası ve Yunan adaları Otel Mykonos Karpuz Victor Rolf Flowerbomb Sezen Aksu’nun tüm şarkıları Zülfi Livaneli masumiyet Range Rover Rolex Pembe Gözlük Uzun elbise, sandalet Dilim pizza Yunan adaları Iphone Deniz Chanel Telefonum, gözlüğüm, allık Nomadic Republic 36

Temmuz

Temmuz

37

Favorites for summer

38

Elif İnci Aras Temmuz

Ege sahilleri Hepsi keyifli Zuma Erik ve kiraz Xerjoff Erba Pura House müzik ve slow rock Albert Camus - Yabancı Escalade Rolex Beyaz Küpe, yüzük Şifon elbiseler, düz sandaletler Lacivert Fransa Iphone Kesinlikle deniz Fendi Allık, ruj, parfüm Bottega Veneta

Temmuz

39

Favorites for summer

Fatma Nur Doğan

Bodrum Bebek olmadan tekneydi, şimdi yazlık ev ve tekne Mimoza, (Bodrum, gümüşlük) Şeftali Fresh değil ama Killian - love don’t be shy Dalida, Dans le bleu Her yaşımın favorisi Küçük Prens Klasik model, Mercedes SL Audemars Piguet, Royal Oak Beyaz Saat ve bileklikler Kot sort, beyaz t-shirt Türkiye’de Mimoza Bodrum Iphone Deniz Son yıllarda Dior, ve Loewe hasır çantası Shiseido güneş koruyucu, St Bartz güneş yağı Chanel 40

Temmuz

Temmuz

41

Favorites for summer

42

Fatma Topaloğlu Pehlivan Temmuz

Cennet ülkemizin sahilleri Ege en sevdiğim bölge. Çocuklardan dolayı otel tatilini tercih ediyorum. Çeşme Karpuz-Peynir Tom Ford Soleil Blanc Yunan müzikleri? Gülseren Budayıcıoğlu ve Sabahattin Ali kitapları Kendi arabam BMW Chopard Beyaz Güneş gözlüğü Tek parça uçuş uçuş elbise Beyti Yurtiçi Çeşme Yurtdışı Londra Iphone Deniz Jacquemus Cep telefonum, Dudak kremim, Mini kolonyam Isabel Marant

Favorites for summer

Gülşen Şener

Bodrum Yazlık ev ZUMA, Limon Alaçatı Enginar dolması, karpuz Maison Feanci kurkdijian Ala Rose Billieeilish, evertything I wanted İlber Ortaylı - Bir ömür nasıl yaşamalı? Maserati-Range Rover Patek Philippe, Versace Siyah, beyaz, pembe Zincir kolyelerim, halhal Desenli renkli elbiselerim, sandaletlerim Mimoza gümüşlük, Bodrum Memedof Amalfi, İtalya, Fransa Iphone Deniz Jacquemus Vücut ve dudak koruyucum, şapkam, tokam Isabel Marant Temmuz

43

Favorites for summer

44

Hande Sezer Pekcan Temmuz

Bodrum Otel Zuma Deniz mahsulleri, balık, salata, karpuz Creed Aventus for her Sezen Aksu, begonvil, kutlama Ayla Çelik, Bağdat Seninle başlamadı başucumda Porsche Rolex Beyaz Güneş gözlüğü Yazlık rahat elbiseler Sunset Marmaris Iphone Deniz Christian Dior Güneş gözlüğü, güneş kremi, kulaklık, kitap Sergio Rossi

Favorites for summer

PRENSESE STEPHANIE VE KIZI PAULINE DUCRUET ILE BIRLIKTE

Hülya Biren

Çeşme Otel ve tekne Büyük Kulüp iskelesi Karpuz ve zeytinyağlı sebzeler Lavanta kokusu Türkçe eski pop şarkılar ve Mozart sonataları Küçük Prens Bentley Cartier Beyaz ve haki Kolye ve küpe Keten pantalon ve kolsuz keten gömlek Boğaza kıyısı olan bütün restoranları seviyorum Monaco Iphone Deniz Etro Güneş koruyucu kremi, kolonya, havlu, mayo, kredi kartı, nakit para, kimlik, küçük bir torbada acil ilaçlar, bir şişe su, nazar boncuğu, gözlük, selpak, yara bandı Hermes ve Chanel Temmuz

45

Favorites for summer

Hülya Çil Kanlı

Ege bölgesi ; Göcek , Faralya Tekne Q Lounge D Marine Göcek Sebzelerle zenginleştirilmiş salatalar, ananas ve kiraz Sospiro erba pura Blues, pop The Well of life Elisabeth Kubler Ross Porche Cartier Beyaz, Yeşil Şapka, gözlük Gömlek elbiseler Azur Yeniköy Dalaman Iphone Deniz Missoni Spf dereceli güneş kremlerim, lipstick, arnica , bepanthol , mayolara ek olarak ise spor hayatımda çok önemli olduğu için spor şort tayt ve crop top. Spor ve rahat yürüyüşe uygun olanları tercih ediyorum. Stella McCartney, Gucci 46

Temmuz

Favorites for summer

Melis Özer

Bodrum ve italya kiyilari Tekne D plaj evleri bodrum karpuz peynir ikilisi Jomalone velvet rose , byredo Akustik pop ve lounge Midnight sun: stephenie meyer- //sapiens Klasik arabalar Panthere the cartier Pudra pembe - bej Kolye ve yüzük Siyah mini elbisem gece -gündüz ya da gömlek elbise Victoria paris – coya - lucca Paris Iphone Deniz Goyard Powerbank - ayna -ruj -güneş koruyucum ve maske :) Guiseppo zanotti ringflat sandals/ isabel marant Temmuz

47

Favorites for summer

Meltem Demir

En sevdiğim yer Göçek şu anda da oradayım Teknedeyim ve tercihimde tekne En sevdiğim meyve hepsi, sebzelerden patlıcan Sakin dertsiz tasasız sözü olmayan, dum tıs dum tıs beni germeyen sakin şarkılar Şu an Gülseren Budayıcıoğlu kitapları beni bayağı sardı Audi marka jeep bana rahat geliyor Saat çok var beğendiğim hangisini sayayım? Yazın gökkuşağı gibiyim gerçi ben kışında öyle gezerim... Küpe her zaman olmazsa olmaz ve yazın tabi ki gözlükler takmayı çok seviyorum Elbiseler benim için yaz ve kış favoridir Balıkçı Kahraman, balık sevmeyen ben gidiyorsam artık siz düşünün Dalaman ve çevresi uçuş istikametim Tabiki Iphone Deniz Plaj çantası kullanmıyorum desem, hep teknedeyim ve hep giy mayoyu atla denize modundayım Normal çantamda olması gereken yazın, gözlük, cüzdan, telefon, kremim Terliklerimin hepsini seviyorum. Hermes, Chanel en sevdiklerim Temmuz

48

Favorites for summer

Mine Kalpakçıoğlu

Bodrum, Kapadokya, Maldives’lerde dalış yapmak. Tekne, çünkü deniz aşığıyım ve üstünde her mevsim, 12 ay yaşayabilirim. Bodrum Gündoğan’daki ESCAPE Beach Zeytinyağlı taze fasulye ve karpuz. Yazın pek parfüm kullanmam. Vücut yağlarım esanslıdır Nuxe gibi... Oğlum Kaan Taşkent in Sound Cloud’daki listeleri Ayşegül Çoruhlu’nun tüm kitapları Pek araba merakım yoktur ama motorsiklet de Yamaha Ténére çok severim. Iphonumun saati :))) Beyaz ve Lacivert Bol bilezik Beyaz ipek şort üstü, beyaz gömlek ve ten rengi topuklu ayakkabı. Anda restoran Gündoğan Londra, Cenevre ile Bodrum Hepsi olur ama şu an Iphone Asla havuza girmem! Denizde de yasayabilirim sanırım bir önceki hayatımda yunusmuşum, Haremlique a la Mer. Geçen sene lekeler olmaya başladı o yüzden 50 faktör stik koruma; büyük cam şişe su; derin & duru doğal yağlarım, Iphone ve kırmızı rujum Alvaro marka düz sandalet. Temmuz

49

Favorites for summer

Neşe Gönül

Ülkemizin her köşesini çok seviyorum. Antalya, Marmaris, Göcek, Side Tekne ve otel Bodrum Yazlık tüm sebze ve meyveler Hermes Türkçe pop Camdaki Kız, Gülseren Budaycıoğlu BMW Audemars Piguet Mavi Küpe Elbiselerim Papermoon, Sunset Iphone Deniz El yapımı hasır çantaları çok seviyorum Telefonum, ruj, cüzdan, gözlük İçinde

50

Temmuz

Temmuz

51

Favorites for summer

52

Nida Bulut Temmuz

Göcek-Fethiye Otel Yalıkavak Marina Izgara turu yemekler, karpuz Maison Francis Kurkdjian Baccarat Smooth jazz-classic Gülseren Budayıcıoğlu kitaplari Mercedes Rolex Beyaz Takı - kolye, küpe ve çanta Elbise-terlik Spago Bodrum, Göcek Iphone Deniz Prada Gözlük, kitap, güneş koruyucu krem, lip balm Chanel

Temmuz

53

Favorites for summer

Pınar Hotiç

Alaçatı ve Gümüşlük Kesinlikle ev Limon Alaçatı Balık, salata ve karpuz Hermes un jardin sur le toit Ruhuma iyi gelen her müzik, kuş sesi dahil Varolmanın Gücü - Eckhart Tolle Volvo Cartier Beyaz ve krem Şapka Beyaz t-shirt ve beyaz, siyah veya jean şort Mutfağım:) Bodrum ve Alaçatı Android Sabah erkenden deniz Larone by Bengartisans ve H&M Bikini, güneş koruyucu, dudak koruyucu, peştemal, kitap, su, akıllı telefon, kulaklık Hotiç ve Teva sandals 54

Temmuz

Favorites for summer

Selvi Serttaş

Bodrum Otel Zuma Balık ve ananas Guerlain-Insolence Latin müzik Hüseyin Rahmi Gürpınar-Mürebbiye Range Rover Audemars Piguet Pembe-kırmızı gibi sıcak tonlar Küpe Askılı elbiseler Park Fora Dubai-BAE Iphone Deniz Dior Güneş gözlüğü, cüzdan, makyaj Chanel

Temmuz

55

Favorites for summer

Tuba Gül

Saint Tropez, Çeşme Tekne ve otel Bodrum Deniz ürünleri, karpuz ve çilek Coco Chanel her mevsim Ruh halime bağlı, hepsini seviyorum Gör benı - Azra Kohen Mercedes Rolex, Cartier Siyah, beyaz, kırmızı, yeşil, bütün renkler Kolye, halhal Gömlek, kot Dragon Milano Iphone Deniz Valentino Güneş gözlüğü, dudak nemlendiricisi, parfüm vs 56

Temmuz

Temmuz

57

Favorites for summer

Zeynep Yılmaz 58

Temmuz

Bodrum Yazlık ev Scorpio Mykonos Balık ve kavun Bulgari Petits et Mamants Latin bütün şarkılar Şeker Portakalı Porsche 911 Rolex daytona Yeşil Taçlarım ve saç bantlarım Kot şort ve beyaz v yaka Memedof Miami Iphone Deniz Missoni Dezenfektan, el kremi, güneş koruyucu yüz kremi Havanas

Temmuz

59

60

Temmuz

Fotoğraflar: Benay Şahin

GAYE DONAY

Sanata olan düşkünlüğüm Gaye Donay’ın sahibi olduğu Maji Sanat Galerisini tanımamı sağladı. Tablo arayışında galerileri gezerken onun galerisine de uğraşmıştım. Müthiş tablolar satın almıştım. Özellikle Gina Nincovitch ve Sinem Demirci’nin bazı eserlerinin bende olmalarından dolayı son derece mutluyum. Onlara baktıkça adeta ruhum dinleniyor. Şahsen Gaye hanımın kendisini tanımam ise Milliyet Gazetesinden sevgili meslektaşım, değerli büyüğüm sevgili Atılay Kandemir sayesinde oldu. İyi ki de olmuş, buradan kendisine tekrar teşekkür ederim. Son derece naif, zarif, işinin ehli, başarılı, ayrıca çok çalışkan, zeki ve muhteşem iyi kalpli, bir dost kazanmama vesile oldu. Gaye hanımla sanat galerisini aratmayacak nitelikteki şık evinde, çok keyifli bir çekim ve röportaj gerçekleştirdik. Benay Şahin’in objektifine çok güzel pozlar verdi. G&Partner reklam ve danışmanlık ticaret A.Ş yönetim kurulu başkanı, İstanbul düşünce ve eğitim derneği başkanı, Maji art gallery kurucusu, Maji decorist kurucusu, Çev-çağdaş eğitim vakfı yönetim kurulu üyesi, Spastik çocuklar vakfı kurucu üyesi, KRT TV ‘’hayat sanattır’’ program yapımcısı ve sunucusu, markalaşma proje danışmanı ve CHP 24. dönem milletvekili aday adayı olan bu çok yönlü kadını sizlerle baş başa bırakıyorum.

Temmuz

61

62

Temmuz

Sizi tanımak istiyoruz? “Kendi Geçmişini bilmeyen kendini tanıyamaz ve anlayamaz dediniz!’’ Çok iddialı bir söz! Kendi geçmişini arayan anlamaya çalışan bir insan olmak... Gücünü keşfetmeye çalışmak ve kendini sorgulamak bir insanın hayatının amacı olmalı. Öyle yakın tarih değil, en derinlere inmek… Yüzyıllar öncesinde kendinizi bulmak, kendiniz de olanlar ile yüzleşmek ve mükemmellik arayışının nedenlerini anlamak... İnsana farklı bir haz veriyor! Atalarım; tarihin gördüğü en büyük askeri ve siyasi dehalardan biri olan Timurlenk soyundan geliyor. Bildiğiniz gibi Osmanlı Padişahı Yıldırım Beyazıt’ı mağlup ederek Anadolu’ya sahip olmuş gerçek bir askeri deha. Timur için “yasanın şeriattan önce geldiği” söylenmekte. Bu bana anlamlı bir geçmiş algısıyla birlikte ayrı bir gurur veriyor. Timur; Semerkant yakını Şehr-i Sebz’e bağlı Hoca Ilgar köyünde dünyaya gelmiş. 8 Nisan 1336 (koç burcu) doğmuş. Bunu vurgulamakta fayda var. Ben de bu burcun özelliklerini tam anlamıyla taşıyorum. Siyasi bir deha olduğunu vurgulamıştım. Rakiplerinin rakiplerini destekler, çok değişik savaş taktikleri uygular. Savaş anında kendisine gelen elçilerin karşısında daha önce içtiği yaban domuzu kanını kusarak hasta ve ölmek üzere olduğu izlenimini bırakarak düşmanlarını kandırırmış. Fethetmek istediği ülkelerde önce istihbarat çalışması ve stratejik araştırmalar yaptırırmış. Bunları bilmek ne kazandırıyor diyeceksin… Geçmişin izinde kendimi tanımayı ve göçler, çok sonralarda ise soyumun bir kısmı 500 sene Selanik de Yalı boyunda yaşadıktan sonra, mübadele ile İstanbul’a gelmişler. Daha yakın tarihimiz ise yine asker kökenli olarak Topçu Mehmet Paşa ile devam ediyor… Bazen diyorum yaşam savaş taktiklerim, disiplin ve hükmetme duygularım niye bu kadar gelişmiş diye... Annemin büyük annesi Macide Hanım çok iyi Fransızca bilip özel dadılarla yetişmiş bir kişi olmasından dolayı, küçük yaşlarda annesini kaybeden annemi büyütürken ayrı bir şevkat ve özen göstermiş. Kıymetli annemin varlığıyla, geçmişimi en derinlerimde hissedip ona dokunabiliyorum. Kandilli Kız Lisesinden üstün başarı ile mezun olan annem kadar sorumluluk bilinci ve disiplini gelişmiş bir kişi görmedim, böyle bir insanın kızı olmaktan gurur duyuyorum.

Sanıyorum İstanbul da Emniyet Müdürü olan dedemin de bu işte ciddi bir payı var. Baba tarafım ise tam tabiriyle 7 göbek, gerçek bir İstanbul ailesi. Babaannem o dönem de bugünün üniversitesine eş değer olan bir eğitim görmüş. Çağdaş ve gerçek bir İstanbul hanımefendisi. Tam bir Cumhuriyet kadını. Görgü kurallarının hasını bilen ve hakkını veren. Çocukluğumun çoğu babaannemin yanında geçti. Hayatın tüm değerlerini ve insanı anlamayı onun sayesinde öğrendim. Babam ve Amcam GS Lisesi mezunu. Ağır Ceza Profesörü olan amcam Süheyl Donay her zaman gururlandırmıştır beni. Babam ise sevgi ve aşkın peşinde koşmuş bir sanatsever. Güzel günlerdi, asil ve içtenlik dolu. Anlayacağınız üzere Semerkant, Selanik ve İstanbul benim şehirlerim... Benim geçmişim ve geleceğim... İçim ve dışım.

“MAJİ irade doğrultusunda değişiklik yaratmanın sanatı ve bilimidir. İnsanlığın en eski öğretisidir. Dinlerin, inançların ve sanatın kökeni MAJİ’dir.”

Temmuz

63

64

Temmuz

Sizce bir insan yaşamı boyunca üzerinde kaç farklı katman taşıyabilir? Açıkçası taşıyabildiği ve yakıştırabildiği kadar... Yeter ki bir önceki katman bir sonrakini aratmasın ve bu katmanlar üzerinizde sırıtmasın, üstünden akmasın. G&Partner Reklam Danışmanlık A.Ş.’nin sahibi olarak iş insanı kimliğim... İstanbul Düşünce ve Eğitim Derneği Başkanı olarak sosyal sorumluluk bilinci arayışım, MAJİ Art Gallery kurucusu olarak sanata anlam ve değer katma isteğim, MAJİ Decorist ile dekorasyona karşı olan ilgim, keşfim ve yaratıcılığım, Çağdaş Eğitim Vakfı Yönetim kurulu üyeliğim ile eğitimin toplum üzerinde ki önemini sorgulayışım, Spastik Çocuklar Vakfı Kurucu Üyesi olarak insan değerini anlama çalışmalarım, ‘’Hayat Sanattır’’ program yapımcılığı ve sunuculuğu ile sanatın toplum için ne kadar önemli olduğunu anlatma çabalarım katmanlarımdan bazıları. Elbette sağlam bir Atatürkçü ve Cumhuriyet kadını olarak istikrarlı duruşum… Profesyonel iş hayatınız da kültür, sanat ve buna bağlı olarak dekorasyon sizin için neden bu kadar önemli? Çünkü, Kültür ve Sanatsız bir dekorasyon asla düşünülemez. Kültür ve sanat bir insanın en önemli 2 temel taşını oluşturur. Bu iki olgu hayatınızda çok küçük yaşlardan beri oluşturulmamış ise profesyonel hayatınız da hep bir yanınız eksik kalacaktır. Dolayısıyla Kültür ve Sanat bizler için vazgeçilmez bir değer olgusudur. MAJİ Art Gallery de bu nedenle hayata geçirdim ve ülkemizin sanat ortamının gelişimine katkı sunmayı hedefledim. ‘’Düşünülmemişi Düşünmek, Söylenmemişi Söylemek ve Yapılmamışı Yapmak’’ felsefesini de bu nedenle oluşturdum. Bu felsefeyi hayatımın her alanına sindirmeye özen gösteriyorum. MAJİ Art Gallery’nin en önemli argümanı sanata kattığı farklılık ve dürüstlüktür. Markayı kirletecek ve kullandıracak tercihler yapmaz. Daima doğru sanatçılar ile iletişim kurup çalışır. Sanatçıya hak ettiği değeri verip, onu koruyup ve kollamak benim için çok önemlidir. Arkamda bulunan 36 yıllık saygın iş tecrübem kurumsal kimliğe ve oryantasyona verdiğim önemin başlıca da desteğidir. Hiçbir siyasi oluşumun, kurumun veya kişinin desteğine

ve varlığına ihtiyaç duymadım. Tek kabul ettiğim hedef ve iz Atatürk’ün Nutku ve asil varlığıdır. Bu bağlam da Kültür ve Sanat, onu görsel bir şölene dönüştürecek ve sanatsevere hayranlık uyandıracak özel bir sunumdan geçer. İş te bu sunumun adı da ‘’Dekorasyon’ ’dur. Çok küçük yaşlardan beri kültür ve sanatın içerisinde büyümenin avantajıyla, dekorasyonun da bir o kadar önemli olduğunu keşfettim. Sanatın değeriyle dekorasyonun görsel birlikteliğini oluşturmak benim için bir keyifli oyun haline geldi. Ve her ne kadar profesyonel iş hayatım farklı yönde ilerlese de ben daima sanat ve dekorasyonu kendim için bir rehabilitasyon ve dinlenme olarak gördüm. Ailem ve birçok yakın dostumun evini dekore ettim. Ancak bir şartım vardı, önce sanat eseri alınacak…

“ Her uğraş bir aşkla başlar... Ve biz her işle yeni bir aşkın peşine düşeriz... Geçmişi geleceğe, düşleri surete dönüştürmekte ki sırrımız işte bu “tutkulu aşk” ta gizlidir...

Temmuz

65

66

Temmuz

Mobilya ve dekorasyonda tercih ettiğiniz bir kurum var mı? Elbette var…Yapmış olduğum projeler de gerek yurt içi gerek yurt dışı ve özellikle de Türki Cumhuriyetler ile körfez ülkelerinden verimli ve olumlu geri dönüşler aldım. Bu projelerimi Luxury Line mobilya markası ile hayata geçiriyorum. Geçmişin çizgilerini, bugünün konfor ve estetik anlayışıyla harmanlayıp yeniden yorumlayan tasarımları var. Mesela onların da koleksiyonlarında sanatsal bir estetik dikkat çekiyor. Önümüzdeki dönemde Luxury Line markasıyla yeni iş birlikleri ve farklı projeler gerçekleştirmeyi planlıyoruz. İki taraf için de heyecan verici bir çalışma olacak. Dört farklı dilde yayın yapan Luxury.com.tr siteleri üzerinden dünyanın 70 farklı ülkesine lüks mobilya satışı gerçekleştiriyorlar. Saygın ve üretken bir kurum ile projeler üretmek, çalışmalarım da beni daha güvenli ve güçlü hissettiriyor. Uzun yıllardır reklam ajansı sahibisiniz, sanıyorum çalışmalarınızda size çok faydası oldu? Hem de nasıl… G&Partner Reklam ve Danışmanlık A.Ş. olarak çok özel ve kıymetli kurumlarla çalıştım. Çok değerli bir çevrem oldu. Tek sıkıntım yaşımdı…Takdir edersiniz ki bir ‘marka’ adeta bir evlattır kurum için ve size evlatlarını teslim ederler. Çok küçük yaşta kendi şirketimi kurmanın avantajını yaşarken, bir o kadar gençliğimin ve heyecanımın dezavantajı vardı. Çalışkanlığım, yaratıcılığım, dürüstlüğüm ve süratim ile birçok savaştan galip çıktım. Kendimi kabul ettirdim. Hemen hemen tüm sektörlerde ki kurumlara Kurumsak Kimlik – Oryantasyon - Tanıtım Kampanyaları ile tam hizmet anlayışıyla işler yaptım ve yapmaya devam ediyorum. Özellikle Belediyelerle çok özel projeler gerçekleştirdim. Belediyeciliği çok iyi bilirim ve en önemli arzum İstanbul’u bir kadın başkanın yönetmesi. Çünkü İstanbul dişi bir şehir ve onu ancak bizler anlar ve çözeriz. Hayatımda ki en büyük şansım ise, hep iyi bir ekip yaratmak oldu. Şirketler gurubumda ki tüm kurumlarımda; emek veren ekibim benim en büyük destekçilerim. Onlarsız bu kadar istikrarlı, cesur ve başarılı olamazdım.

Uluslararası boyutta gerçekleştirdiğiniz sosyal sorumluk projeleriniz var. Bunlardan iki tanesini bir anne ve kadın olarak bende yakından takip ediyorum. Detaylarını bizimle paylaşır mısınız? Sosyal sorumluluk aslında insani bir görev ve yaşı olmayan bir konu. Bu durumu algılamak ve gerçekleştirmek ise bir farkındalık ve yaşam biçimi. Sosyal sorumluluk projelerimden biri ‘’Çocuk Gelin Yoktur, Çocuk Tecavüzü Vardır!’’ diğeri ise ‘’Kadına Yönelik Şiddete Dur De!’’ Farkındalık yaratma ve süreklilik arz etmek kaydı ile oluşturduğum bu projeler dünyanın 64 ülkesinde gündem oluşturdu. Kadınların ve çocukların hayatın her alanında karşı karşıya kaldığı bu acımasız durumu, insanlığın devamlılığını sağlayan biz kadınların en vazgeçilmez görevi olarak görüyorum. Bu sebeple fikir sanatı olan karikatürü kendime özellikle araç edindim. Çünkü karikatür farkındalığı net bir şekilde veren çok önemli bir sanat dalıdır. Çalışmalarımız başarılı bir şekilde devam ediyor. Ödül töreni ve sergi MAJİ Art Gallery de yapılacak. ‘’İstanbul’un Taşı Toprağı Altın Değil Kültürdür’’ Diyorsunuz?... Bu nedenle İstanbul Düşünce ve Eğitim Derneğini kurdunuz! Öncelikle İstanbul Düşünce ve Eğitim Derneğinin kuruluş amacını açıklamak ile başlayayım. Kültüre, eğitime, ortak bir amaç için birlikte yaşam felsefesi oluşturulmasına, yerel kentli haklarına destek olacak saygın projeler üretmek için 25 Şubat 2011 tarihinde kurdum. İstanbul’u düşünelim, hissedelim ve anlayalım diye… Amacım ise İstanbullu olmanın ve İstanbul kültü-

“Dur geçme hayat sen ne güzelsin...” Temmuz

67

68

Temmuz

rünün gerçek anlamını topluma doğru şekilde anlatılmasını sağlamak. Bu bağlamda da İstanbul’un taşı toprağı altın değil, Kültür’dür diyorum. Her sivil toplum kuruluşlunun hayal ettiği bir dünya vardır. Her sivil toplum kuruluşunun iyi yönde değişim yaratma amacı vardır. Bu hayaller ve değiştirme çabaları ile birlikte bizi biz yapan en önemli olgu sorumluluktur. Ben ve dernek üyelerimiz İstanbul’un kaderinden sorumlu tutuyoruz kendimizi.

güzelliği görürüz. Geniş anlamda baktığımız da ise, yapılara sinmiş karakterini ve fiziki olarak, şehrin kişiliğini sağlayan klasikleşmiş değer yargılarını görürüz. Roma, Bizans, Osmanlı uygarlıkları önemli bir değer katmıştır İstanbul’a. Kent tüm tarihi ile bir bütündür. Bir desendir İstanbul. Bir örgüdür, kendi rengi, deseni ile birbirinin içine girer. İstanbul öyle bir şehirdir ki sanatçıyı, gözlemciyi ve toplumu daha ileriye götürerek daha fazlasını yapmaya zorlar. İşte İstanbul estetiği bu duygu üzerine kurulur.

İstanbul’un diğer dünya şehirlerden farklılığı sizce neresinde? Tarihin 3000 yıllık görkemine ve insan kültürüne ait ilk izlere burada rastlandığına bakarsak çok sağlam bir başlangıç yapmış oluruz. Çok tanrıcılıktan tek tanrıcılığa geçişin İstanbul da olgunlaşması bile başlı başına büyük bir farklılık. Ayrıca iki önemli kıtanın İstanbul boğazının varlığıyla buluşması, yalıların hikayeleriyle hayat bulması, birçok farklı kültürü katmanlarında uyutması, tarihin derinliklerini bu kadar yakından hissettirmesi zaten İstanbul’u diğer dünya şehirlerden fazlasıyla farklı kılmıyor mu?

Gerçek İstanbulluluk kriteri nasıldır? İstanbul insan olsa en önemli vasıfları ne olurdu? Şehrin tarihini ve kültürünü bilen. Tarihi dokusuna ve doğasına zarar vermeyen. Saygılı-hoşgörülü. Şehri ruhu ve kimliği ile anlamaya çalışan. Uzun yıllardır İstanbul’da yaşayan bir aileye sahip olan kişileri gerçek İstanbulluluk kriteri olarak görebiliriz. Tevazuu, hoşgörü, karşılıksız sevmek ve sonsuzluk arayışı ise İstanbul’un en önemli vasıflarıdır.

İstanbul ruhu ve İstanbul’un estetiği Nasıldır? İstanbul’un ruhunu kıyılardan esen rüzgârlar ve sular harekete geçirir. Acılar ve sevinçler burada hayat bulur... İhanet ve aşkın gözyaşlarıyla yıkanır İstanbul! Ruhunda işgaller, kutlamalar, fetihler, şölenler, savaşlar, isyanlar vardır! Değeri bilinmez bu asil ruhun… ancak herkes bu ruhun arayışı içindedir. İstanbul estetiğine dar anlamda baktığımız da bir

Yaradana karşı inancınızı büyük bir aşk boyutunda söylediniz. Bunu biraz açar mısınız? Her şeyi saran ve her şeyi muhafaza eden, seni de beni de korumaya almıyor mu? Altımız da sapasağlam bir toprak durmuyor mu? Yıldızlar, Ay ve Güneş gökyüzünde parlamıyor mu? İlişkilerde tüm varlığımız ve kalbimiz sevdiğimize akmıyor mu? İşte bu duygular ile doluysan, bu hislerle mutluysan, buna; gönül, aşk veya tanrı de. Bunun adı his.... Ve ‘’O’’ his her şeydir.

Temmuz

69

70

Temmuz

GAYE DONAY’IN

Enleri En sevdiğiniz film: The Green Mile ve Havana En sevdiğiniz kitap: Faust (Goethe) En sevdiğiniz müzik: Chris Botti – Emmanuel En sevdiğiniz parfüm: Hermes 24 Faubourg En sevdiğiniz çanta markası: Chanel Diamond En sevdiğiniz ayakkabı: Givenchy tüm modelleri En sevdiğiniz saat: Rolex ve Ice Cube Dolabınızda ki en kurtarıcı kombin: Siyah bol pantolon-gold kemer-yakasız gömlek Dolapta olmazsa olmazınız: Siyah Ceket En beğendiğiniz Türk tasarımcı: Erdem Moralıoğlu En beğendiğin yabancı tasarımcı: Alexander Mcqueen En sevdiğiniz Türk ressam: Alaettin Aksoy ve Marc Chagall En sevdiğiniz aksesuar markası: Graaft ve Piaget En sevdiğiniz aksesuar tasarımcısı: Joel Arthur Rosenthal ve Victoire De Castellane En sevdiğin restoran: Ulus29 – Sunset En sevdiğin yemek: Karnıyarık ve çerkez tavuğu En sevdiğin araba markası: Maserati En sevdiğin alışveriş arkadaşın: Kendim En sevdiğin seyahat noktası: İtalya – İngiltere – Yunanistan En sevdiğin yazlık tatil bölgesi: Capri ve Göcek En sevdiğin kışlık tatil bölgesi: Kitzbühel Avusturya Temmuz

71

72

Temmuz

Göktürk’de yeni açılan ve gerçekten kalitesinden hiç ödün vermeyen şahane bir restoran açıldı. Bizler resmen müdavimi olduk. Sizler içinde restoranı ve sahibini biraz araştıralım dedik.

MURAT BABAYIĞIT Masterchef markası ile iddialısınız değil mi? Ayrıca lokasyon seçiminde neye önem verdiniz?

İddiamız, markamızdan belli. Biz işin ustayız. Ve bu desturla yola çıktık. Biz müşterilerimize sıradan herkesin pişirdiği ve sunumunu yaptığı bir anlayışta hizmet vermiyoruz. Çünkü restoranımıza giren etler özel verimli meralarda yetiştiriliyor. Etlerimiz usta şeflerimizin özenle hazırladığı etler, pişirim özelliklerine göre misafirlerimize sunuyoruz. Tabi bu sunumların tamamı lezzet ve tadı damakta kalacak özende sunuluyor içine mesleki aşkımızı katarak servis ediyoruz.

İşte size anlattığım tüm bu aşamalar bizim markamızı özel kıldığı gibi bir gelen bir kez daha gelerek restoranımızın müdavimi oluyor. Biz sıradan bir steakhouse değiliz, lezzeti arayanların adres olacağı bir mekanız. Lokasyon olarak Göktürk’teyiz, ama İstanbul için dünyaya açılacak markamızın ilk durağı burası. İddiamız, başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin ve dünyanın önemli lokasyonlarında markamızı başarıyla temsil etmektir. Başkent Ankara’da, Ege’nin incisi Bodrum’da en kısa sürede olacağımız gibi Londra, Dubai, New York markamızın bayrağını asacağımız yer olacaktır. Temmuz

73

Kaç kişiye hizmet verebiliyorsunuz? Müşterileriniz dilerse burada özel günlerini kutlayabiliyorlar mı?

bileceği bir ambiyans oluşturduk. Restoranımızda çalan klasik müzik listesini bile özenle seçiyoruz.

Bahçe alanımızda 40, iç alanımızda 60 olmak üzere toplamda 100 kişiye aynı anda restoranımızda hizmet verebiliyoruz. Müşterilerimiz dilerse özel günlerini bizlere rezervasyon oluşturarak, toplantı, doğum günü, iş yemeği v.b. organizasyonlarını kutlayabilirler. Aynı şekilde yurtdışından gelecek olan misafirlerimiz içinde geçerli.

Sizin diğerlerinden farkınız nedir?

Master Chef Steakhouse olarak yerel bir kasap esnafının vermiş olduğu değerleri misafirlerimize sunuyoruz. Titizlikle ile yaklaştığımız konuların en önemlileri; etlerimiz, kalitemiz ve müşteri memnuniyeti, konseptimizin vazgeçilmez noktalarını oluşturmaktadır. Hedefimiz et ve et ürünlerini müşterilerimize kasap reyonumuzda değerlerini kaybetmeden müşterileriGelen konuklar son derece keyif alıyorlar değil mize sunmaktayız. Restoranımızda da önemli mi? bir rol oynamaktadır. Özel kuru dinlendirme İnsan mutlu ise, yediği yemeğin tat ve lezzetin- himalaya tuzlu dry aged dolabında 28 gün den keyif alır. Bize gelen konuklarımızın dikka- dinlendirmekte olduğumuz steak ürünlerimizi misafirlerimize sunmaktayız . Kasaplarımız ve tinin dağılmayacağı, iç dizaynımızda ahşap şeflerimiz, özenle seçtikleri et ürünleri ile eşsiz ve aydınlatmanın bir bütün olmasını sağladık. Bunu yaparken de 2020 yılının rengi olan yeşili tatlar hazırlıyoruz. ahşap dekor ile bütünleştirdik. Misafirlerimizin kendilerini huzurlu bir ortamda rahat hissede- Etlerimizi en iyi ve en lezzetli şekilde sunmak 74

Temmuz

için restoranımızda meşe kömürü ateşinde pişirme tekniği kullanıyoruz. Bizim felsefemiz, etin kesildikten tabağa gelene kadar olan sürecini, Master Chef Steakhouse değerleri ile misafirlerimize sunarak, eşsiz bir değer yaratmak ve bunu sürdürmektir. Nasıl menü hazırladınız? Misafirlerimizin damak tadına hitap edebilecek steaklerden oluşan bir menü hazırladık. Menümüzün ana ürünlerini oluştururken dananın sırt bölümü, bonfile, antrikot, dallas, t-bone ve newyork seçtik. Bunları seçmemizdeki en önemli detay ise etlerimizi marinasyon yapmıyoruz, yumuşak olmalarına dikkat ediyoruz. Pişirme tekniklerinde ise etlerin derecelerine özen gösteriyoruz. Az , Orta , orta iyi, iyi pişmiş olarak misafirlerimize sunuyoruz. Bu sektördeki hedefleriniz nelerdir? Yakın gelecekte yeni şubeler görecek miyiz? Hedefimiz Türk markasını dünya markası yapmak olacaktır. Startejimizi buna göre konumlandırdık. Eğer bir işte iddialıysanız ve buna da inanıyorsanız, başaramamanız için hiçbir neden yok. Biz bu duygularla, ilk durağımızı Göktürk, ikinci ve diğer duraklarımız İstanbul’un Levent, Ataşehir, Yeşilköy gibi bölgeler olarak hedefledik. İstanbul dışı mutlaka Başkent Ankara’da olmayı planlıyoruz. Bodrum olmazsa olmazımdır. Yurtdışı hedeflerimiz arasında Londra, Dubai, New York, Berlin, Brüksel gelmektedir. İsim hakkı için gelenler var kurumsal planımız kendi markamızla kendi işletme anlayışımız olarak ilerleyecek. Markamızın belirleyici esası, misafir memnuniyeti ve ambiyansın devamı olmasıdır.

Master Chef Steakhouse olarak yerel bir kasap esnafının vermiş olduğu değerleri misafirlerimize sunuyoruz. Temmuz

75

MY BESTIES YENI BIR DIOR HOMME DOĞDU.

François Demachy’den yen i, yoğun odunsu bir Eau de Toilette. Maskülen tensellik Robert Pattinson ile büyüleyici yen i bir filmde yeniden yorumlandı. “Bu yeni Dior Homme’un bar iz erkeksi bir imzası var. Erkeği daha hassas, tensel yönler gelişti rmekten alıkoymayan bir imza. Sonun da da ortaya bir modern erkek po rtresi çıkıyor.” François Demachy, Dior Parfümörü-Yaratıcısı Burada duruyorum Yeni Dior Homme açık söz lü, duygusal bir ağaçtan oyuldu . İkonik, güven veren, açık ve davetkar bir ağaçtan.

EL HIJYENI VE EL BAKIMINA DAIR ARADIĞINIZ HER ŞEY INCIA’DA!

Doğanın iyileştirici gücünü ve saflığını yüksek teknoloji ile birleştiren INCIA, yoğun nemlendirici el sabunu ve bakım yağı ile elleriniz için benzersiz bir bakım sunuyor. Koronavirüs’ün tüm dünyayı etkisi altında almasıyla birlikte el hijyenine her zamankinden daha fazla özen göstermek gerekiyor. Ellerin sıklıkla en az 20 saniye boyunca yıkanması kadar kullanılan sabunun içeriği de büyük önem taşıyor. Eller su ile çok fazla temas ettiği için de özellikle cilt rahatsızlıkları olan kişilerin ciltlerinde kurumalar ve çatlamalar baş gösteriyor. Bu hassas dönemde el hijyenimize dikkat ettiğimiz kadar el bakımımızı da ihmal etmememiz gerekiyor.

ONLARLA BULUŞMANIN TAM ZAMANI!

Benefit Cosmetics’ in sevilen ürünlerinin mini boyla rı çantanda yer almaya hazır! Makyaj dünyasının en eğlenceli markalarından Benefit Cosmetics tüm güzellik leri bir çantaya sığdırdı. İster ofiste, ister gece dışarı çıkarken, ist er plajda miniler daima seninle olacak! Her an, her yerde daha dolgun kaşlar! Gimme Brow+ cilde nüfuz eden minik mikrofiberl er içerir ve doğal görünümlü do lgunluk ile belirginlik sağlar. Öz el ince ve konik uçlu fırçası, bulaş madan kolaylıkla uygulanmasın a olanak tanır

B

MAYBELLINE NEW YO RK ILE BU YAZ MÜKEMM EL GÖRÜNÜME ULAŞ! Hava

ların ısınmasıyla yaz ke ndini iyiden iyiye hissettiriyor. Maky aj trendlerini podyumlardan sokakla ra taşıyan Maybelline New York, yazın maky ajına özen göstermek isteyenler için pek çok öneri sunuyor. Maybelline New York Makyaj Artisti Alp Kavasoğlu, yaz boyunc a güzel ve çekici bir görünüm elde etm enizi sağlayacak ipuçlarını paylaştı.

este Paydaş Ertan Güzellik-Stil-Yaşam Editörü

76

Temmuz

[email protected]

ANTHELIOS SERISI ILE GÜNEŞIN KEYFINI ÇIKARMAK MÜMKÜN Cilt bakım ürünleriyle hayatı değiştiren, dermatologların en çok tavsiye ettiği* marka La Roche-Posay, Anthelios serisi ile yaz boyunca güneşten korunmanın ve sağlıklı bir cilde sahip olmanın anahtarını sunuyor. Yüksek UVA ve UVB koruması ve minimalist formüller içeren Anthelios serisi, farklı cilt tiplerine uygun ürünleriyle cildinizi güneş ışınlarından koruyarak, keyifli bir yazın kapısını aralıyor.

N GÖSTEREN KENDINE ÖZE ERCIHI ERKEKLERIN T R B E R E R KE K MARMARA BA E’DE Rİ TÜRKİY E L N Ü R Ü IM o K ns BA en Se ldır kolonya üret

nya Türkiye’de 50 yı ürünleri ve kolo k kişisel bakım ke kak er So , r. ik et yo nu zm Ko ber’ı su ar B a ar m ar M çeşitleri yer alan mara Barber, ilham alan Mar n da tın şuyor. na sa iti graf erkeklerle bulu bi hi sa il st de artık Türkiye’de kaliteli eşsiz, natürel ve n le ge an ad Doğ Barber ürünleri; uşan Marmara ol n de er nl şe le bi raş Jeli, Sakal , After Shave, Tı üm rf Pa a, ny lo Ko k, Tıraş Fırçası ndiricileri, Tara lle ki rı Şe ç Sa , ğı Ya rber aksesuarla kullanım için be l ne yo es of pr ve n oluşuyor. seçeneklerinde

CİLDİNİZ HEM NEMLENSİN, HEM DE KIRIŞIKLIKLARINIZ AZALSIN! Türkiye’de uzmanların önerdiği tek kolajen markası olan Collagen Lift Paris’in geliştirdiği Red Carpet, yaz aylarında güneşten ve denizden yıpranan cildimize çifte fayda sağlıyor. İçilebilir kolajen olan Red Carpet ile bir yandan kırışıklıklar azalırken, diğer yandan ciltte kurumaya karşı nemlendirici etki sağlanıyor.

YÜKSEK STRESLI BIR YAŞAM TARZININ SIZI 3,5 YAŞ KADAR DAHA YAŞLI GÖSTERDIĞINI BILIYOR MUYDUNUZ? Hızlı tempolu toplumumuz, kortizol gibi stres hormonlarını harekete geçirerek vücudumuza yorgunluk verir. Cildimizde nemsizliğe, ton farklılıklarına, pürüzlere ve derin mimik çizgilerine neden olur. Stresi yönetmenin en iyi yolu dengedir. Bu nedenle Revitalixir Recovery Serum ( Canlandırıcı Onarıcı Serum) stresin gözle görülür etkilerini yöneterek, cildin yorgunluğunu en aza indirmek ve cildi canlılığı yenilemek için rahatlatıcı ve canlandırıcı özler içeren dengeleyici bir karışımla formüle edilmiştir. Temmuz

77

a d ve r t o r i a l

BİR BAHÇENİN OLMAZSA OLMAZ 10 ÜRÜNÜ Mobilyalar evlerin ve bahçelerin en değerli objeleri, bahçe ise insanlar için keyfin ve rahatlığın ön plana çıktığı eşsiz bir alan. Bu nedenle evimizin bahçe, balkon ve teras gibi açık alanları uzun zaman zevkle kullanacağımız parçalardan oluşmalı. Bahçe mobilyasının konforlu olması sağlık açısından da çok önemli. Trendleri takip etmekle birlikte genel olarak bahçe mobilyalarında fonksiyonelliği ve konforu ön planda tutmak uzun süreli memnuniyet sağlıyor. Tüketicilerin tercihleri genel olarak kaliteli, dayanıklı, uzun ömürlü, bakımı kolay ve rahat ürünlerden yana oluyor. Peki maksimum konfor ve kullanışlılık için hangi ürünler mutlaka bahçenizde yer almalı? Dış mekanda konforun ve şıklığın adresi L’unica’nın Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Ali Samantır, bir bahçe için olmazsa olmaz 10 ürünü şöyle sıralıyor: Sandalye

Masa

Bahçeler için olmazsa olmaz ürünlerin başında sandalyeler yer alıyor. Bahçenizde geçireceğiniz keyif dolu anlarda, yemek sofralarınızda size konforuyla eşlik edecek L’unica Loulou sandalye, aluminyum yapısıyla uzun süreli kullanımın yanı sıra kalın örgü deseniyle de zamansız bir şıklık sunuyor.

Açık havada geçirilecek geniş aile ve arkadaş yemeklerinin, sabah kahvaltılarının ve masa başından kalkılamayan uzun sohbetlerin vazgeçilmezi ise masalar. L’unica’nın 2020 ilkbahar-yaz koleksiyonunda yer alan St. Vincent oval masası ise seramik yüzeyi ve rahat kullanımıyla öne çıkıyor.

78

Temmuz

Oturma Grubu

yor. Tropical görüntüsü, teak ağacı gövdesi ve dış mekana uygun ip detayları ile her türlü hava koşuluna dayanıklı olarak üretilen L‘unica Cloud Lounge koltuk, iç mekanın konforunu açık havaya taşıyor.

Oturma grupları da açık hava tutkunları için olmazsa olmaz ürünlerin başında geliyor. Rahatlığın ve şıklığın birleşiminden oluşan L’unica Ethno Oturma Grubu, geometrik sırt detayları ve ayak formu Sallanan Koltuk ile bahçe, balkon ve teraslarda modern Bahçe keyfine keyif katan sallanan kolbir duruş sergiliyor. tuklar, yanlız kalmak isteyenlerin ve siesta severlerin kaçış noktası oluyor. L’unica, Lounge koltuk ahşap detayları ve modern örgü desenBahçenizin bir köşesinde mutlaka bulun- leriyle dikkat çeken Oscar ve alüminyum ması gereken ürünler arasında yer alan gövdesiyle benzersiz bir tasarıma sahip lounge koltuklar, günün yorgunluğunu olan Banyan sallanan koltuklar ile kendive stresini atmanızda size yardımcı olu- ne hayran bıraktıyor.

Temmuz

79

a d ve r t o r i a l

Sehpa Olmazsa olmaz mobilyalardan biri olan sehpalar ise bahçelerinize işlevsellik katıyor. L’unica Mono sehpalar kare ve yuvarlak seçenekleri bulunan orta sehpa ve yan sehpaların yanı sıra dikdörtgen mini sehpası ile her tarza ve mekana uyum sağlıyor. Aydınlatma Açık hava mekanlarınızın havasına hava katan, sadece gündüz değil geceleri de kullanışlı olmasını sağlayan aydınlatmalar da vazgeçilmezler arasında. Türkiye’ye ilk kez getirdiği birbirinden şık ve işlevsel tasarıma sahip Les Jardins aydınlatmaları ile bahçe, balkon ve teraslarınızda benzersiz bir ambiyans yaratan L’unica, her anınızda size eşlik etmeye hazır. Şömine Serin bahar ve yaz akşamlarında ilaç gibi gelen açık hava şömineleri, mekanlara sıcaklık ve canlılık katıyor. Hem şömine hem de barbekü olma özelliklerine sahip Bowl ile dış mekanlara farklı bir soluk getiren L’unica, modern görünüme sahip 80

Temmuz

Happy Cocooning Şömine Masaları ile de şömine tutkunlarını cezbediyor. Servis arabası Servis arabaları bahçenizde misafirlerinizi ağırlarken servis sürecinizin çok kolay ve rahat olmasını sağlıyor. L’unica koleksiyonunda yer alan Flora servis arabası da alüminyum ve teak ağacının birleşiminden oluşan tasarımıyla bulunduğu mekanlara prestij katıyor. Şemsiye Güneşin zararlı ışınlarından koruyan ve gölge bir ortam yaratarak bahçe, balkon ve teraslarda uzun süreli konfor sağlayan şemsiyeler de olmazsa olmaz ürünler arasında yerini alıyor. L’unica kare şemsiye ise sıcak yaz günlerinin tadını doyasıya çıkarmaya davet ediyor.

Temmuz

81

ENUYGUN.COM’DAN ÇOCUK ILE TATILE GIDILEBILECEK 6 FARKLI DESTINASYON

a d ve r t o r i a l

Normalleşme takviminin açıklanmasıyla tatil hazırlıkları da hız kazandı. 18 yaş ve altına uygulanan kısıtlamaların aile kontrolünde olmak şartıyla kaldırılmasıyla da ebeveynleri bir telaş sardı. İçinde bulunduğumuz gündem nedeniyle çocuklarınızla konforlu bir tatil için uygun bir tatil beldesi ve otel bulmanın zorlukları olabilir. İşte bu farkındalıkla Türkiye’nin Seyahat Sitesi Enuygun.com, çocuklarla birlikte tatile gidilebilecek 6 farklı destinasyonu sizin için derledi. Yeni normalleşme adımları kapsamında, daha önce sokağa çıkma kısıtlaması getirilen 0-18 yaş arasındaki çocuklar, aile kontrolünde olmak şartıyla artık dışarı çıkabiliyor. Ancak içinde bulunduğumuz gündem nedeniyle çocuklarınızla konforlu bir tatil için uygun bir tatil beldesi ve otel bulmak oldukça zor olabilir. İşte Türkiye’nin Seyahat Sitesi Enuygun.com’dan hem aile olmanın rahatlığını yaşayabileceğiniz hem de ucuz ve kaliteli bir tatil geçirebileceğiniz 6 farklı destinasyon.

Çeşme

Bodrum

Çeşme, çocuklarla gidilecek bir tatil için en iyi yerlerden birisi. Yaz aylarında deniz suyu çocuğunuzun üşümemesini sağlayacak derecede sıcak oluyor. Ilıca Plajı’nda sahil şeridinin 1 metreyi aşmayan derinlikte olması da yine çocuğunuzun denizde güvenle oynamasını sağlayacak olan en önemli ayrıntıların başında geliyor. Ayrıca bölgedeki çoğu otelde su parkı ve çocukların güzel vakit geçirebileceği aktiviteler de mevcut. Ünlü animasyon karakterlerle oyun oynarlarken çocuklarınızın canları sıkılmayacak. Akşam saatlerinde çocuklarınızı götürebileceğiniz, güzel bir lunapark da mevcut.

Ailenize uygun oteller bulabileceğiniz Bitez ve civarında temiz ve çok derin olmayan ince kumlu plajlar aile tatili için oldukça ideal. Gündoğan Koyu’nda çocuğunuzla çok sayıda su aktivitesi yapabilirsiniz. Akyarlar Plajı ise sahilden 25-30 metre ilerleseniz bile su derinliğinin diz seviyesini geçmediği bir plaj olarak güvenli bir tercih. Çocuk havuzları ve animatörleri ile çocuğunuz için güzel bir deneyim olacak.

82

Temmuz

Fethiye

Bozcaada

Fethiye, çocuklu ailelerin en sevdiği yerlerin başında geliyor. Fethiye’de bulunan 22 bin metrekarelik bir alana kurulu Çocuk Cenneti’nde her yaştan çocuğa çok sayıda eğlence fırsatı sunuluyor. Makyaj odalı çocuk tiyatrosu, bebek plajı, 8 tane havuz, su kaydırakları, sanat atölyeleri, oyun alanları, spor tesisleri de bulabileceğiniz bu tesiste çocuklarınız yaşlarına göre gruplandırılıyor. Fethiye’de çocuklarınız için dalış ve yelken kursları da bulabilirsiniz.

Şehir hayatından uzakta bir tatil yapıp çocukları bilgisayarlardan, konsol oyunlardan uzakta tutmak ve gerçek doğayla tanıştırmak istiyorsanız; Bozcaada güzel seçim… Sahil boyunca uçurtma uçurabileceğiniz, voleybolu ya da futbolu öğretebileceğiniz müsait yerler tam siz göre. Civarındaki küçük adalara da bir tekne turu ile ulaşabilirsiniz. Temiz havada piknik yapabileceğiniz çok sayıda yeşil alan Bozcaada’da sizi bekliyor.

Kemer

Belek

Kemer’de su parkı ve oyun alanları gibi çocuklar için her türlü imkanı bulmak mümkün. 5 yıldızlı otellerin çoğunda, 0-12 yaş arası çocuklar ücretsiz olarak tatil yapabiliyor. Üstelik çoğu otel her şey dahil olarak çalıştığı için fiyatlar da uygun. Çocuklarla farklı bir tatil geçirmek istiyorsanız da doğru adres…

Antalya’nın turizm bölgesi Belek’teki otellerin çoğunun su parkı var ya da bir aqua park ile anlaşmaları var. Çocukları en çok eğlendiren ise her gün değişik aktivitelerle yeni bir şey öğrenecekleri mini çocuk kulüpleri olacak. Belek ile ilgili en güzel şeylerden birisi de plajların mavi bayraklı olması çocuğunuz denizde oynarken temizlik açısından gönlünüz rahat olabilir. Eğer çocuğunuz su sporlarını öğrensin istiyorsanız, kesinlikle doğru yerdesiniz. Temmuz

83

SETUR, GÜVENLI KÜLTÜR TURLARINA BAŞLIYOR Setur, doğayla iç içe olmak isteyen, Türkiye’nin tarihi, doğal ve kültürel zenginliklerini keşfederken; güvenli tatil yapmak isteyenler için yurt içinde güvenli kültür turları seçenekleri sunuyor. Setur, hafta sonu kültür turları da dahil olmak üzere tatil severlere birçok seçenek sunuyor.

a d ve r t o r i a l

Türkiye’nin önde gelen turizm şirketlerinden Setur, pandemi döneminde misafirlerinin sağlığını korumak için bir dizi önlem alarak gerçekleştireceği İstanbul çıkışlı kültür turlarına Haziran ayında başladı. Gruplarla yapılacak kültür turlarında Covid-19 önlemleri göze çarpıyor. Önlemler çerçevesinde kültür turu fırsatları yaratan Setur, tüm turlarını yüzde 50 kapasiteyle gerçekleştirilecek ve konaklama yapılacak oteller Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın genelgesine uyan, Koronavirüs Sertifikasyon Belgesi’ne sahip olan tesisler arasından seçilecek. Setur, turlarında hijyen kiti dağıtılacak, tur ulaşım araçlarının içinde ULV Sisleme yöntemi kullanılarak günlük dezenfeksiyon işlemi yapılacak. Ayrıca tur süresi boyunca iç ve dış mekanlarda 1,5 metre sosyal mesafe uygulaması ve maske takılması zorunlu olacak. Tur kapsamında ziyaret edilecek müze, ören yeri ve diğer tüm noktalarda ilgili kurum ve işletmelerin almış olduğu önlemlere göre hareket edilecek, dinlenme tesisi, restoran, ara transfer araçları ve tekne turu hizmetleri için salgın ve bulaşıcı hastalık önlemlerini almış olan tedarikçiler ile anlaşma yapılacak. Araç girişlerinde ise otomatik el dezenfektan istasyonları bulunacak ve sürücüler maske ve eldiven takacak. Tüm bu önlemlerin titizlikle uygulanacağı Setur yurt içi kültür turları ise şunlar:

Likya Turu - 28 Haziran’da başlayacak ve Ekim ayında kadar tekrar edilecek olan Likya turları İstanbul’dan otobüsle Marmaris’e gidişle başlıyor ve 6 gün boyunca tekneyle Gökova Körfezi, Sedir Adası, Kleopatra Plajı, Azmak Çayı, Fethiye 12 Adalar Tekne Turu, Xanthos Antik Kenti, Kaputaş Plajı, Kaş, Kekova, Simena, İztuzu Plajı, Dalyan, 84

Temmuz

Kaya Mezarları, Yakapark Doğal Alanı, Tlos Antik Kenti, Saklıkent Kanyonu, Kayaköy’ün dolaşılmasını kapsıyor. Tur boyunca gecelemeler bölge otellerinde yapılıyor ve son gün Ölüdeniz Lagün’de yüzme fırsatı ile yamaç paraşütü deneyimin ardından otobüsle İstanbul’a dönüşle sona eriyor.

Karadeniz Turu - 27 Haziran’da başlayacak ve yaz boyunca devam edecek. Uzun yıllara dayanan Setur tecrübesiyle oluşturulan Karadeniz turu rotası İstanbul’dan otobüsle Amasya’ya yapılacak yolculukla başlayacak olan 7 günlük tur boyunca misafirler Amasya, Samsun, Bandırma Vapuru, Ordu, Boztepe, Trabzon, Sümela Manastırı, Uzungöl, Rize, Ayder Yaylası, Borçka ve Karagöl’ü gezme olanağı bulacak.

Butik Doğu Karadeniz Yaylaları Turu - İlki 19 – 23 Temmuz tarihlerinde gerçekleştirilecek olan tur, Ekim ayına kadar pek çok kez tekrarlanacak. İstanbul – Kars uçuşuyla başlayacak 5 günlük tur kapsamında misafirler Kars, Şavşat, Borçka, Mençuna Şelalesi, Ayder, Avusor Yaylası, Pokut Yaylası, Sal Yaylası, Zil Kale, Palovit Şelalesi, Çat Vadisi, Çinçiva, Çayeli Çeçeva Haremtepe Çay Tarlası, Trabzon’u dolaşacak ve tur Trabzon – İstanbul uçuşu ile sona erecek.

Isparta Lavanta ve Göller Yöresi Turu -

Isparta Lavanta ve Göller Yöresi Turu – (Otobüsle) 02 – 05 Temmuz ve 09 - 12 Temmuz olmak üzere iki kez düzenlenecek olan turda misafirler Isparta’ya otobüsle gidecek ve Eğirdir, Eğirdir Gölü, Kovada Gölü Milli Parkı, Yazılı Kanyon Tabiat Parkı, Isparta, Burdur, Türkiye’nin Maldivleri Salda Gölü, Burdur Müzesi, Sagalassos Antik Kenti, Lavanta Kokulu Köy Kuyucak’ı dolaşma olanağı bulacak.

17 – 19 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek ve uçakla İstanbul – Antalya uçuşuyla başlayacak. Misafirler tur boyunca Eğirdir, Kovada Gölü, Yazılı Kanyon, Salda Gölü, Sagalassos Antik Kenti, Burdur’u gezme fırsatı bulacak.

Temmuz

85

a d ve r t o r i a l

TATILSEPETI’NDEN ÇOCUK DOSTU TATIL ROTALARI

Türkiye’nin önde gelen turizm portalı Tatilsepeti, ailesiyle birlikte gönül rahatlığı ile tatile çıkmak isteyenlerin imdadına yetişiyor. Türkiye’nin birbirinden güzel tatil beldelerinde, çocuklarınız ile bir arada deniz kum ve güneşin keyfini çıkarmaya hazır olun. Koronavirüs salgınından en çok etkilenen turizm sektörü oyuncularından Tatilsepeti’nin, geçtiğimiz günlerde misafirlerinin hem otellerden hem de seyahat acentelerinden beklentilerini öğrenmek adına düzenlediği ankette, 2020’nin en popüler tatil seçenekleri arasında butik, villa tipi izole edilmiş odalar ve oteller yer alıyor. Tesis genelinde sağlanan sosyal mesafe, doluluk oranı ve misafir çıkışlarından sonra odaların bir süre boş bırakılması gibi konuların ön planda olduğu anket sonucunda, katılımcıların %60’ı belirli tedbirler alınması durumunda tatil planı yapacağını belirtiyor.

Kaliteli butik tatil deneyimi Misafirlerine sundukları hizmet kalitesinden ödün vermeyen butik oteller, samimi ve sıcak bir ortamda keyifli bir tatil deneyimi yaşamak isteyenler için biçilmiş kaftan. Ailenizle bir arada, huzuru keşfedeceğiniz butik oteller listesine, https://www.tatilsepeti. com/butik-oteller linki üzerinden ulaşabilirsiniz. 86

Temmuz

Kalabalık aileler için en uygun konaklama imkanı Tatilinizi sizin için özel olarak hazırlanan lüks bir villada, kendinize ait şezlongunuzda geçirmek istemez misiniz? Bahçesinde çocuklarınızla güvenle oyunlar oynayabileceğiniz, havuz kenarında uzun sohbetler yaparak keyifli vakit geçirebileceğiniz villa otellere https://www.tatilsepeti.com/villa-otelleri linki üzerinden ulaşabilirsiniz.

Antalya, Bodrum, Çeşme, Marmaris, Fethiye, İzmir ve Mersin gibi Türkiye’nin gözde tatil beldelerinde yer alan ev konforundaki villa otellerde, genellikle kişi başı ücret alınmadan yalnızca villa ücreti talep edildiğinden çocuklu ve kalabalık aileler için en uygun konaklama alternatiflerinden biri haline geliyor. Çocuklarınızla keşfedin!

denizlerin

derinliklerini

Seyahat etmeyi sevenlerin yeni gözdesi mavi yolculuk ile masmavi denizlerde dünyanın en güzel koylarını ziyaret edebilirsiniz. Açık denizde farklı seyahat rotalarına https://www. tatilsepeti.com/mavi-yolculuk linki üzerinden ulaşarak çocuklarınızla denizlerin derinliklerini keşfedebilir, huzur verici atmosferinde dinlenmenin keyfini sürebilirsiniz. Her şey dahil otellerden vazgeçemeyenlere Ankete katılanların yarısından fazlasının koronavirüs önlemleri dahilinde her şey dahil resort ve otelleri tercih edeceğini açıklayan

Tatilsepeti, ailelerin çocukları ile güvenle konaklayabileceği her şey dahil otelleri https:// www.tatilsepeti.com/hersey-dahil-oteller linkinde sıralıyor. 2 çocuk ücretsiz otel seçeneği Muğla, Marmaris, Antalya, Bodrum, Çeşme, Fethiye ve benzeri destinasyonlarda yer alan otellerde 2 çocuğunuzun da ücretsiz konaklama imkanı sunan otellere https://www. tatilsepeti.com/2-cocuk-ucretsiz-otelleri linkinden, çocuklarınızla gönül rahatlığıyla gidebileceğiniz çocuk dostu otellere https:// www.tatilsepeti.com/cocuk-dostu-oteller linki üzerinden ulaşabilirsiniz. Tüm özel ve ortak alanlarda hijyen tedbirleri alınıyor Önlemler dahilinde güvenle tatil yapabilme alternatifleri sunan Tatilsepeti, Covid-19 salgını adına tedbir alan Bakanlık tarafından sertifikalı oteller ile misafirlerini buluşturmak için https://www.tatilsepeti.com/koronavirus-onlemi-olan-oteller linkinde bir platform oluşturdu.

İşletmelerin salgın hastalık tedbirleri arasında depo güvenliği denetimi, ortak alanlarda güvenli sosyal mesafe düzenlemesi, geçici karantina alanı ayarlaması, salgın hastalık sürecini yönetecek bir yönetici görevlendirilmesi, günlük denetim listeleri temini, alınan tedbirler ile ilgili broşür hazırlanması, genel alanlarda dezenfektan bulundurulması, bağışıklık sistemini destekleyici gıda sunumu, Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı koruyucu ekipman kullanımı, açık büfede şeffaf koruyucu perdeleme yapılması, her misafirin girişlerde elektronik ateş ölçer ile ateş ölçümü, misafirlere maske temini ve tüm alanlarda dezenfeksiyon işlemleri yer alıyor. Misafirlerinin gönül rahatlığı ile tatil planı yapması için özenle çalışan Tatilsepeti ailesi, kötü günleri geride bırakarak tüm misafirlerini sağlıkla, unutulmaz anılar biriktirmeye davet ediyor.

Temmuz

87

Merhabalar, 2 yıl kadar önce, 3 kafadar bir yola çıktık. Güçlerimizi birleştirip taptaze yemekler üreteceğimiz gözümüzün nuru atölyemiz “PALET”i açmaya karar verdik. Duvar boyasından, elektrik tamirine kadar, her detayı, bin bir emekle hazırladık. Her noktasına, bizim elimiz değsin istedik. Ayrı ayrı meziyetlerimizle, 10’ar yıllık profesyonel mutfak tecrübelerimiz bir araya gelince, içimize sinen sonuçlar aldık. Bazen istediğimiz gibi olmadı. Yılmadık. Durmadan araştırdık, denedik. Güçlendik. Artık mutfağımızın kapısı hepinize ardına kadar açık. Üretmeyi de çok seviyoruz. İstanbul içi misafirlerimize 1 gün öncesinden haberleşerek siparişlerinizi teslim edebileceğimizi bildirmek isteriz. Doğum günleriniz, bu akşam da soframızda değişiklik olsun dediğiniz, özellikle Palet’ in “BROWNİE”sini özlediğiniz akşamlar için haberleşelim lütfen. Catering bizden yeme keyfi sizden... Karşılıklı “KAHVE” içebildiğimiz günlere özlemle...

paletkitchen 88

Temmuz

Temmuz

89

ANATOLI’NIN ZARIF DEKORATIF OBJELERI ILE BU YAZ IÇINIZ AÇILSIN

Anatoli sizi okyanus’un rengarenk resiflerinden, sıcak bölgeleri simgeleyen zeytin ağaçlarının arasında büyüleyici bir yolculuğa çıkarıyor.

ADIDAS YENI UNIFORIA KRAMPONLARINDA SANAT VE FUTBOLU BULUŞTURUYOR adidas’ın yeni nesil krampon serileri olan Predator, Nemeziz, Copa ve X şimdi sanatsal dokunuşlar ve çarpıcı renkleriyle UNIFORIA paketinde profesyonel ve amatör futbolcuların beğenisine sunuluyor. Sanat ve futbolu birleştiren UNIFORIA krampon paketinde, ortak bir noktada buluşan yaratıcılığın ve kendini ifade etmenin birlikteliğini, coşkunun ilham verici gücünü aktarılıyor. Her tasarımın başlangıç noktası, sanatçının boş tuvalini yansıtan koyu beyaz bir zemin olurken her tuval, etkili ve el işi bir estetik taşıması için az miktarda uygulanan fırça darbeleri tasarımı ve soyut sanat yöntemleriyle hayata geçirildi. Böylece her bir krampon parlak bir renk paletinin bir parçası haline geliyor. 90

Temmuz

Yenilikçi ve sürdürülebilir eserlerle geçmişin geleneklerinin güzelliğini gelecek kuşaklara aktarmayı hedefleyen dekorasyon markası ANATOLI, sunduğu her ürünün bir hikayesi olmasına dikkat ediyor. ANATOLI kültürel dekorasyon eşyası veya hediye arayanlar için mükemmel bir seçim olarak karşımıza çıkıyor. Bu yaz, evinizi, bahçenizi veya terasınızı küçük dokunuşlarla yeniden canlandırmak istiyorsanız, bu zor dönemlerde hayatınıza bir renk katmak istiyorsanız, ANATOLI size zarafet, estetik ve kalite sunuyor.

ADIDAS'LA AÇIK HAVADA SPORA YENIDEN MERHABA

Sporun hayatları iyi yönde dönüştürme gücüne inanan adidas, sporun giderek daha fazla insanın hayatına girmesine katkıda bulunmaya devam ediyor. Okyanuslardan toplanan plastiklerden elde edilen Ultraboost koşu ayakkabıları yanı sıra, marka sıcak havalarda dışarıda spor yapmayı daha kolay ve konforlu hale getiren ürünleriyle yaza ve açık havada spora merhaba diyor. Nefes alabilen ve hızlı kuruyan kumaşlara sahip şort, tişört ve tayt gibi pek çok ürünüyle yeniden doğaya dönülen bu günlerde dışarıda spor yapanların hayatını kolaylaştırıyor.

TAKIDA TREND ALARMI!

PROPOLIS, ARI SÜTÜ VE KIRMIZI GINSENG ILE ZIRVEDE HISSEDIN!

Yaz aylarının yüksek enerjisi, Atasay’ın değerinden ödün vermeyen modern parçaları ve şık dokunuşlarında hayat buluyor. Döngüsel stile vurgu için büyük halka küpeler ile kulaklarda hulahop etkisi yaratın! Trende damgasını vuran döngüsel stili en iyi canlandıran halka küpelerin kulaklarda adeta hulahop etkisini yaratabilecek yeni tasarımlar Atasay mağazalarında. Solo gösteriye hazır mısınız? Şimdi en gösterişli küpeni tek takma zamanı! Işıltısını ve değerini hiçbir zaman kaybetmeyecek altın küpelerinizi trende uygun tek kullanarak siz de stiliniz ile fark yaratmaya devam edebilirsiniz. Büyük oyna.. Güçlü duruşunu XXL zincirlerle destekle!

Nardan 80 kat güçlü propolis, bir arıyı kraliçe arıya dönüştüren mucizevi arı sütü ve yüksek ginsenosit içeriği ile fark yaratan kırmızı ginseng ile birleşti. BEE’O UP Propolis Arı Sütü Kırmızı Ginseng Shot oluştu! Her Güne bir Shot ile Zirvede Hissedin Türkiye’nin ilk ve tek ulusal ve uluslararası inovasyon ödüllü propolis üreticisi BEE’O; Anadolu kovanlarında üretilen değerli besin öğelerine sahip arı sütünü ve propolisi doğal kırmızı ginseng ile bir araya getirerek tüketicilerle buluşturdu.

AVIS CARAVAN İLE YENİ DÖNEM TATİL DENEYİMİ

En İyisi Kirala, Avis ile Kirala mottosuyla müşterileri ile buluşan, Türkiye’nin lider araç kiralama markası Avis, başlattığı karavan kiralama hizmeti Avis Caravan ile alternatif tatil yapmak isteyenlere özel ve konforlu bir tatil deneyimi sunuyor. Doğa ile iç içe tatil yapmak için tüm ihtiyaçlara yönelik geliştirilen Avis Caravan, karavan sevdalılarına ve deneyimlemek isteyenlere Yollar Eviniz sloganı ile dört mevsim tatil yapma imkanı sağlıyor. En Üst Düzey Hijyen ve Güvenlikle Otel Konforunda Hizmet Avis Caravan, mekanla sınırlı kalmadan özgürce tatil yapmak isteyen tatilcilere, en üst düzey hijyen ve güvenli ortam ile otel konforundaki hizmeti beraberinde sunuyor. Kamp yapmayı, doğayla buluşmayı tercih edenlerin tüm ihtiyaçlarını karşılayan Avis Caravan’ın filosunda yer alan motokaravan ve çekme karavanlar her kullanımdan sonra dezenfekte edilerek üst düzey hijyen ve güvenlik koşulları ile bir sonraki Avis Caravan müşterisi için hazır hale getiriliyor. Temmuz

91

AVON ELITE GENTLEMAN AVON İLE RENKLİ YAZ Yazın gelmesiyle beraber gökkuşağının tüm PARFÜMLERIYLE renkleri de makyajımıza yansıyor. Uzun sakalıcı kalmasını istediğimiz ürünler, hem YAZA İZINIZI BIRAKIN! atler doğal bir görünüm hem de renkli bir dünyanın Farklı ve etkileyici notalarıyla ön plana çıkan Avon Gentleman serisi, yaza izini bırakmak isteyen ve mükemmelliği arayan erkeklere hitap ediyor. Koku sadece bir his olmanın ötesinde aynı zamanda çeşitli anıları da harekete geçirir. Tenimize ve mevsime uygun parfüm seçmek ise oldukça önemlidir. Avon Gentleman serisi, farklı ve etkileyici notalarıyla güzel kokmak ve yaza izini bırakmak isteyen centilmen erkeklere hitap ediyor. Ardıç, kakule ve odunsu notaları sevenler Avon Elite Gentleman’ı tercih ediyor. Karpuz, ıtır ve vetiver kokularının bir araya geldiği Avon Elite Gentleman Reserve ise özel anlara önem verenlere göz kırpıyor. Başarılarıyla gurur duyan centilmen erkeklerin bir başka tercihi ise mavi ada çayı ve siyah vetiverden oluşan Avon Elite Gentleman in Black.

kapılarını aralıyor. Avon’un “Color Trend” makyaj serisi birbirinden farklı ürünleriyle yaz aylarına ayrı bir renk katıyor. Hafif ve doğal tonlarla renklendirilmiş, ferah ciltler bu yaz da ön planda. Hacimli kirpikler, dudakları renklendiren tonlar, yanaklardaki hafif pembelik, gözlerin ışıl ışıl parlaması da yaz heyecanını ikiye katlıyor. Avon’un Color Trend serisinde yer alan tüm ürünler, bu yaza damgasını vuruyor.

YAZ BRONZLUĞUNUZU ŞIMDIDEN YAŞAYIN EAU THERMALE AVÈNE AUTOBRONZANT HYDRATANT GÜNEŞSIZ BRONZLAŞTIRICI Eau Thermale Avène Autobronzant Hydratant Güneşsiz Bronzlaştırıcı, tüm vücut ve yüze uygulanabilen formülü sayesinde güneş altında kalmadan 1 saat içinde doğal, çekici ve bronz bir görünüm elde etmenizi sağlar. Özel içerikleri sayesinde vücudunuzda satensi bir doku bırakır ve maksimum nem sunmaya yardımcı olur. 92

Temmuz

UZMAN DR. ENDER SARAÇ'TAN AT KESTANESI VE KIRMIZI BIBER IÇERIKLI TAVSIYELER Doğal olan saftır, doğal olan güzeldir, doğal olan güvenilirdir. Doğanın en faydalı özlerini en etkili formüllerle sizin için bir araya getirdik. Faydaları saymakla bitmeyen at kestanesi ve kırmızı biber ile masaj yaparak rahatlamak artık çok kolay… Uzman Dr. Ender Saraç, bu iki özel bitkinin etkisini bakın nasıl anlatıyor…

AYAKLARINIZA ANANAS KOKUSUYLA BAKIM YAPIN Yazın gelmesiyle beraber ayaklara düzenli bakım yaparak olası kuruluk, problemlerinin önüne geçmek mümkün. Avon’un ananas ve çay kokulu serisi ile ayaklarınızın ihtiyaç duyduğu bakımı yapmak artık çok kolay. Yaz mevsimi parmak arası terliklerin, açık ayakkabıların ve yüksek topuklu sandaletlerin mevsimidir. Haliyle ayaklarımız yaz boyunca dış etkenlerden daha çok etkilenir. Düzenli bakım yapılmadığı takdirde topuklarda kurulaktan kaynaklanan çatlak görünüm problemi ile uğraşmak zorunda kalırız. Avon’un Foot Works serisiyle yumuşacık topuklara ve güzel ayaklara ulaşmak mümkün.

EV KEYFİNDEKİ TATİLİN ADRESİ BELLA SOMBRA HOTEL TÜRBÜKÜ BU YAZ DA HERKESİN GÖZDESİ Doğal taş binası, yeşilin envai çeşit tonunun yer aldığı mis gibi bahçesi, lagünü andıran güzel havuzu ile Bodrum’un ortasında sanki Toscana’da bir villadaymış gibi hissettiren, gerçekten de ev sıcaklığındaki ortamı, ağırladığı kişilerin kurdukları sıcak dostluklarıyla dillerden düşmeyen Bella Sombra Hotel Türbükü, her yaz olduğu gibi bu yazın da gözdesi… Öyle bir otel düşünün ki, bildiğiniz tüm otel ezberlerini bozuyor ve sanki senelerdir tanıdığınız bir dostunuzun villasında tatilinizi yapıyorsunuz. Gelenlerin hiç birini belki daha önceden tanımıyorsunuz ama ayarlasanız bu kadar olur çünkü hepsiyle aynı dilden konuşuyor, aynı tarzlardan hoşlanıyor, tatil boyunca onlarla beraber daha da keyifli anlar yaşayarak, seneler süren dostluklar kazanıyorsunuz. Temmuz

93

HER BAKIŞTA GÜVEN VEREN BABALARIMIZA ÖZEL HEDIYELER ATASUN OPTIK'TE Atasun Optik, Babalar Günü’nde her bakışıyla güven veren babalar için birbirinden şık ve trend güneş gözlüğü modelleriyle özel bir hediye alternatifi sunuyor. Dünya markalarının trend güneş gözlüğü modellerini bir arada sunan Atasun Optik, her bakışta güven veren babalarımıza özel hediye önerilerini sizlerle buluşturuyor. Birbirinden şık güneş gözlüklerini bir araya getiren Atasun Optik’te Lacoste, Mustang ve Prive Revaux güneş gözlükleri babalar için bu yazın vazgeçilmez aksesuarı olmaya aday. Yaz sezonunda şıklığını güneş gözlüğü ile tamamlayacak babalar için damla, yuvarlak, çift köprülü ve köşeli modeller öne çıkıyor.

ALTINYILDIZ CLASSICS ILE ERKEKLER BU YAZ CAPCANLI”

Yaz geldi kıyafetler renklendi! Erkek giyim sektörünün öncü markası Altınyıldız Classics’in farklı tarzların ve renklerin birleşimiyle zenginleşen 2020 Yaz Koleksiyonu, erkekleri şıklık ve rahatlıkta buluşturan başarılı stillere imza atıyor. Altınyıldız Classics 2020 Yaz koleksiyonundaki kuralları yıkan capcanlı renkler ve tropical desenler, adeta enerjik bir ruh haline davetiye çıkarıyor. Kendine özgü renk ve çarpıcı desenleriyle enerjisi yüksek bir sezonu müjdeleyen Altınyıldız Classics 2020 Yaz koleksiyonundaki toprak, haki, yeşil ve mavi tonlarla birlikte floral desenler ile ince ve hafif kumaşlar, doğayla içi içe olmanın önemini hatırlatıyor. 94

Temmuz

GÜNEŞE KARŞI HASSAS VE DÜŞÜK TOLERANSLI BEBEK & ÇOCUK CILDINI MUSTELA GÜNEŞ ÜRÜNLERIYLE KORUYUN Yaşam ve enerji kaynağı güneş, yaz ayları ile birlikte hayatımıza daha fazla dokunmaya başlıyor. Sadece tatilde değil evimizin balkonunda, bahçemizde ya da parkta yürüyüş yaparken de güneş ışığına maruz kalıyoruz. Çoğu zaman keyif veren ve ruh halimizi pozitif etkileyen, D vitamini açısından da zengin olan güneş ışınları bebek ve çocukların gelişimi için önem taşırken, UV ışınları ile de tehlike saçıyor.

BREF VE DIXI ILE SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZIN EVLERI TERTEMIZ Henkel’in tuvalet temizliğinde lider markası Bref ve yüzey temizliğinde öncü markası Dixi, sağlık çalışanlarına destek için, ev ve ofislere profesyonel temizlik hizmeti sunan mutlubiev.com ile bir araya geldi. “Sayenizde” adıyla gerçekleştirilen proje kapsamında, sağlığımız için olağanüstü bir gayretle görevlerini sürdüren 1.000 sağlık çalışanımızın evleri temizlendi.

BURCUNUZA GÖRE SAÇLARINIZA BAKIM YAPIN İKIZLER VE YENGEÇ BURCUNA SAÇ BAKIM ÖNERILERI

Burçlar karakterimizden, kıyafetimize kadar birçok özelliğimizi belirleyebiliyor. Saç bakımınızı da burcunuza ve burcunuzun özelliklerine göre yaparak girdiğiniz her ortamda insanların üzerinde daha fazla etki yaratabilirsiniz. Haziran ayında doğan İkizler ve Yengeç burcu saçlarına yapacakları minik değişimlerle yıldızlarını parlatabilirler. Burçlarımız doğumumuzla belirleniyor ve hayatımız ve aldığımız kararlar üzerine büyük etkileri oluyor. Kıyafetlerimiz ve seçeceğimiz renklerle burcumuzun özelliklerini yukarılara taşıyabilir insanlar üzerinde daha olumlu etkiler yaratabiliriz. Kişisel bakım ve kozmetik ürünleri markası Morfose Cosmetics’in İkizler ve Yengeç burcu için hazırladığı saç bakım önerileri burcunuzun etkisini daha da yukarılara taşımanıza yardımcı olacak.

OLAĞANÜSTÜ PERFORMANSI VE EŞSIZ SÜRÜŞ KEYFIYLE YENI BMW M5 VE YENI BMW M5 COMPETITION AĞUSTOS’TA TÜRKIYE’DE Borusan Otomotiv’in Türkiye Distribütörü olduğu BMW’nin, limitleri zorlayan yüksek performansı eşsiz sürüş keyfi ve göz alıcı tasarımla birleştiren modelleri Yeni BMW M5 ve Yeni BMW M5 Competition yollarla buluşmaya hazırlanıyor. Otomobilde performans kriterlerini yeniden yazmaya hazırlanan Yeni BMW M5 ve Yeni BMW M5 Competition, Ağustos itibarıyla Türkiye’de satışa sunuluyor. Temmuz

95

BORUSAN OTOMOTIV PREMIUM’DAN BIR İLK: YAZA ÖZEL 3 AYLIK YENI BMW 320I KIRALAMA FIRSATI

Borusan Otomotiv Premium, sınıfının öncü tasarımı ve göz kamaştıran performansıyla dikkat çeken Yeni BMW 320i’yi Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında geçerli 3 aylık, kullanılmış otomobillere özel fiyat avantajıyla sunuyor. Borusan Otomotiv Premium, yaz boyu kiralama seçeneğini ilk defa hayata geçirerek Yeni BMW 320i’nin üstün sürüş keyfine ve performansına tatilde de devam etmek isteyenlere benzersiz bir fırsat veriyor.

NIPPON PAINT’TEN YAŞAM ALANLARINDA HAVA KALİTESİNİ ARTIRAN MINOA PREMIUM SERİSİ!

İç mekanlarda yeni çözümler sunan Nippon Paint, Türkiye’de GreenGuard Gold sertifikası alan ilk ve tek boya ürünü Minoa Premium Serisi’ni yaşam alanlarını duvarlarını boyayarak yenilemek isteyenlerin beğenisine sunuyor. İç cephe hava kalitesini artıran Nippon Paint Minoa Premium Serisi, sağlığa zarar veren ağır metalleri içermiyor ve yaşam alanlarının hava kalitesini artırıyor. Yaşam alanlarımızın hava kalitesi sağlığımız açısından oldukça önemli... İç mekanlarımızda kullandığımız boya, bu havanın kalitesini belirleyen başlıca unsurlardan başında geliyor. İç mekanlarda yeni çözümler sunan Nippon Paint, çevreye ve sağlığa verdiği önemle iç cephe hava kalitesini artırmak için yepyeni Minoa Premium Serisi satışa sundu.

96

Temmuz

EVDE DERMATOLOJIK PEELING ETKISI: SÉBIUM NIGHT PEEL Bioderma, karma, yağlı ve inatçı cilt pürüzlerine sahip ciltler için soyucu, arındırıcı ve cilt yüzeyini yenilemeye yardımcı güçlü peeling etkili gece serumu Sébium Night Peel’i geliştirdi. Sébium Night Peel, inatçı cilt pürüzlerinin ve bundan kaynaklanan izlerin giderilmesine, parlamanın azaltılmasına yardımcı oluyor. Glikolik asit ile zenginleştirilmiş yoğun formülü sayesinde ciltten ölü hücre tabakasını arındırarak cildi tazelemeye, cilt yüzeyini pürüzsüzleştirmeye, cildi arındırmaya ve cildin doğal ışıltısını yeniden kazandırmaya destek oluyor ve cildi yatıştırıyor. FluidactivTM patenti sayesinde sebum kalitesinin ve dengesinin korunmasına destek olurken gözeneklerin tıkanmasını da önlemeye yardımcı oluyor. Ürün, çok iyi bir cilt toleransına sahiptir.

LION DIAMOND’TAN MODERN DOKUNUŞLAR YAZIN RENKLERİ TASARIMLARA TAŞINDI Kendine özgü tarzı, yenilenen kurumsal kimliğiyle mücevher sektöründe özel bir konuma sahip olan Lion Diamond, sıcak havaların enerjisini tasarımlarına yansıtıyor. Her biri tek adet olan ürünler 18 ayar altın kullanılarak üretilip hem günlük hem de özel günlerde kolaylıkla kullanılabilecek takıları kadınların beğenisine sunuyor. Kişiye özel ve el işçiliği olan koleksiyonda yazın ruhuna uygun olabilecek renkli taşlar ön planda. 18 ayar pembe ve beyaz altından, el işçiliğiyle özel üretilmiş montürler üzerine renkli değerli taşlarla hareketlendirilen tasarımlar yazın keyfini çıkaracak kadınların stillerinin de en özel tamamlayıcısı olacak. Lion Diamond’ın mine sanatının ince işçilikle tamamlandığı koleksiyonu, yaz günü ve akşamlarının vazgeçilmez aksesuarı olacak. Yaz mevsiminin tüm kombinleri Lion Diamond’ın özel tasarımlarıyla hareketlenecek.

LAV GALATA VE KAREN YAZ LEZZETLERINE ÇOK YAKIŞACAK İlham veren sunumların ve sağlıklı sofraların vazgeçilmez ismi LAV, yazın en güzel sebze ve meyveleriyle hazırlanan lezzetlerini Galata Meşrubat Serisi ve Karen Orta Boy Kase ile taçlandırıyor. Galata ve Karen de iç içe geçebildiği için mutfakta düzen sofrada ise kolaylık sağlıyor. Modern ve estetik tasarımıyla sofraları güzelleştiren Galata Meşrubat Serisi ve Karen Orta Boy Kase’ye LAV satış noktalarından ve www.lav.com.tr internet mağazasından ulaşılabiliyor. Hayatın her anını güzelleştirmeyi isteyenlerin markası LAV, yenilikçi, şık ve fonksiyonel Galata Meşrubat Serisi ve Karen Orta Boy Kase ile sofraları güzelleştirirken masada da kolay bir düzen sağlıyor. Galata, taptaze meyve ve sebzelerle hazırlanan smoothie ve meyve kokteylerinde, limonatalarda, çeşit çeşit meşrubatlarda; Karen ise ferahlatıcı yaz tatlıları, dondurmalar, salata ve atıştırmalıklarda keyifle kullanılabiliyor.

YAZIN VAZGEÇİLMEZ KLASİĞİ MARMARA KAKAO YAĞI Genellikle yaz aylarında bronzlaşmak için tercih edilen, kokusuyla cezbeden kakao yağı, bakım ritüellerinin de vazgeçilmezi… Senso Kozmetik tarafından üretilen, yazın klasiği haline gelen saf Marmara Kakao Yağı, hem plajda arzu edilen bronzlaşmaya kavuşmanıza hem de güzellik rutinlerinizde cildi nemlendirirken cildin yeniden yapılanmasına yardımcı oluyor. Bronzlaşmanın daha hızlı ve kalıcı olmasını sağlayan kakao yağı, nemlendirici özelliği nedeniyle kuruyan cildin, çatlayan dudakların bakımında da rahatlıkla kullanılabiliyor. Özellikle ciltte oluşan çatlakların oluşumunu engelliyor, var olan çatlakların görünümünü en aza indiriyor. Kuru ve yıpranmış saçların sağlığına kavuşmasına destek oluyor. Temmuz

97

L’OCCITANE AQUA REOTIER ILE GÜN BOYU “NEMI” MIKNATIS GIBI CILDE ÇEKME ETKISI!

Göz çevrinizi de cildiniz gibi yüksek nem dünyasına daldırmaya hazır mısınız? Kalsiyum yönünden zengin formülüyle cildi hızla onaran L’Occitane Aqua Reotier serisi, sihirli Reotier suyu içeren yeni göz çevresi jeli ile karşınızda! Göz çevresine canlılık ve tazelik katan bu göz jeli, koyu halkaları, şişkinlikleri azaltıyor ve her gün yok olmasını dilediğimiz ince çizgileri gevşetiyor. Gözlerin hızlıca genç, canlı ve çok daha tazelenmiş hissetmesini sağlıyor.

IPEKYOL İLKBAHARYAZ 2020 KOLEKSİYON İLE ZAMANIN RUHUNU YANSITAN BİR MEVSİM Feminen ve modern tasarımları kusursuz detaylarla tamamlayan Ipekyol İlkbahar-Yaz 2020 Koleksiyonu, yeni mevsime doğru ferah bir seçki sunuyor. Ipekyol kadınının stiline gönderme yapan koleksiyon parçaları, sahil şeridine doğru yola çıkarak şıklık kodlarını yeniden yorumluyor. Yeni mevsimin penceresinden esen meltemlere eşlik eden modern siluetler, Ipekyol İlkbahar-Yaz 2020 Koleksiyonu’nda bir araya geliyor. Kontrast renklerin hakimiyetindeki farklı detaylar ise güneş ve denizin yansımasından gelen doğallık ile yeni hikayelere doğru yola çıkıyor. 98

Temmuz

ETNİK İSKANDİNAV RUHUNU BAHÇELERE TAŞIYIN

Açık havanın ruhunu değiştiren Türkiye’nin önde gelen bahçe mobilyası markası L’unica, yeni sezonun en tarz parçalarından Ethno Oturma Grubu ile etnik İskandinav esintilerini bahçe, balkon ve teraslara taşıyor. Rahatlık ve şıklığın birleşimi ile açığa çıkan Ethno Oturma Grubu, teak metaryalinin eşşiz yorumu, geometrik sırt detayları ve ayak formu ile zamansız bir tasarıma sahip. Binlerce ürün çeşidi ile açık havaya şıklık katan L’unica, 2020 yılı ilkbahar-yaz sezonunun en iddialı parçalarından Ethno Oturma Grubu ile rahatlığı ve şıklığı bir arada sunuyor. Ethno Oturma Grubu ile etnik İskandinav esintilerini bahçe, balkon ve teraslara taşıyan L’unica, teak metaryalinin eşşiz yorumu ile hayranlık uyandırıyor. Geometrik sırt detayları ve ayak formu ile modern bir duruş sergileyen Ethno Oturma Grubu, davetkar görüntüsüyle de açık hava tutkunlarını kendine çekiyor.

İSTANBUL’UN İLK JW MARRIOTT OTELİ, TARİHİ YARIMADAYA KUCAK AÇAN BOĞAZ MANZARASIYLA YENİDEN SİZLERLE! M•A•C BRONZER YAZ KOLEKSIYONU Sıcağı teninizde hissedin! Göz, dudak, yüz ve vücut için sıcak tonlardan oluşan sınırlı sayıdaki yeni M•A•C Bronzer yaz koleksiyonu ile tanışın! Foiled Shadows bronz tonlarıyla geri dönerken yepyeni Strobe Face Glaze cildinizi ışıltıya doyuracak. 360 derecelik, özel su damlacıklarıyla kaplı metalik ambalajlı koleksiyonla bronzluğu bir üst seviyeye taşıyın. Foiled Shadows Foiled Shadow sevilen formülüyle yeniden bizimle. Metalik göz farının dört yaz rengi maksimum ışıltıyı uzun süre kalıcı hafif formülüyle metalik tasarımda sunuyor. Metalik görünüm için kuru, yaldızlı görünüm için ıslak kullanın.

JW Marriott Istanbul Bosphorus yeni süreçte aldığı önlemlerle Temmuz başında yeniden kapılarını açıyor ve benzersiz tarihi dokusuyla misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. Binlerce yıllık tarihine Bizanslıların, Cenevizlilerin, Venediklilerin, Osmanlıların ve daha birçok farklı kültür ve toplumun iz bıraktığı Karaköy’ün merkezindeki konumuyla JW Marriott Istanbul Bosphorus Temmuz ayının başında yeniden hizmete açılıyor. Dünya genelindeki toplam 29 ülkede 88 oteliyle hizmet veren JW Marriott markasının en yeni üyelerinden JW Marriott Istanbul Bosphorus, tarihi yarımadaya kucak açan muhteşem boğaz manzarasıyla misafirlerini unutulmaz bir deneyime davet ediyor.

MÜCEVHERDE KÖŞE KAPMACA! Uluslararası markalar liginde tasarım kabiliyeti ve kaliteli işçiliği ile başarılı işlere imza atan mücevher tasarımcısı Melis Goral, geometrinin tanıdık formlarını değerli taşlarla buluşturuyor. Lüks olduğu kadar eğlence vadeden ürünlere sahip olan Deep Sea ve Deep Space Koleksiyonlarının yeni üyeleri adeta ihtişam ile samimiyet arasında füzyon yaratıyor. Yurtdışından Türkiye’ye döndüğü günden beri eğitim ve tasarım vizyonunu aileden gelen mücevher ustalığı ile birleştiren Melis Goral, Deep Sea ve Deep Space koleksiyonlarına dahil ettiği yeni parçalarla tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Yurtdışında da başarılı projelere imza atan, değerli mücevher markası Melis Goral, genç – olgun her kadına hitap ediyor. Temmuz

99

NAKED BITES KENDINIZE VEREBILECEĞINIZ EN GÜZEL HEDIYE:İYI YEMEK, IYI YAŞAMAK. Kendisi ve ailesi için iyi yaşamanın sırrını iyi beslenmekte bulan İpek Hatipoğlu, yeni yaşam tarzını işine dönüştürmüş. İyi beslenirken, yediklerinin lezzetinden ödün vermek istemeyenler için Naked Bites markasını kurmuş. Market rafından ürün seçerken siz de önce içindekilere bakanlardansanız, baştan söyleyelim bu markanın müptelası olacaksınız. Naked Bites’ın içindeki her şey yerel üreticilerden özenle seçiliyor. Ürünler büyük bir titizlikle, küçük ve profesyonel bir ekip tarafından elde hazırlanıyor. Yani tıpkı kendi mutfağınızda hazırlanmış gibi. Bu mütevazi mutfakta, katkı ve koruyucu maddelere tabi ki yer yok.

KAHVENIN CANLANDIRICI ETKISI, NESCAFÉ XPRESS’IN YENILENEN PAKETININ ILHAM KAYNAĞI OLDU Güneşin içimizi daha çok ısıttığı yazın bu ilk günlerinde NESCAFÉ Xpress yenilenen paketleriyle raflarda yerini alırken, gençleri canlandıracak eğlenceli bir kampanyaya imza atıyor. NESCAFÉ’nin 80 yılı aşkın kahve uzmanlığını daha görünür kılan yeni NESCAFÉ Xpress kutularında gerçek kahve çekirdeği baskısı kullanılıyor. Kahvenin canlandırıcı etkisini görselleştiren tasarımda kahve çekirdeğinin merkezde yer aldığı enerji ve lezzeti resmeden ışınlar dikkat çekiyor.

NEXT LEVEL AVM’DE HİJYEN TİMLERİ İŞ BAŞINDA

100

Temmuz

Next Level Alışveriş Merkezi “hijyen timleri” ile ziyaretçilerine güvenli ve konforlu alışveriş ortamı sunuyor Ankara’nın hijyen ve güvenlik açısından örnek gösterilen alışveriş merkezi Next Level Alışveriş Merkezi’nde yeni normalleşme sürecine hazırlıklar çok önceden başlatılarak tüm tedbirlerin en üst seviyede alınması sağlandı. Yüzde yüz temiz hava uygulaması yanında güvenli alışveriş için hijyen timleri de aralıksız görev yapıyor. Tüm dünyada yaşanan pandemi ile hizmetlerini sınırlayan alışveriş merkezi, yeni normalleşme sürecinin başlaması ile birlikte çok sayıda mağaza ve markalarıyla ziyaretçilerinin ihtiyaçlarını güvenli ve konforlu bir ortamda karşılıyor.

EN UYGUN GÜNEŞ KORUYUCU NASIL SEÇILIR?

Dünyanın 1 numaralı güneş bakım markası NIVEA SUN, yaz aylarında da sağlıklı bir cilde sahip olmak ve güneşin zararlı etkilerinden korunmak için bir rehber hazırladı. Güneş insan sağlığı için oldukça önemli ve gereklidir. D vitamini sentezini düzenler, bu da güçlü kemik yapısı ve yoğunluğu için hayati önem taşır. Cilde sağlıklı bir ışıltı verir, seratonin salgısını arttırarak mutlu hissettirir. Ancak güneşin zararlı ışınlarına maruz kalmak, cildin erken yaşlanmasına ve cilt kanseri gibi tehlikeli hastalıklara sebep olabilir.

MÜRVER RESTAURANT YENI DÖNEMDE KAPILARINI YAZ MENÜSÜ SÜRPRIZIYLE AÇIYOR İstanbul Karaköy’deki Mürver Restaurant, normalleşme süreci ile birlikte kapılarını yeniden açıyor. Pandemi dönemi sonrasında belirlenen kurallar dikkate alınarak dizayn edilen Mürver Restaurant, Şef Yılmaz Öztürk’ün elinden çıkan yaz menüsü ile misafirlerine ‘merhaba’ diyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgınında misafir ve çalışanlarının sağlıklarını korumak amacıyla hizmetini durduran Mürver Restaurant, içine girilen normalleşme süreci ile birlikte 19 Haziran 2020 Cuma akşamı kapılarını yeniden açıyor.

OMEGA, SPEEDMASTER 38 MM KOLEKSIYONUNA TAM ALTIN MODELINI EKLIYOR Klasik Moonwatch tasarımını, zarif feminen stille harmanlayan Speedmaster 38 mm, kadınlar için dünya çapında popüler bir seçim haline geldi. Şimdi ise OMEGA, tamamı 18K altından yeni modellerini tanıtarak; lüks seviyesini bir üst seviyeye taşıyor. Bu zarif malzeme efsanevi Speedmaster’ın görünümünü dönüştürürken; yeni koleksiyonun yumuşak kadran renkleri, oval alt kadranları ve estetik kıvrımları ile mükemmel bir uyum ortaya koyuyor. Temmuz

101

"ROCA INOVATIF TASARIMLARIYLA TÜRKIYE PAZARINA ODAKLANDI"

Banyo seramik sağlık gereçleri üretiminde dünya lideri Roca, Türkiye’yi öncelikli pazarlarından biri yapmak üzere yatırımlarını sürdürüyor. Firma teknoloji ve lojistiğin yani sıra bayileşmeye de yatırım yaparak, prestijli global markasıyla sunduğu yenilikçi ürün ve çözümlerini Türkiye’de de müşterileriyle buluşturmaya hazırlanıyor. Eskişehir’deki fabrikalarından 60 ülkeye ürün ihraç ettiklerini söyleyen Roca Türkiye Genel Müdürü Salvador Lopez Oliva, öncelikli hedeflerinin Türkiye pazarında konumlarını güçlendirmek olduğunu belirtti.

OMO’DAN YENI HIJYEN SERISI OMO, hijyen hassasiyetinin arttığı bu dönemde çamaşırlarda da hijyen arayanlar için OMO Hijyen Serisi’ni sunuyor. Domestos Etkili OMO Toz Deterjan ve OMO Hijyen Sıvı Deterjan, kusursuz leke çıkarma gücü ile çamaşırlarda hijyen sağlıyor. Türkiye’nin en sevilen çamaşır bakım markası OMO, Dünya Sağlık Örgütü tarafından salgın ilan edilmesiyle hijyen hassasiyeti artan tüketicilerin beklentilerini karşılamak için yeni OMO Hijyen Serisi ile raflarda yerini alıyor. Türkiye’de bir ilk olan hijyen serisi, Domestos Etkili OMO Toz Deterjan ve OMO Hijyen Sıvı Deterjanı olarak tüketicilere iki yeni ürün sunuyor ve kusursuz leke çıkarma gücü ile çamaşırlarda kusursuz temizlik sağlıyor.

YENİ AMBALAJI İLE PHOTODERM NUDE TOUCH SPF 50+ Pürüzsüz ve aynı zamanda sağlıklı bir cilt görünümüne sahip olmak hepimizin ortak hayalidir. Bioderma, güneş korumasında devrim yaratan ve güneşe karşı hücreden başlayan koruma sağlayan Photoderm Nude Touch SPF 50+ ile çok yüksek güneş koruması sağlarken cildin yağ dengesini düzenleyerek cilt kusurlarını gidermeyi destekliyor. Şimdi yepyeni ambalajıyla satışa sunulan ürün, çantalarda yerini alıyor.

102

Temmuz

SEREL ILE BANYODA YÜKSEK ERGONOMI VE MAKSIMUM HIJYEN SAĞLAYIN

Çevre dostu ürünleriyle Türkiye’de bilinçli yapı oluşumunu destekleyen SEREL, doğal kaynakları korumaya yönelik tasarlanmış, hijyeni ön planda tutan ürünleri ile banyoları kusursuz yaşam alanlarına dönüştürüyor. SEREL’in estetik, tasarım, kalite ile hijyen teknolojisinin mükemmel birleşimini yansıttığı akrilik küvetleri ve duş tekneleri kullanıcılarına kalıcı bir memnuniyet sunuyor. SEREL, akrilik küvet ve duş teknelerini farklı ebat ve çeşitlerde üreterek tüketicilerinin tüm ihtiyaçlarına cevap veriyor.

SETUR’DAN GRUPLARA ÖZEL GÜVENLI MAVI YOLCULUK Setur, pandemi döneminde güvenli tatil yapmak isteyen, kalabalığa karışmadan sadece aileleri ya da güvendikleri arkadaşlarıyla bir arada olmayı tercih edenler için yurt içinde güvenli mavi yolculuk tur seçeneğini hayata geçirdi. Türkiye’nin önde gelen turizm şirketlerinden Setur, kültür turları kapsamında düzenlediği mavi yolculuk tur seçenekleri ile tatil özlemini gidermek isteyenleri bekliyor. Setur, kabin sayıları 3 ile 10 arasında değişen farklı boyutlardaki yat ve tekne turlarında, tüm kabinleri kapatmak koşuluyla sadece ailelerin ya da arkadaş gruplarının bir arada olduğu 7 gece - 8 gün süren özel seyahat deneyimleri sunuyor. Tatil yeri olarak engin mavilikleri seçenler, bu sayede sevdikleriyle doyasıya vakit geçirebiliyorlar.

SOLAIT ILE GÜNEŞLENME KEYFINIZ KORUMA ALTINDA! Solait güneş koruma ürünleri sadece Watsons mağazalarında ve Watsons.com.tr’de! Solait güneş koruyucu ürünleri, cildi güneşin zararlı etkilerine karşı korurken yaşlanma karşıtı özel formülleriyle doğal bir şekilde bronzlaşmanıza yardımcı oluyor. Dermatolojik olarak test edilen Solait güneş koruma ürünlerinin suya dayanıklı yapıları sayesinde size de güneşin tadını çıkarmak kalıyor. Çocuklar için geliştirilen özel formül Solait Güneş Koruyucu Çocuk Losyonu Trigger, hassas ciltler için özel olarak geliştirilen formülü ve yüksek faktörü ile çocuğunuzun cildini zararlı UVA ve UVB ışınlarından korumaya yardımcı oluyor. Radicare ve Aquarich ile zenginleştirilmiş suya dayanıklı formülü güneş ışınlarının zararlı etkilerine karşı cildi korumaya ve cilde elastikiyet kazandırmaya destek oluyor. Ürün, spreyli özel başlığı sayesinde kolayca uygulanabiliyor.

SHERATON ISTANBUL CITY CENTER, ŞEHRIN KALBINDE 1 YILDIR SIZINLE!

1. yaşını kutlayan Sheraton Istanbul City Center, şehrin merkezindeki konumu ve yeni süreçte aldığı önlemler ile misafirlerini ağırlamaya kesintisiz devam ediyor. Sheraton İstanbul City Center 1. yıl kutlamaları kapsamında, misafirlerine 1-7 Temmuz tarihleri arasında tüm hizmetlerde geçerli %40 indirim imkanı sunuyor. Bu sene 1. Yaşını kutlayan, Beyoğlu’nun kalbinde, Taksim, Tarihi Yarımada ve Haliç gibi merkezi yerlere yakın konumuyla cazip bir buluşma noktası olan Sheraton Istanbul City Center, aldığı hijyen önlemleri, yeni uygulamalar ve dijital dönüşüm ile hizmet vermeye aralıksız olarak devam ediyor. 254 odası, tam donanımlı ve açık hava olanağı sunan etkinlik salonlarının yanı sıra yiyecek ve içecek alanları ve Türkiye’deki tek paddle tenis kortunu da içeren SPA ve fitness alanları ile standartların ötesinde bir hizmet sunuyor. Temmuz

103

YATAŞ BU YIL DA TÜRKIYE’NIN EN DEĞERLI MARKALARI ARASINDA YERINI ALDI

BAHÇE VE BALKONLARI GÜZELLEŞTIRME ZAMANI Balkon ve bahçelerde geçirilen zamanların arttığı bu günlerde, yaşam alanlarının daha da kullanışlı ve eğlenceli bir hale getirmek mümkün. Yaşam alanlarını güzelleştiren Tekzen, yaz mevsimini bahçe ve balkonlarında keyifle vakit geçirmek isteyenlere birbirinden şık ve kullanışlı alternatiflerle dolu dekoratif fikirler sunuyor. Yaz ayları ile birlikte balkon ve bahçeler en fazla vakit geçirdiğimiz yaşam alanları oluyor. Tekzen, ihtiyaca yönelik pratik ve kullanışlı önerileri ile balkon ve bahçenizi yeniden düzenleyebileceğiniz fikirleri paylaşıyor. Yazın güzel havanın tadını çıkaracağınız bahçe ve balkonlarınızda yapacağınız küçük dokunuşlar ile hayatınıza keyif katabilirsiniz. Zevkinize göre oluşturacağınız bahçe ve balkonlarınızda bambaşka bir görünüm yakalayabilirsiniz.

104

Temmuz

Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance’in hazırladığı Türkiye’nin En Değerli Markaları 2020 raporu açıklandı. Yataş Grup, geçen yıl 60’ıncı sırada yer aldığı listede bu yıl dört sıra yükselerek 56’ıncı sıradan girmeyi ve yeniden sektörünün lideri olmayı başardı.

BIODERMA’DAN YOĞUN KURUYAN GÖZ ÇEVRESI IÇIN YEPYENI 3’Ü 1 ARADA GÜÇLÜ ETKI: ATODERM INTENSIVE EYE! Her cildin ihtiyacına yönelik formüller geliştiren Bioderma, Atoderm serisinde yepyeni bir ürün piyasaya sunuyor. Yoğun kuruluk problemi yaşayan (göz çevresindeki atopik dermatit ve kontakt dermatit) hassas göz çevresini yatıştırmaya, onarmaya ve makyajı temizlemeye yardımcı nemlendirici bakım kremi olan Atoderm Intensive Eye Cream, tek seferde 3 etki sunuyor.

DIŞ MEKANLAR ONUNLA ŞIK VE GÜVENLİ; VİKO’DAN VERA SERİSİ…

SWIMTRAINER ILE BEBEKLER HAVUZUN VE DENIZIN TADINA VARACAK

Güneşin sıcak yüzünü göstermesi ile birlikte, yaşam alanlarının bahçe ve havuz kenarlarında daha fazla zaman geçirilecek günler de geldi. Öte yandan bu alanların dekorasyonu ve şıklığı kadar güvenliği de önem kazandı. Dış mekanlarda kullandığınız elektrik anahtarları ve prizlerinizin tarzınızı yansıtmadığını düşünüyorsanız, Panasonic Life Solutions Türkiye tarafından geliştirilen VİKO marka sıva üstü Vera serisi tam size göre. Ahşap desenli şık ve dekoratif tasarımları ile dikkat çeken Vera serisi, dış mekanlarda tarzı ve kalitesiyle fark yaratıyor.

Havaların ısınmasıyla birlikte ebeveynlerin yanı sıra bebekler de suyun keyfini çıkaracak. Birbirinden özel ürünleriyle bebeklere eşsiz deneyimler yaşatan MYCey, Swimtrainer yüzme simidi ile onların güvenle yüzmesine yardımcı olacak. Alman yüzme okulu Fred’s Swim Academy tarafından tasarlanan ve 3 aylık bebeklerin dahi yüzmesine imkan tanıyan “Swimtrainer”, ailelere güvenli ve unutulmaz bir deniz keyfi yaşatacak.

VAKKO, ANKARA KUZU EFFECT AVM’DE YEPYENİ BİR YAŞAM DENEYİMİNE BAŞLADI

Vakko yaşam stilini tamamlayan yepyeni ürünleri, deneyimi odak noktasına alan hizmetleriyle önemli yatırımlar yaparak; lüksü Ankara’da Kuzu Effect AVM’ye taşıyor. Vakko, imza ürünleri ve yeni deneyim alanlarıyla Kuzu Effect AVM içerisindeki mağazalarını 11 Haziran’da açtı. Ankara’da açılan yeni Vakko mağazanın giriş katında Vakko kadın, erkek, ayakkabı ve çanta, V2K Designers, monogram, eşarp, couture, Parfums Vakko ve Vakko Home yer alıyor, üst katta ise Vakko Wedding ve geniş terası ile hizmet veren Vakko Bistrot misafirleri ağırlıyor. Vakko’nun zamansız, şık tasarımlarının yanı sıra yaz sezonuna yaşam enerjisi katan yeni koleksiyonları da yeni mağazanın öne çıkan parçaları arasında bulunuyor. Yaklaşık 2 bin metrekarelik bir alanı kapsayan, 2 kattan oluşan mağazada özel VIP girişi, asansörü ve VIP kabinleri yanısıra Valet hizmeti de bulunuyor. Temmuz

105

FLORMAR’DAN İLK TASARIMCI İŞ BİRLİĞİ: DÜNYACA ÜNLÜ TÜRK TASARIMCI YAZBUKEY İLE YAZBUKEY X SILK MATTE CHERRY ON TOP” KOLEKSİYONU Makyaj denilince ilk akla gelen marka Flormar, dudakları kurutmadan ipeksi ve mat görünüm sunması ile bağımsız bir şirket tarafından yapılan araştırmada %99 beğeni alarak kendi alanında kahraman olan, Silk Matte serisi için dünyaca ünlü tasarımcı Yazbukey ile işbiliği yaptı. Flomar’ın “Renk Renk 50 Yıl” mottosu ile 50. yılını kutladığı 2020 yılında çok sevilen Silk Matte mat likit rujların yepyeni renkleri; Yazbukey imzalı ambalaj tasarımı ve kiraz kokusu ile sevenleri ile buluşacak.

BİTKİSEL KOZMETİK İNOVASYONU Yves Rocher Kozmetik Laboratuvarları’nın yeni KIVIRCIK SAÇLAR serisinde yer alan ürünler en az %94 doğal içerikten oluşuyor. Renklendirici, Mineral Yağ, Paraben, Sülfat* içermeyen formülleri ile CİLDE SAYGILI ,%100 geri dönüştürülmüş plastikten elde edilen geri dönüştürülebilir şişeleri ile de DOĞAYA SAYGILI ! *Sadece şampuan KIVIRCIK SAÇLAR İÇİN ŞAMPUAN Daha belirgin ve canlı buklelere sahip olmayı ister misiniz? Saçı narince temizleyen ve buklelere ağırlaştırmadan doğal bir görünüm kazandıran Kıvırcık Saçlar için Şampuan, Agav Fruktanları ve Organik keten özü içeriyor. Kabarma ve elektriklenmeyi kontrol altına alan ürün, %96’dan fazla doğal içerik oranı ile de serinin cilde en saygılı ürünlerinden biri..

YEDIGÜN’DEN YEPYENI LEZZET! YEDIGÜN BLUE Dünyanın en büyük yiyecek ve içecek şirketlerinden PepsiCo’nun içecek grubu markalarından Yedigün, 2020’ye damga vuracak bir yenilik ile geliyor! Yedigün Blue… Yaban mersini ve portakal aromalı Yedigün Blue hem tadı hem de rengi ile meyveli gazlı içecekler kategorisine yenilik katacak. Türkiye’nin yenilikçi markası Yedigün’ün enerjisini yansıtan Yedigün Blue, yepyeni lezzetler denemek isteyenleri bekliyor. Sen de dene seni de alsın sürprizlere götürsün! 106

Temmuz

ZORLU CENTER’DAN UVC TEKNOLOJİSİNE 2 MİLYON TL’Yİ AŞKIN YATIRIM Zorlu Center, kontrollü sosyal hayata geçiş kapsamında COVİD-19’a karşı tüm önlem ve tedbirlerini arttırıyor. Yüzde 100 taze hava ile çalışan klima santrallerinde, virüs ve bakterilere karşı korunmada en etkili yöntem olarak öne çıkan UVC (Ultraviyole) teknolojisine 2 milyon TL’yi aşkın yatırım yapan Zorlu Center, kapalı alanlardaki hava kalitesini en yüksek seviyeye çıkarıyor.

NSPA CILT BAKIM ÜRÜNLERI ARTIK TÜRKIYE’DE! Watsons, İngiltere’nin en çok tercih edilen cilt bakım markalarından nspa markasını Watsons mağazalarında ve www.watsons.com.tr’de müşterileriyle buluşturuyor. 25 yılı aşkın spa deneyimine sahip olan nspa hiçbir ürününü ya da ürünlerinde yer alan hammaddeleri hayvanlar üstünde test etmiyor. Tüm cilt tiplerine uygun ürün yelpazesine sahip olan nspa, uzun yıllara dayanan cilt bakım birikimini cilt bakımından vazgeçemeyenler ile paylaşıyor.

DAHA ETKILI, DAHA NAZIK YENI MAKYAJ VE YÜZ TEMIZLEYICILERI Etkili ve nazik makyaj temizleyicilerin karşı konulamaz keyfini deneyimlerin. Vegan formülü, %100 botanik köklere sahip nemlendirici şekerler içeren Skin-respect kompleksini gül suyunun yatıştırıcı içerikleriyle birleştiriyor, ortaya tüm ihtiyaçlarını karşılayacak bir dokular serisi ortaya çıkıyor!

Temmuz

107

PARIS’TEN DÜNYAYA YAYILAN EFSANEVI BUDDHA-BAR BEACH, YAZ SEZONU IÇIN KAPILARINI CARESSE BODRUM’UN DINGIN VE SAKIN KOYUNDA 20 HAZIRAN ITIBARIYLE AÇIYOR… Akdeniz çanağındaki ilk Buddha-Bar Beach, dünyaca ünlü neo-asya menüsü, ikonik Buddha Bar müzikleri, rahatlatıcı sahili ve berrak denizi ile Bodrum Asarlık Mevkii’nde misafirlerin ideal noktası olacak.

TWIST İLKBAHAR-YAZ 2020 KOLEKSİYONUYLA YENİ MEVSİME UYANIŞ! Keşfedilmeye hazır renklerle dolu yeni dünyanın kapılarını aralayan Twist İlkbahar-Yaz 2020 Koleksiyonu, mevsimin getirmiş olduğu yetkiye dayanarak tüm enerjisini sokaklara taşımaya hazır! Farklı ilhamlarla tasarımlara hayat veren detaylar, sezonun stil kodunu baştan yazıyor ve şehirden sahillere doğru eğlenceli bir yolculuğa çıkıyor! Sokağın özgür ruhu Twist, İlkbahar-Yaz 2020 Koleksiyonu’yla dinamik olduğu kadar eğlenceli yönünü yeni mevsime çeviriyor! Sıcak iklimlere götürmeye niyetli floral kuşatma, koleksiyonun genelinde hayat bulurken, şehrin ruhuna eşlik edecek bohem tasarımlar her daim özgürlüğü garantiliyor.

108

Temmuz

CLINIQUE SUPER CITY BLOCK SHEER YAĞSIZ GÜNLÜK GÜNEŞ KORUYUCUSU SPF 40 En hassas ciltlerde bile güneşin zararlı ışınlarına karşı koruma sağlamaya yardımcı bir yüz kremidir. Sahip olduğu SPF 40 derecesiyle yüz bölgesini zararlı UVA/UVB güneş ışınlarından ve cilde zarar veren çevresel faktörlerden korumaya yardımcı özellik taşımaktadır. Özel formülü ile makyaj bazı olarak da kullanıma uygundur. Tüm cilt tipleri tercih edebilir. Yağ içermemektedir. Cilt Tipi: Tüm cilt tipleri Kullanım Şekli: Cildinizde Clinique markasının 3 adımlı cilt bakım serisini kullanarak bakım yapınız. Ardından tüm yüz bölgesine masaj yaparak ürünü yediriniz. Ürünü kullandıktan sonra fondöten sürebilirsiniz. Makyaj temizleme ürünü kullanarak temizleyebilirsiniz.

YENI RENAULT CLIO TÜRKIYE’DE YILIN OTOMOBILI SEÇILDI! Yeni Renault Clio, Otomotiv Gazetecileri Derneği tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen “Türkiye’de Yılın Otomobili“ yarışmasında birinciliği elde etti. OGD üyesi 75 gazetecinin oylaması ile ilk turda 25 aday otomobil arasından 7 finalist belirlendi. 7 finalist arasından yapılan 2. tur oylama sonucu 5.000 puan elde eden Yeni Clio “Türkiye’de Yılın Otomobili” unvanını elde etti. Türkiye’nin uzman otomotiv gazetecileri tarafından ödüle layık görülen Yeni Clio’nun birinciliğinin açıklandığı törende ödülü, Renault MAİS Genel Müdürü Berk Çağdaş Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Sandık’tan aldı.

PLAJ GIYIM Sezonun ötesinde zamansız plaj giyim parçalarını keşfedin. COS’un en yeni mayo koleksiyonu, geleneksel naylona kıyasla çok daha az enerji ve kimyasal kullanılarak ve limitli doğal kaynaklara duyulan talebi azaltmayı amaçlayarak geri dönüştürülmüş naylondan tasarlanmıştır. Fonksiyonellik: Cos temel parçalar, mayo, sezonluk giyim, günlük şıklık, zamansız parçalar Renkler: Turuncu, mavi, siyah, haki

D&R ILE PLAJ KEYFINE HAZIR OLUN!

Aylardır beklenen an geldi, havalar ısındı ve yaz kendini iyiden iyiye hissettirdi. Güzel havalar ile birlikte yaz planları da şekillenmeye başladı. Tatil heyecanınız, en sevdiğiniz bikininiz ve güneş gözlüklerinizin yanında D&R, bu yaz en yakın arkadaşınız olacak! Deniz kenarı dendiğinde akla ilk olarak güneş kremi gelse de plaj havluları da olmazsa olmazlar arasında yer alıyor. Sezonun en popüler modelleri D&R’da sizi bekliyor! Haydi, Instagram karelerini süsleyecek rengarenk havlulardan birini kapın ve sahil stilinize ayrı bir hava katın! Temmuz

109

D&R ILE YAZ GÜNLERINDE BAHÇE KEYFINE KEYIF KATIN

Dışarıda güneş ışıl ışıl parlıyor. Evinizin bahçesinde enfes yaz içecekleri eşliğinde serinlemekten daha güzel ne olabilir ki? Herkes için bir keşif dünyası sunan D&R, bahçe keyfinizi ikiye katlayacak farklı ipuçları veriyor. Havaların güzelleşmesiyle hafta sonu keyifleri artık tamamen dışarı, bahçeye taşındı. D&R’ın öneriyle hem bahçenize daha hoş bir görünüm kazandırabilir hem de ailenizle açık havada keyifli zamanlar geçirebilirsiniz.

ÖZLEDİĞİNİZ BODRUM ÖZLEDİĞİNİZ LEZZETLER DİVAN PASTANELERİ BODRUM'DA Bodrum’un en gözde lokasyonlarından Göltürkbükü’nde yer alan Divan Pastanesi Bodrum, yeni sezona merhaba diyor. Sıcak yaz günlerine ferahlık katan Divan lezzetlerini aynı çatı altında sunan Divan Pastanesi Bodrum, yeni pasta ve petit four çeşitlerine, yazların olmazsa olmazı enfes dondurmaya, rokoko, çikolata ve mevsimin ruhunu yansıtan rengarenk macaronlara sağlıklı ve güvenilir bir şekilde ulaşmak isteyen misafirlerini ağırlamaya hazırlanıyor. Divan Pastaneleri Bodrum, www. divanpastaneleri.com.tr aracılığıyla sevilen tatlarını tüm lezzetseverlere ulaştırıyor. Divan Pastaneleri, güneşin ve tatilin tadını çıkarmak isteyen misafirleri için hazırladığı birbirinden lezzetli yeni tatları ile yazı karşılıyor. Sağlık ve hijyen koşulları kapsamında açmış olan Divan Pastaneleri Bodrum, yenilenen dondurma çeşitlerinin yanı sıra meşhur Rokoko pastasını, rengarenk macaronları ve enfes çikolataları da sevenleriyle buluşturuyor.

110

Temmuz

FISHER-PRICE EĞLENCESİ 90 YAŞINDA!

Mattel’in eğitici ve eğlenceli bebek oyuncakları üreticisi Fisher-Price , bu sene 90. yılını kutluyor. 1930 yılında hayal gücünü harekete geçiren yeni, şaşırtıcı ve eğlenceli oyuncaklar üretme fikrinden yola çıkan Fisher-Price , yaratıcılık ve inovasyonlarıyla 90 yılı geride bırakıyor. Çocukların oyunla gelişimini her zaman destekleyen Fisher-Price, tecrübesi ve birikimiyle ailelerin yanında olmaya devam ediyor. Birbirinden farklı birçok ürünü ile köklü bir geçmişe sahip olan marka, çocukların vazgeçilmezi olurken nostalji arayanları da kendine çekiyor.

GODIVA, DÜNYA ÇIKOLATA GÜNÜ KAMPANYASIYLA ÇIKOLATANIN VERDIĞI MUTLULUK HISSINI IKIYE KATLIYOR

ENZA HOME ILE EVINIZE ESTETIK DOKUNUŞLAR Göz alıcı tasarımlarıyla fark yaratan Enza Home, birbirinden şık seçenekleriyle yaşam alanlarını her detayıyla tamamlıyor. Modern ve konforlu Netha Koltuk Takımı, iddialı formuyla dikkat çeken Gazelle Aydınlatma Serisi ve ipeksi dokusuyla göz alan Serrano Halı bu seçeneklerden sadece birkaçı…

Dünyanın önde gelen premium çikolata markası Godiva, Dünya Çikolata Günü’nde de çikolata sanatına yönelik tutkusunu bir kez daha ortaya koyuyor. Çikolata mutluluğunu paylaşma amacıyla kakao çekirdeklerinin Avrupa’ya ilk kez getirildiği 7 Temmuz 1550 tarihi, her yıl dünya genelinde Çikolata Günü olarak kutlanıyor. Premium çikolata markası Godiva, bu mutluluğu olabildiğince fazla kişiye yaymak adına müşterilerini sevindirecek bir kampanyaya imza atarak, seçili ürünlerde yüzde 50 indirim uygulaması başlatıyor.

Bir mobilyadan daha fazlasını arayanlara eşsiz tasarımlar sunan Enza Home, Netha Koltuk Takımı, Gazelle Aydınlatma Serisi ve Serrano Halı ile modernizm ve şıklığın buluşmasını yaşam alanlarına taşıyor.

BEYAZIN EN GÜZEL TONLARI FILLI BOYA’DA Geniş renk skalasıyla yaşam alanlarında tazelenmiş bir ferahlık hissi oluşturan Filli Boya, yazlık mekanlar için renk önerisinde bulunuyor. Yaz mevsiminin en çok tercih edilen rengi ‘beyaz’ birbirinden farklı tonlarıyla Filli Boya renk kartelalarında yer alıyor. Özlemle beklenen yaz mevsimi geldi ve yazlık bölgelere, yazlıklara doğru yolculuk başladı… Yaza dair akla gelen ilk renk olan beyaz; zamansızlığını korurken sezon trendlerini yansıtan renklerle uyumlu kombinler yakalıyor. Renklerin etkisiyle yaşam alanlarının atmosferini değiştiren Filli Boya, beyaz ve tonlarının birçok seçeneğini renk kartelasında tüketicilerine sunuyor.

Temmuz

111

ENRIC BABA KOLTUĞU ILE BABANIZA RAHATLIK ARMAĞAN EDIN Bir mobilyadan daha fazlasını arayanlara eşsiz tasarımlar sunan Enza Home, evde daha fazla zaman geçirdiğimiz şu günlerde Enric Baba Koltuğu ile babasının rahatını düşünenler için özel bir hediye seçeneği sunuyor. Maksimum konforuyla evdeki anlara keyif katacak Enric Baba Koltuğu’nun manuel ve kumandalı kontrol olmak üzere iki ayrı modeli bulunuyor. Estetik, konforlu ve kaliteli tasarımlarıyla fark yaratan Enza Home, Babalar Günü için farklı ve işlevsel bir hediye arayanlara, Enric Baba Koltuğu’nu öneriyor. Evin tadını doyasıya çıkardığımız ve konfor aradığımız şu günlerde babasına rahatlık armağan etmek isteyenler için mükemmel bir hediye seçeneği olan Enric Baba Koltuğu, ayrı ve bir arada kullanılabilen sırt ve uzanma fonksiyonlarıyla maksimum konfor sunuyor.

H&M GROUP ORGANİK PAMUK KULLANIMINDA LİDER OLDU H&M group, tüm malzemelerini daha sürdürülebilir bir yolla tedarik etme yolunda ilerlemeye devam ediyor. Kar amacı gütmeyen global Tekstil Borsası, bugün, tekstil sektöründeki sürdürülebilir malzeme kaynaklarının durumunu derinlemesine değerlendiren 2019 Malzeme Değişimi Analiz Raporu’nu yayınladı. H&M group, organik pamuk kullanımında ve Sorumlu Kaz Tüyü Standardı tarafından sağlanan sorumlu kaz sertifikası sıralamasında liderliği üstlenirken, aynı zamanda dünyanın en büyük geri dönüştürülmüş pamuk, geri dönüştürülmüş yün, geri dönüştürülmüş naylon ve liyosel kullanıcılarından biri olduğunu kanıtladı. H&M group, tercih edilen pamuğu tedarik eden bir numaralı şirket olarak kabul ediliyor. Bu, diğerlerine ek olarak; organik pamuk, geri dönüştürülmüş pamuk ve Better Cotton Initiative (BCI) aracılığıyla sağlanan pamuğu da kapsıyor. Şirket, 2020 yılına kadar tüm pamuğunun organik, geri dönüştürülmüş veya BCI yoluyla daha sürdürülebilir bir şekilde tedarik edilmesi hedefine doğru adım atmaya devam ediyor.

FORD OTOSAN KURUMSAL İLETIŞIM MÜDÜRLÜĞÜ’NE BURÇAK TÜRKERI ATANDI Türk otomotiv sanayinin öncü şirketi Ford Otosan’da Kurumsal İletişim Müdürlüğü görevine Burçak Türkeri atandı. Türkeri, Ford Otosan’ın kurumsal iletişim, medya ilişkileri, sosyal medya yönetimi, kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik, iç iletişim, etkinlik ve sponsorluk süreçlerinden sorumlu olacak. Türkeri, 1 Haziran tarihi itibarıyla görevi Gonca Sofuoğlu Temiz’den devralırken, Temiz ise Ford Otosan’da yeni kurulan Müşteri Deneyimi Müdürlüğü görevini yürütecek. 112

Temmuz

HUNCALIFE AYNISEFA SIVI SABUNUYLA KENDİNİZİ ŞIMARTIN Koronavirüs salgınıyla mücadele ettiğimiz bugünlerde pek çoğumuz kendimizi korumak adına ellerimizi eskisinden çok daha fazla yıkıyoruz. Bu da maalesef cildimizin daha çok tahriş olmasına neden oluyor. Huncalife Needs Therapy Aynısefa Sıvı Sabunu hijyeninizi sağlarken cilt nem dengenizin korunmasına yardımcı oluyor. Hijyen sağlamak adına sık sık yıkamaktan yıpranan ellerinizi rahatlatmak için siz de Huncalife Needs Therapy Aynısefa sıvı sabununu deneyebilirsiniz. Bu özel ürün, kurumuş, çatlamış, tahriş olmuş ve kaşınan cildinizin nem dengesini koruyarak hijyen kazanmasına yardımcı oluyor.

HILTON ISTANBUL MASLAK’TAN YENI NORMALLEŞME DÜZENINE DIJITAL ANAHTAR UYGULAMASI

Dünyaca ünlü otel zincirleri arasında yer alan Hilton’un Maslak bölgesinde hizmet veren oteli Hilton Istanbul Maslak, yeni normalleşme sürecinde de misafirlerine dijital uygulamalar aracılığıyla hizmet vermeye devam ediyor. Türkiye’de Dijital Anahtar uygulamasına geçen ilk ve tam kapsamlı otel olan Hilton Istanbul Maslak, Hilton Honors aplikasyonu aracılığı ile oda anahtarınız için gerekli kare kodu telefonunuza indirmeniz durumunda, giriş işlemlerini temassız bir şekilde gerçekleştirebilme imkanı sunuyor.

HUDA BEAUTY YENİ LEGIT LASHES ÇİFT TARAFLI MASKARA SADECE SEPHORA’DA! Güzellik tutkunlarının vazgeçilmez markası Huda Beauty’den yeni Legit Lashes çift taraflı maskara, Sephora’nın ilham veren dünyasında sizleri bekliyor. Huda Kattan’ın ikonik makyaj markası Huda Beauty’nin yeni maskarası Legit Lashes, kozmetik tutkunlarına benzersiz bir deneyim sunuyor. İlhamını Huda Kattan’ın hacimli kirpiklerinden alan ve 2 farklı fırça ile 2 farklı formülü tek bir maskarada buluşturan Legit Lashes çift taraflı maskara, sephora.com.tr’de ve Sephora mağazalarında güzellik tutkunlarının beğenisine sunuluyor. Temmuz

113

ADVERTORIAL

nology

DOĞRU ÖLÇÜM IÇIN TEMASSIZ ATEŞ ÖLÇERLERI TERCIH EDIN

Ev tipi medikal cihazlarda lider marka Omron, genel sağlık durumunu anlayabilmek için büyük önem taşıyan ateş ölçümünün doğru sonuç vermesi için dikkat edilmesi gerekenleri sıralıyor.

Vücut ısısının normalin üzerine çıkması ateş olarak tanımlanıyor. Ateş, sağlık durumunun ve bazı hastalıkların göstergesi olduğu için düzenli ölçümü de büyük önem taşıyor. Ancak ateş ölçümünün doğru yapılabilmesi için dikkat edilmesi gereken birçok nokta bulunuyor.

KAHVE SEVERLERE KAHVE UZMANI BOSCH’TAN STYLINE VE COMFORTLINE FILTRE KAHVE MAKINELERI Bosch Ev Aletleri’nin tasarımı ve fonksiyonelliği ile öne çıkan Styline Filtre Kahve Makinesi dilenen zamanda kahvenin hazır olmasını sağlarken, pratik kullanımlı ComfortLine farklı renkleriyle mutfaklara şıklık katıyor. Bosch’un bu özel iki kahve makinesi kahve severleri mutlu etmeye hazırlanıyor. Bosch Ev Aletleri’nin Styline Filtre Kahve Makinesi, her gün taze ve aromatik kahve içmeye imkan tanıyor. Daha yoğun aroma için 1160W’lık çift yönlü ısıtma sistemi olan DualHeating Sistemi’ne sahip Styline Filtre Kahve Makinesi, kolay çıkarılabilen, üst kısmından doldurulabilen su haznesi ve öne doğru açılabilen filtre haznesi sayesinde kolay kullanım sağlıyor.

HUAWEI WATCH GT 2E ILE EVDEYKEN FORMDA KALMANIN IPUÇLARI Kıştan sonra formunuzu iyileştirmeyi planladınız, ancak içinde olduğumuz pandemi süreci planınızı engelledi mi? Çevrimiçi derslere katılmak veya kendi eğitiminizi yapmak için evinizden ayrılmak zorunda bile değilsiniz. Peki fit kalmak için neden aynısı geçerli olmasın? İşte, evdeyken formda kalmayı başarmanıza yardımcı olacak ipuçları. Evdeyken formda kalmak herkes için zor olsa da elbette mümkün. Kendi vücut ağırlığınızı kullanarak yapacağınız egzersizler, temel ev aktiviteleriniz, bünyenize uygun bir diyet ve akıllı bir asistanla yaza fit bir şekilde girebilirsiniz. 114

Temmuz

SONY’NIN AMIRAL GEMISI XH95 4K HDR FULL ARRAY LED TV SATIŞA SUNULDU

NOKIA 2.2 ANDROID 10 ILE ŞIMDI DAHA GÜNCEL Çok yönlü yapay zekâ ile desteklenen Nokia 2.2, söz verdiği gibi her gün daha iyi diyerek, Android 10 güncellemesi ile kullanıcılarına mükemmel bir deneyim sunuyor. Istanbul, 19 Haziran 2020 - Nokia telefonlarının evi HMD Global, çok yönlü yapay zeka ile desteklenen az ışıkta görüntüleme ve tek düğmeye basılarak ulaşılabilen Google Asistan özelliklerini erişilebilir fiyatlarla sunan yeni Nokia 2.2, Android 10 güncellemesiyle üstün bir performans sunuyor. Daha hızlı, daha güncel ve uzun pil ömrü özellikle kurumsal amaçlı kullanımlarda da ön plana çıkıyor.

Sony’nin sınıfının lideri 4K HDR Full Array LED TV’si, markanın görüntü, ses ve kullanıcı deneyimi açısından en üstün özelliklerini iki farklı ekran boyutu seçeneği ile sunuyor XH95 4K HDR Full Array LED televizyonlar, Türkiye’de farklı oturma odası koşullarına uyum sağlayabilecek iki ekran boyutu seçeneğiyle piyasaya sunuldu. XH95, sürükleyici bir izleme deneyimi yaşatmak üzere Sony’nin en gelişmiş görüntü ve ses teknolojilerinin hepsini bir araya getiriyor. Sony’nin sınıfının en iyisi Görüntü İşlemcisi X1™ Ultimate sayesinde XH95 TV’ler, net ve kusursuz görüntü kalitesi ile çok gerçekçi bir izleme deneyimi yaşatıyor. Bu deneyimin kilit unsurlarından biri de en üst düzeydeki ses kalitesi. XH95 modelleri, izleyicide sesin doğrudan ekrandan geldiği duygusunu yaratan Sound-from-Picture Reality™ özelliği bulunuyor.

ASTON MARTIN TÜRKIYE DISTRIBÜTÖRÜ D&D MOTORLU ARAÇLAR YÖNETIM KURULU BAŞKANI NEVZAT KAYA: “OTOMOTIV SEKTÖRÜ, PANDEMI SÜRECININ OLUMSUZLUKLARINDAN BIR AN ÖNCE ÇIKMAYI BAŞARACAK” Aston Martin Türkiye distribütörü D&D Motorlu Araçlar Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Kaya “Türkiye olarak son yıllarda birçok sınavdan başarıyla çıktık ve pandemi sürecinin olumsuzluklarını da en az hasar ile atlatacağımıza yürekten inanıyorum” derken Yeniköy Motors ve Aston Martin Türkiye ailesi olarak yatırımlarına ara vermeden devam ettiklerini söyledi. Temmuz

115

EVDEYİM, BUĞRA GÜLSOY’UN BİRİNCİ KIYAMET’İNİ OKUYORUM!

İnkılâp Kitabevi, küresel COVID-19 salgınına karşı alınan sağlık önlemleri nedeniyle evlerine kapanan okurlara #evdekalkitaplakal etiketiyle, yazarlarının eserlerinden öneriler sunmaya devam ediyor. Oyuncu ve yönetmen Buğra Gülsoy’un geçtiğimiz yıl raflarda yerini alan ilk romanı Birinci Kıyamet, Türkiye’de pek bilinmeyen ama 1900’lerde, dönemini etkileyen Sabri Mahir’in izini sürüyor. Kaçak bir yolcunun gerçek hikâyesini anlatan Birinci Kıyamet, inkilap. com’un yanı sıra dr.com.tr ve kitapyurdu.com adreslerinde okurları bekliyor!

GAMZE GÜLLER’IN ZAMAN DÖNGÜSÜNÜ KIRAN ÖYKÜLERI “DURMUŞ SAATLER DÜKKÂNI” RAFLARDA

Ödüllü yazar Gamze Güller’in yeni öykü kitabı; Durmuş Saatler Dükkânı, İletişim Yayınları’ndan çıktı. Güller’in dördüncü kitabı; sürprizleriyle şaşırtan, varoluşun sınırlarını zorlayan, distopik hayatlardan kesitler sunuyor. Belalı gemilerde ateşle tek vücut olan mürettebat, paranoyak zihinler, rüyaların derinliklerinden sökülüp çıkarılan ılık ılık atan yürekler, post mortem fotoğraflar ve zamana yenilen aşklar, hasta ruhlu yazarlar, buz tutan kimsesiz nehirler, basit öğle yemeklerinde konuşulan gizemli ölümler, dev soyundan gelen nahif insanlar…

MYLOS KİTAP’TAN HEYECAN VERİCİ BİR POLİSİYE: BAYTAN UĞUR YEM’İN KALEMİNDEN ÖLDÜREN ROMAN ÇIKTI! 221B Dergisi’nin düzenlediği Polisiye İlk Roman Yarışması’nın birincisi Baytan Uğur Yem’den etkileyici bir polisiye… Toygar, hayatının zor bir döneminden geçerken onu ayakta tutan tek şey, çok güvendiği romanının yayımlanma ihtimalidir; fakat yayınevlerinden ve dosyasını okuyan editörlerden beklediği ilgiyi göremez. Bunun üzerine harekete geçer ve editörleri cezalandırmaya başlar. Oyun içinde oyun, roman içinde roman ilerlerken polis de elbette katilin peşindedir. Baytan Uğur Yem, yarattığı karakter ve karakterin cinayet işleme biçimiyle yerli polisiyemiz için özgün bir yol açıyor. Polisiyeseverlere soluk soluğa okunacak bir roman bırakıyor.

116

Temmuz

İNSANI ANLAMAK Zihinden Zihniyete Kendimizi Tanımanın Bilimsel Zemini “ Anlam aradığımız için anlam üretiyoruz. ” İnsanı kendisine ‘tanıştırmak’ zorundayız. Zihnin nasıl çalıştığını, duyguların işlevini, hafızanın kullanımını, deneyimlerin taslaklar üzerinden sınıflandırılıp zihinsel kategoriler tarafından anlamlandırılmasını nihayet hepsinin bir bütün olarak bir hikâyede bütünleştirilmesini kavramak durumundayız. Ancak ondan sonra düşünce ve davranışlarımızın niteliklerini yorumlama şansımız var. Bu kitapta Etyen Mahçupyan, zihnin biyolojik evrimle nasıl oluştuğunu ele alıyor, zihniyetin ise kültürel evrimle nasıl oluştuğu ve çalıştığı konusunda niyahet bir kuram öneriyor ve bunu temellendiriyor. Biyolojik evrimde genetik hafızanın işlevine benzeyen bir niteliğin kültürel evrim sürecinde de oluşup oluşmadığı temel sorusundan hareketle, böyle bir niteliğin var olduğunu ve ‘zihniyet’ olarak tanımlanabileceğini tartışmaya açıyor.

EVDEYİM, SİNAN TUZCU’NUN KİTAPLARINI OKUYORUM!

İnkılâp Kitabevi #evdekalkitaplakal etiketiyle, küresel COVID-19 salgınına karşı alınan sağlık önlemleri nedeniyle evlerine kapanan okurlara yazarlarının eserlerinden öneriler sunmaya devam ediyor. Başarılı oyuncu Sinan Tuzcu’nun gerilim yüklü ilk romanı Böcek ve yarım kalmış aşkları anlatan ilk hikâye kitabı Aşkın Kursağında Kalan, inkilap.com’un yanı sıra dr.com.tr ve kitapyurdu.com adreslerinde okurları bekliyor! Sinan Tuzcu’nun ilk romanı Böcek akıcı dili, sürprizlerle dolu konusu ve gerilim dozu yüksek atmosferi ile dikkat çekiyor. Gazeteci Aylin Uncu’nun istihbaratçıların peşinde olduğunu öğrenmesiyle başlayan, gerilim ve macera yüklü süreci anlatan Böcek, Türkiye’nin siyasal gerçeklerine ve güncel gelişmelere de yer veriyor.

STEPHEN KING’IN BEKLENEN KITABI ‘YAZMA SANATI’ OKURLARLA BULUŞUYOR! Usta yazar Stephen King’in, çocukluğundan başlayarak roman yazma serüvenini anlattığı rehber niteliğindeki kitabı ‘Yazma Sanatı’ yeni çevirisiyle karşımızda. Kimi acı kimi tatlı anıların samimi bir mizahla harmanlandığı ve hayat deneyiminden süzülmüş pratik öneriler içeren Yazma Sanatı, yazmaya ilgi duyan herkesin başucu kitabı olacak! King, kitaplarının ortaya çıkış süreçlerine, hayatının dönüm noktalarına, evliliğine, çocuklarına ve ailesine değinerek bir yazarın nasıl biçimlendiğini anlattığı ‘Yazma Sanatı’nda; kendi serüvenini, ‘Hırsın, arzunun, şansın ve biraz da yeteneğin rol aldığı dağınık bir büyüme süreci,’ olarak tanımlıyor.

Temmuz

117

KORONA SALGINI VE ALERJİ

ALERJI HASTALARINA “KORONA” UYARISI! * Dünya genelinde koronavirüs salgını tehlikesi devam ederken, havaların ısınmasıyla birlikte polen alerjisi mevsimi de başladı. Alerji ve astım hastalarının bu süreçte daha dikkatli olması gerektiğini belirten uzmanlar, hapşırık, burun akıntısı, gözde kaşınma gibi temaslar nedeniyle bulaşma riskinin artacağına dikkat çekiyor. Kış aylarında tüm dünyayı etkisi altında bırakan yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını bahar aylarının başlamasıyla birlikte alerji ve astım hastalarında endişe yaratıyor. Polenlerden etkilenen alerji ve astım hastaları ev tozlarının da etkisiyle hapşırık nöbetleri geçirince koronavirüs kaptığı korkusunu yaşıyor. Koronavirüse karşı özellikle bahar aylarında neler yapılması gerektiğini merak eden alerji ve astım hastalarının sorularını Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Sarıman yanıtladı. Prof. Dr. Sarıman alerji ve astım hastası olmanın tek başına koronavirüs bulaşması açısından fazladan bir risk yaratmadığını ancak orta ve ağır dereceli astım hastalarının “Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi” tarafından risk grubuna dahil edildiğini söyledi. Koronavirüsün ateş, nefes darlığı, öksürük ve yorgunluk gibi belirtilerle ortaya çıktığını hatırlatan Sarıman, alerjik nezlede ise burun akıntısı, gözlerde sulanma, hapşırığın ön planda olduğunu ancak ateş olmadığına dikkat çekti. TEMASA DİKKAT! Özellikle ot, çimen, çiçek ve ağaç polenlerinin yoğun olduğu bahar aylarında burun kaşınması, hapşırık ve burun akıntısı nedenli eli buruna ve göze götürmek, eli ağza kapamak gibi davranışların sıkça yapıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Sarıman, bu temaslar ile bulaşma riskinin artabileceğini söyledi. Alerjik kişilerin

elini yüzüne götürme olasılığının daha yüksek olması nedeniyle hastalık kapma riskinin de arttığını anlatan Sarıman, maske ve sosyal mesafe kuralı gibi önlemleri almaması durumunda hapşırma ve burun akıntısı yoluyla etrafına da bulaştırabileceği uyarısında bulundu. ALERJİ VE ASTIM HASTALARINA ÖNERİLER Prof. Dr. Nesrin Sarıman alerji ve astım hastalarının virüs riskini azaltmaları için şu önerilerde bulundu:

rof. Dr. Nesrin Sarıman P Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi 118

Temmuz

[email protected]

- Hapşırma sırasında tek kullanımlık mendiller kullanın. Mendil yoksa kolun iç yüzü ile ağzınızı kapatın. - Polen yoğunluğu yoğun olduğu sabahın erken saatleri ve akşamları mümkünse evden çıkmayın. - Her birey gibi Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği sosyal mesafe, el yıkama ve hijyenle ilgili kişisel korunma önlemlerini uygulayın. - Dış ortama çıktığınızda mutlaka maske takın, en az bir buçuk metre olmak üzere sosyal mesafeyi koruyun. - Tercihen koruyucu gözlük, uzun kollu giysiler ve pantolon giyin. - Dış ortamda giyilen giysileri eve gelince çıkarın. Duş alıp, saçlarınızı yıkayın. - Polenlerin yoğun olduğu aylarda kapı ve pencereleri kapalı tutun. Araba yolculuğunda da pencereler kapalı olmalı. EVDE TOZ VE DETERJAN UYARISI Prof. Sarıman özellikle ev tozu akarı alerjisi olan hastaların evde geçirdikleri süre arttığından daha dikkatli olmalarını, başta yatak odasında olmak üzere toz barındıran halı, kilim gibi eşyaların kaldırılmalarını, HEPA (Yüksek Etkili Partikül Emicisi) filtreli elektrik süpürgesi kullanmalarını ve zeminde ıslak temizlik yapılmasını önerdi. Sarıman, şöyle devam etti:

“Nevresimler haftada bir 60 derecede yıkanmalıdır. Klima filtreleri değiştirilmeli, tercihan alerjen tutan filtreler kullanılmalıdır. Astımlı ve alerjisi olan hastaların deterjan ve çamaşır suyu kullanarak temizlik yapmamaları, evde çamaşır kurutmamaları gerekir. El temizliğinde sabun ve su tercih edilmelidir. Virüse karşı hijyen amaçlı kullanılan çamaşır suyu astım atağına neden olabilir. Çamaşır sularının sulandırılarak kullanılması, yağ çözücüler ve dezenfektanlarla birlikte kullanılmamaları gerekir. Aksi takdirde bu karışımların solunması ciddi astım ataklarına neden olur. Lateks eldivenler bazı astımlılarda astım atağı riski yaratabilir. Evde tüylü hayvan beslenmesi alerjik kişilerde hastalığı tetikleyici nedenler arasındadır.” İLAÇLARA DEVAM EDİLMELİ Prof. Dr. Sarıman astım hastalarının doktorlarının önerdiği ve sürekli kullandıkları ilaçlara salgın döneminde de devam etmeleri gerektiğini söyledi. Bu ilaçları bırakmanın hastalığın kontrolünün bozulmasına neden olabileceğini ve astımı tetikleyebileceğini belirten Sarıman, ağızdan alınan alerji hapları ve kortizonlu burun spreylerinin kullanımında da bir sakınca olmadığını söyleyerek, alerji aşısı olanların doktorlarının belirlediği protokolde tedavilerine devam edebileceklerini ekledi.

Temmuz

119

YAZA GIRMEDEN SON 5 KILO NASIL VERILIR?

Güzel giden bir diyette en kritik dönem son 5 kilonun verilme sürecidir. Peki bu son kilolar neden verilmiyor? Neyi yanlış yapıyoruz? Uzman Diyetisyen Nilay Keçeci Arpacı fazla kiloları sağlıklı ve hızlı bir şekilde atmak için yapılması gerekenleri anlatıyor. EN ÖNEMLİ NEDEN AYNI DÜZEN VE KALORİ İLE BESLENME Güzel giden bir diyette son 5 kiloyu vermek çok zor gibi görünse de aslında yaşam tarzımızda ve beslenme planımızda yapacağımız birkaç değişiklikle bu problemden kurtulabiliriz. Son kiloların verilememesinin en önemli nedeni hep aynı düzende aynı kaloriyle beslenmedir. Çünkü vücut bu düzene alışmış ve böylece kilo verme sürecinde direnç oluşmuştur. Son kilolar için kısa süreli olarak beslenme düzeni değiştirilebilir. Vücudun bu kiloyu kırması için ilk etapta sağlığımızı koruyan hızlı ve sıkı listelerden yardım alınabiliriz. Bunlar daha çok sebze ve meyve ağırlıklı listelerdir. Her öğünde sebze, meyve ağırlıklı olarak beslenmek önemlidir. Tok tutucu, antioksidan değeri yüksek besinleri tercih edin. Kilo verimini desteklendikten sonra Akdeniz tipi beslenme düzenine devam edilerek son 5 kilo kırılabilir. ÇİRKİN ZAYIFLAMAMAYA DİKKAT EDİN! Çirkin zayıflama, kas ve su kaybederek zayıflamaktır. Tek tip diyet yapmak, sürekli detoks yapmak, ketojen diyet-aralıklı oruç gibi diyet-

Keçeci Nilay Uzman Diyetisyen 120

Temmuz

[email protected]

leri uzun süreli yapmak, Akdeniz tipi beslenmeden uzaklaşmak bizi çirkin zayıflatır. Sürekli kas ve su kaybeden kişiler bir müddet sonra kiloları geri alırlar ve metabolizmaları bozulur. Bu durum çirkin zayıflamaya yol açar. Doğru zayıflamada ise yağ kaybı önemlidir. Tabi ki vücuttan bir miktar su kaybı da olacaktır; ama asla kas kaybı olmamalıdır. Tam tersi kas kütlesi artırmalıdır. Bu doğru zayıflamaktır. Bunun için az az ve sık beslenerek Akdeniz tipi diyet en ideal olandır. Kilolar takıldığında tek tip beslenme planı 1-2 gün uygulanmalıdır. Çirkin zayıflamada kişinin kaybettiği su ve kas kütlesi kişiye hastalık olarak da geri dönebilir. Zaten 10 kilo kaybetse bile bunu 20 kilo olarak geri alır. Sonuç olarak vücut metabolizması da hastalık boyutunda ciddi anlamda bozulabilir. METABOLİZMA HIZINIZI YAVAŞLATMAYIN Son kiloları kırarken metabolizma hızını bozmamaya dikkat edilmelidir. Bol bol su içmek ve beslenmemize hareketi eklemek bu konuda destek sağlar. Günlük kalori açığı yaratmak için gerekirse haftanın her günü 1 saat spor yapılmalıdır. Son kilolar için motivasyon diyetin en önemli noktalarındandır. Stresi azaltarak planlı bir şekilde beslenme düzeni

oluşturulmalıdır. Günlük olarak yediğiniz besinlerin tüketim listesini kayıt tutabilirsiniz. Böylece son kalan kilolardan istikrarla arınabilirsiniz. SAĞLIKLI VE METABOLİZMA HIZLANDIRICI ÇORBA Bu çorba hem posa yönünden zengin hem tok tutucu özellikte olduğundan metabolizmayı hızlandırmak için birebirdir. Malzemeleri; 2 orta boy kabak, 1 adet enginar, dereotu, maydanoz, 1 orta boy domates, 1 orta boy soğan, 1 çorba kaşığı zeytinyağı, 1 çay kaşığı kekik, 1 çay kaşığı zerdeçal, 1 çay kaşığı kırmızı toz biber. Soğan ve domatesi zeytinyağında 1-2 dakika pişirdikten sonra doğradığınız kabak, enginar, maydanoz, dereotu ve tüm baharatları ekleyin. Üzerini biraz geçecek kadar su ekleyip sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirin. Piştikten sonra isterseniz blenderden geçirin ve daha sıvı bir hal almasını sağlayın ya da olduğu gibi tüketin. Haftada 2-3 gün akşam yemeklerinde tüketebilirsiniz.

ÇİRKİN ZAYIFLAMAMAK İÇİN BUNLARA DİKKAT EDİN! • Kahvaltı öğününü atlamayın. • Gün içerisinde 2 litre kadar su için. • Öğün atlamayın. Ara öğünlü beslenin. • Günde 2 porsiyon sebze, 2 porsiyon meyve tüketin. • Sebze yemeklerinin içerisine et karıştırın, besleyiciliğini artırın. • Uzun süreli tek tip diyet yapmayın. • Az az, sık sık beslenin. • Günde 2 fincan beyaz ya da yeşil çay için. • Rafine besinlerden uzak durun, tam tahıllı ürünler tercih edin. • Egzersiz, tempolu yürüyüş yapmaya çalışın. • 6-8 saat uyku uyumaya özen gösterin. • Her gün tartılmayın, 15 güne bir tartılmak yeterlidir.

Temmuz

121

DERMATOLOG MEHTAP KIDIR:

“GÜNEŞE ÇIKARKEN CILDINIZIN MASKESINI TAKMAYI İHMAL ETMEYIN” Gönüllü karantina sürecimizin ardından nihayet güneşe kavuştuk. Ancak cildimiz baharı görmeden kıştan yaza geçmiş oldu. Bu sürecin cildi olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Mehtap Kıdır, dışarı çıkarken virüse karşı maskemizi unutmamız gerektiği gibi güneşe çıkmadan önce mutlaka cildimizin güneş maskesi olan yüksek derecede etkili UVA + UVB karşıtı koruma sağlayan ürünlerin kullanılması gerektiğinin altını çizdi. Uzun bir süredir evdeyiz, üstelik bu süre tam da ilkbahar dönemi yani güneşin bize kendini gösterdiği döneme denk geldi. Normalleşme ile birlikte cildimiz bir geçiş dönemi yaşamadan güneşin daha yoğun gelen ışınlarıyla buluştu. Yani cildimizin güneşe adapte olması gereken süreci yaşayamadık. Peki, bu durum cildimizi nasıl etkileyebilir? Bu sorunun yanıtını Dermatoloji Uzmanı Dr. Mehtap Kıdır veriyor.

kepçesine de güneş kremi sürmeliyiz. Bu süreçte güneş ışınlarının dik geldiği öğlen saatlerinde yerine sabah ve akşamüstü yürüyüşlerle cildimizi bu geçişe hazırlamalıyız. Hatta koruyucu kremleri sadece yaz aylarında da değil tüm yıl boyunca kullanmalıyız. Çünkü güneş ışınlarında UVB ışınları yaz aylarında yoğunken, UVA ise hem yaz hem de kışın aynı miktarda bulunur.”

Kışın güneşi unutan ciltlerin yoğun güneş ışınlarıyla buluştuğu şu günlerde koruyucu güneş kremi kullanılması ve güneşe uzun saatler maruz kalınmaması gerektiğinin altını çizen Dr. Kıdır, aksi halde cilt problemleri yaşanabileceğini ifade ediyor. Cilde güneşe adaptasyon için süre tanınması gerektiğini anlatan Dr. Kıdır, yapılmasını gerekenleri şöyle özetliyor: “Öncelikle dışarıda güneş ile temas ettiğimiz süreyi ilk zamanlar kısa tutmalı, mutlaka koruyucu güneş kremi, şapka ve gözlük kullanmalıyız. Sadece yüzümüze değil, boyun, el üzeri, kulak

Hem UVA hem UVB karşıtı koruma sağlayan ürünleri tercih edin Dermatoloji Uzmanı Dr. Mehtap Kıdır, UVB’nin yaz aylarında güneşli günlerde fazla olduğunu, bulutlu havalarda etkisi bulunmadığını ve camdan geçmediğini anlatıyor. UVA’nın ise bulutlu havalarda ve camın ardından da bize ulaştığının altını çizen Dr. Kıdır, “UVA’dan sadece yaz aylarında değil yıl boyu korunmalıyız. Çünkü UVA cildin daha derin katmanlarına nüfuz eder, cilt yaşlanması ve cilt kanserinde de etkisi UVB’ye göre daha fazladır. Bu yüzden koruyucu güneş kremi alırken üzerindeki SPF değerine dikkat ettiğimiz kadar UVA koruyuculuğuna da dikkat etmeliyiz. Koruyucu güneş kremi

Mehtap Kıdır Dr.Dermatoloji Uzmanı 122

Temmuz

[email protected]

satın alırken yüksek derecede etkili UVA + UVB karşıtı koruma sağlayan ürünleri tercih etmeliyiz. Güneş koruyucu kreminiz cildin ideal numarası pH 5.5 olursa, içeriğinde D ve E vitamini, D-pantenol varsa cildinizi korumuş ve cilt hasarını da önlemiş olursunuz.” diyor. Cildinizin maskesi olan güneş kreminizi güneşe çıkmadan 20 dakika önce uygulayın Koruyucu güneş kremlerinin etkili olabilmesi için doğru kullanılması gerektiğinin altını çizen Dr. Mehtap Kıdır, doğru kullanımı ise şöyle özetliyor: “Güneşe çıkmadan en az 20 dakika önce ve yüzün yarısına bir parmak ucu boğumu kadar uygulanmalısınız. Ayrıca güneş koruyucuların etkisi 2-3 saatte geriler, bu yüzden en az 3 saat arayla tekrarlanmalısınız. Deniz ve havuzda iken, güneş altında yapılan sporlarda güneş koruyucunun terle akmasını engellemek için waterproof-suya dayanıklı ürünler tercih edilmeli. Uzun süre suda kalındığı zaman mutlaka sonrasında güneş kremi yenilenmeli.” Yüksek etkili koruma Cildin ideal numarası olan pH 5.5 değerine sahip ve hassas ciltler için geliştirilmiş Sebamed Güneş

ürünleri, yüksek derecede etkili UVA + UVB karşıtı koruma sağlayarak güneşin zararlı etkilerine karşı etkili koruma sağlıyor. Yüz için yoğun bakım sağlayan Sebamed Sun Çok Yönlü Koruyucu Güneş Kremi, birleşik filtre sistemiyle güvenilir ve yüksek derecede etkili UVA + UVB karşıtı koruma sağlıyor, E Vitamini ve D-Panthenol ile cilt hasarını ve cilt yaşlanmasını önlemeye yardımcı oluyor. Hassas ve güneş hassasiyeti olan ciltlerin kullanımına uygun Sebamed Sun Çok Yönlü Koruyucu Güneş Losyonu, vücut için çok yüksek UVA koruması sağlıyor, E Vitamini ve d-panthenol cilt hasarını, ışığa bağlı erken cilt yaşlanmasını önlemeye yardımcı olurken hidro-fruktol formülüyle cildi nemlendirip esnekliğini koruyor. Sebamed Sun Çok Yönlü Koruyucu Güneş Spreyi ise yağ içermeyen sprey formülü sayesinde hızlı ve kolayca uygulanıyor, D-Panthenol ve D vitamini ile bakım ve korumayı bir arada sunuyor. Güneşe karşı Hassas ciltler için geliştirilen Sebamed Güneş ürünleri suya ve tere dayanıklı formülleri sayesinde deniz kenarında, spor yaparken ve günlük yaşamda kullanım için uygundur. Yağ, alkol, parafin, paraben, PEG’ler, PABA esterleri ve akrilamid içermeyen formülleri dermatolojik olarak test edilmiştir.

Temmuz

123

Bruksizm nedir,

KIMLERDE GÖRÜLÜR?

Bruksizm genellikle farkına varmadan yaptığımız diş sıkma davranışıdır. Bir diğer adıyla diş gıcırdatmadır. Yrd. Doç. Dr. Gamze Şenbursa, bruksizmin teşhis ve tedavi yöntemleri hakkında şu bilgileri verdi: Cinsiyet olarak erkekler ve kadınlarda eşit oranda görülmektedir. Yaş durumu işin içine girdiğinde genç kişilerde görülme daha fazladır. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı azalmaktadır. Çene eklemi rahatsızlığı olan kişilerde bruksizm olma riski yüzde 26 ila yüzde 66 oranında değişmektedir. Sigara kullanan kişilerde buriksizme yakalanma riski, kullanmayan kişilere oranla 5 kat fazla. BRUKSİZME NEDEN OLAN FAKTÖRLER -Çene, yüz bölgesindeki anatomik bozukluklar -Karşı çenedeki dişlerle iyi uyumda olmayan diş ilişkisi ve yanlış yapılan diş tedavileri -Anksiyete, stres veya gerginlik -Uyku apnesi sendromu ve uyku bozukluğu -Travma sonucu ortaya çıkan bozukluklar, sigara ve alkol bağımlılığına bağlı olarak ortaya çıkabilir. -Psikolojik problemler

-Diş yüzeylerinde düzleşme -Çene bölgesindeki kaslara dokunulduğunda ele gelen sertlikler -Bir şey çiğnerken çene bölgesinde rahatsızlık hissi veya çene ekleminden ses gelmesi -Çene-yanak bölgesinin kare bir görüntü almaya başlaması (erkek yüz görüntüsü gibi) -Çene kaslarının bulunduğu bölgelerde yüzeysel dokunun diğer dokulara kıyasla sertleşmesi, hareketli doku özelliğinde azalma

TEDAVİ YÖNTEMLERİ -Gece plağı kullanımı NASIL ANLAŞILIR? -Kaslara uygulanan botoks tekniği -Yorgun uyanma -Sabah uyanıldığında yaşanan çene ağrısı, -Ortodontik tedavi yaklaşımları baş-boyun bölgesinde ağrı -Psikolojik tedavi -Dilde meydana gelen diş -İlaç tedavisi izi -Manuel terapi -Dişlerde küçük kırılmalar -Egzersiz

Yrd. Doç. Gamze Şenbursa 124

Temmuz

[email protected]

bölgenizin gevşemesini sağlayacaktır. Fasyanızı basit bir masaj yöntemi ile gevşetebilirsiniz. Her iki elinizi çene bölgenizdeki masseter kasınızın üzerine koyunuz. Yavaşça şakaklara doğru orta şiddette basınç uygulayarak dümdüz çıkınız. Kulağınızın üstünden geri dönerek masajı sonlandırınız. Bu masajı günde 3 set 5 tekrar şeklinde her gün uygulayabilirsiniz. Bruksizmde en aktif rol alan çiğneme kasları- İkinci Egzersiz: Fasyanızı gevşettikten sonra mızdan olan Masseter ve Temporalis kasıdır. Bu yapacağınız bölgesel egzersiz türüdür. Her iki kasların yerini bulmak için dişlerinizi sıkınız ve elinizi karşılıklı olarak çene bölgenize koyunuz, her iki tarafta karşılıklı olarak ellerinizi önce çene dişlerinizi sıkınız, çok fazla sertlik hissettiğiniz kısmınıza sonra şakaklarınıza doğru götürünüz. bölgeye 5 saniye orta şiddette basınç uygulayınız. Sertlik hissediyorsanız bu iki kasınızı buldunuz Daha sonra gevşeyiniz. Bu egzersizi günde 3 set 5 tekrar şeklinde her gün yapabilirsiniz. demektir. EVDE UYGULAYABİLECEĞİNİZ BASİT EGZERSİZLER Eğer siz de dişlerinizi sıktığınızı düşünüyorsanız, sabahları çene ve baş ağrısı ile uyanıyor çevrenizdekiler dişlerinizi gıcırdattığınızı söylüyorsa size önereceğim her yerde uygulayabileceğiniz basit egzersizler ile rahatlayabilirsiniz.

Birinci Egzersiz: Derinin altında yüzeye yakın fasya adı verilen bir yapı vardır. Fasyanızı gevşetmeniz dolaşımınızın artmasına ve problemli

Bu iki temel egzersiz çiğneme kaslarınızın gevşemesini ve yüz bölgenizdeki dolaşımı arttıracaktır.”

Temmuz

125

ÇOCUK ÖZLEMINE SON VEREN BESINLER

Tekrarlayan gebelik kayıpları ya da tüp bebek tedavisinde yaşanan başarısızlıklar sonucunda çiftlerin çocuk özlemi her geçen gün artıyor. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler gebelik oluşmasında yaşanan sorunların önüne geçmek için neler tüketmeli? Sperm ve yumurta kalitesini arttırmak için nelere dikkat etmeli? Üreme Sağlığı ve İmmunolojisi Uzmanı Dr. Murat Berksoy, çocuk özlemine son veren besinleri titizlikle sıraladı. Tüm dünyada gebelik kaybı yaşanma oranı %2, gebelik sonucu alındıktan sonra kayıp yaşanma oranı %15. Gebelik olduğu anlaşılmadan yaşanan kayıpların oranının ise çok daha fazla olduğu belirtiliyor. Normal yolla ya da tüp bebek tedavisi ile yaşanan gebeliklerde kayıp yaşanmasının önemli nedenlerinden biri de anne ve baba adaylarının bağışıklık sistemleri ile sahip oldukları genetik faktörler oluyor. Bu önemli iki faktör embriyoda DNA hasarına neden olabiliyor. Üreme Sağlığı ve İmmunolojisi Uzmanı Dr. Murat Berksoy, çocuk özlemi çeken çitflerin hangi besinlerle olası bir DNA hasarının önüne geçebileceklerini ve aynı zamanda sperm ve yumurta kalitesini nasıl artırabileceklerini anlatan önemli bilgiler veriyor. İşte anne ve baba adayları için sağlıklı bebeğe giden yolun reçetesi şöyle: Anne adayları ne tüketmeli? Arı sütü: Hormon dengesinin sağlanması için önemli bir destektir. Karaciğerin kendini temizlemesine yardım eder. Yumurtanın olgun-

laşması sırasında genetik açıdan hasar görme ihtimalini azaltır. Vücutta inflamasyon, yani iltihaplanmayı azaltarak bağışıklığı destekler. Nasıl kullanılır: İçeriği en doğal olan güvenilir bir marka tercih edilmeli ve günde bir çay kaşığı kullanılmalı. Hayıt otu tohumu: Kadın doğurganlığı için kullanılan, bilinen en eski besin desteğidir. Adet düzensizliğine sebep olan hormon bozuklukları için çok faydalıdır. Adet öncesi gerginlik ve duygu-durum bozukluklarında rahatlatıcıdır. Düşüğü önleyici etkisi vardır. Progesteron hormonu eksikliğine bağlı infertilite tedavisinde kullanılır. Nasıl kullanılır: Yarım tatlı kaşığı hayıt tohumunu hafifçe ezin. Bir bardak kaynar suya ezilen tohumları ekleyin. 5-10 dakika kadar demlendikten sonra süzün. Bu çayı günde 2 bardak tüketebilirsiniz. Devedikeni: Vücuda giren toksinlerin etkilerinin temizlenmesine destek olur. Toksinlerin ve kimyasalların yumurtalıklara zarar vermesini önler. İltihap azaltıcı antioksidan etkileri yumurta olgunlaşma sürecinde çok yararlıdır.

Murat Berksoy Dr.Üreme Sağlığı ve İmmunolojisi Uzmanı 126

Temmuz

[email protected]

Nasıl kullanılır: 1 çay kaşığı ezilmiş devedikeni tohumunu 1 bardak sıcak suda 10 dakika demleyin. Günde 4-6 fincan tüketebilirsiniz. Ananas: İçerdiği doğal kimyasallar ağrıları azaltıcı, kan akışkanlığını artırıcı, yaraları iyileştirici, sindirimi düzenleyici, ödem atıcı, iltihaplanmayı azaltan etkisi ile embriyonun rahme tutunma aşamasında yararlıdır. Nasıl kullanılır: Özellikle sabahları kahvaltıda 2 dilim ananas yenmesi uygundur. Baba adayları ne tüketmeli? Çörekotu yağı: Temel yağ asitlerini içeren çörekotu yağı, en doğal katkısız hali ile fayda sağlayabilir. Sperm DNA hasarını azaltır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Nasıl kullanılır: Her yemeğe bir kaşık eklenebilir. Ginseng: Afrodizyak etkisi ile çok tercih edilir. Cinsel işlev bozukluklarında en çok kullandığımız besinlerdendir. Sperm sayısı ve kalitesini artırır. Testisleri zararlı kimyasalların zararlarından korur. Nasıl kullanılır: Ginseng çayı bitkinin kurutulmuş köklerinden yapılmalı. Kökler rendelenerek veya küçük parçalar halinde kesilerek üzerine kaynatılmış ve

5 dakika soğutulmuş su dökülür. Bu şekilde 6-7 dakika demlenir. Günde 1-2 kez içilebilir. Arı poleni: Arı poleni A ve B vitaminlerinden zengindir. Yüksek oranda protein içerir. Erkeklerde güç ve dayanıklılığı artırır. Sperm sayısı ve kalitesinin artmasında yararlıdır. Nasıl kullanılır: Alerjisi olmayan kişilerde yemeklerle birlikte günde 1-2 yemek kaşığı olarak kullanılabilir. Zerdeçal: İltihaplanmayı azaltıcı antioksidan etkisiyle spermin kalitesini artırarak, dölleme yeteneğinin iyileştirilmesinde yardımcıdır. DNA hasarını azaltır. Nasıl kullanılır: Baharat olarak kullanılabildiği gibi zerdeçal taze bitkisi çay yapılarak ya da yemeklerin içine 30-40 gram eklenerek kullanılabilir. Safran: Kaygı giderici olarak özellikle tercih ediyoruz. Cinsel fonksiyonları iyileştirici etkisi ile çocuk sahibi olmak isteyen baba adaylarında sıklıkla kullanılmaktadır. Nasıl kullanılır: Yiyeceklerde baharat olarak kullanılabildiği gibi günde bir çay kaşığı salatalara eklenerek de kullanılabilir.

Temmuz

127

Gençler tarihi bir sürece tanıklık ettiklerini bilmeli

KENDINI SINIRLAYABILENLERIN KURALLARA UYMASI KOLAY OLACAK Eve kapandıkları için sosyal hayatlarından uzak kalan ve yaşamında değişiklikler olan gençler, pandemi sürecinde zor günler geçiriyor. Kendisini neden kısıtlaması gerektiğini anlayan gençler için bu dönemdeki kurallara uymak daha kolay olacak. Uzmanlar bu zorlu sürecin endişeden uzak atlatılabilmesi için gençlere ve ailelerine iyilik, sadakat ve cömertlik gibi pozitif psikolojinin tanımladığı insani değerlere yönelmelerini öneriyor. Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Klinik Psikolog Esma Uygun, sosyal hayatlarından uzak kaldıkları için endişe içinde pandemi sürecini atlatmayı bekleyen gençlere ve ailelerine önemli tavsiyelerde bulundu. Gençler bu süreçte yalnız değil Karantina sürecini gençlerin insani erdemleri öğrenebilmeleri için uygun bir zaman olarak tanımlayan Klinik Psikolog Esman Uygun, “Gençler, olağanüstü bir dönem yaşadığımız bu dönemde arkadaşlarıyla vakit geçirme, sohbet etme ve derslere katılmanın yanı sıra yaşamlarının en önemli anlarından bazılarını kaçırmış olacaklar. Salgın yüzünden yaşamlarında değişiklikler olan, endişeli, sıkılmış, aynı zamanda hayal kırıklığı yaşayan gençler yalnız olmadıklarını ve tarihi bir sürece tanıklık ettiklerini bilmeli” dedi. Gençlere ihtiyaç olduğu bir dönemdeyiz Gençlerin enerjisine, cesaretine ve yenilikçi zihinlerine ihtiyaç olduğu bir dönemde olduğumuzu söyleyen Uygun

Uygun Esma Klinik Psikolog 128

Temmuz

[email protected]

sözlerine şöyle devam etti: “Endişenin normal, evde kalmanın sıkıcı olduğunu herkes kabul etmeli. Bu endişe ve sıkıntı yalnızca gençlerin değil, başkalarının da güvende olmasına yardımcı olacaktır. Böylece çevrelerindeki kişilere özen göstermiş olacaklar çünkü sadece kendilerini değil başkalarını da düşünebilen bir gençlik var. Evrimsel olarak yardım ve işbirliği insan türünün hayatta kalmasını sağladı. Fedakarlık insanın sosyal içgüdülerinin önemli bir parçasıdır. Şimdi herkesin işbirliği yapması gereken bir dönem yaşanıyor. Bu pandemi dönemini, pozitif psikolojinin tanımladığı insani erdemlerden bahsetme ve kendimizi gözden geçirme zamanı olarak değerlendirmeliyiz.” Aileler insani erdemleri öğretmeli Ailelerin çocuklarına yaş farkı gözetmeksizin insani erdemler ile ilgili bilgi vermesi gerektiğini belirten

Uygun, “Pozitif psikoloji tüm kültürlerde var olan, ahlaki olarak değerli olan, bireysel mutluluğu ve toplusal refahı sağlayan 6 erdem ve 24 karakter gücü tanımlıyor. Eğer bireyler bu erdemlerin önemini bilirse çocuklarına ve çevrelerindekilere de anlatabilir. Kendisini neden kısıtlaması gerektiğini yeterince iyi anlayan biri için pandemi dönemindeki kurallara uymak daha kolay olacaktır. Gençlere ve çocuklara anlayabilecekleri şekilde bu kuralların neden gerekli olduğu sakin ve duyguları göz önünde bulundurularak, sıkıldıkları kabul edilerek anlatılmalı. Gerekirse birçok kez anlatılabilir” dedi. Kişinin karakter gücü iyi yüreklilik ve cömertlikten geliyor Klinik Psikolog Esma Uygun insani erdemlere şöyle değindi: “Bu pandemi döneminde gençlerin iyi yüreklilik, cömertlik, şefkatli olmak, vatandaşlık, ekip çalışması ve sadakat gibi insani erdemler üzerinde çalışmaları gerekiyor. İnsanlık erdemi olarak kişinin karakter gücü iyi yüreklilik ve cömertliktir. Bütün insanların eşit değere sahip olduğuna, diğerleri için sevgi ve iyilikle bir şeyler yapmanın en iyi yol olduğuna, acı çeken insanların şefkate ihtiyacı olduğuna, ihtiyacı olan insanlarla ilgilenmek gerektiğine, sadece aile ve arkadaşlara değil herkese yardım etmenin önemli olduğuna inanma temel özellikler arasında

sayılabilir. Üretici bir yapıya sahip olmak ve toplum için sorumluluk duygusu bu yeterliliğin gelişmiş olduğunu gösterir. İçinde yaşadığı dünyayı geliştirme sorumluluğu duyma, sosyal ve ekonomik eşitsizlikleri düzeltmek için kişisel olarak çabalama gereği duyma, çevre temizliğine önem veren programlara katılmanın kişisel olarak önemli olması insani erdemlere sahip bireylerin diğer özelliklerindendir.” Bu süreç kötülüklerden arınmak için fırsat olmalı Ailelerin pandemi sürecinde evlerinde vakit geçirirken ihtiyaç duyulan karakter güçleri üzerinde sohbetler gerçekleştirmeleri gerektiğini belirten Uygun, “Dünya artık neredeyse tek bir ülke oldu. İnsanlık ise bir aile. İnsanlık güvende değilse hiç kimse güvende değil. Bu yüzden herkes sorumlu. Din, dil, ırk, siyasi görüş farketmeksizin hepbirlikte hareket edilmeli. Doğaya ve insana saygı duymanın gerekliliği, onları yok etmeden birlikte yaşanabilecek bir dünya inşa etmek için hangi insani erdemler üzerinde gelişilmesi gerektiği konuşulmalı. Bu salgın süreci her bireyin kötülüklerden arınma ve insani karakter güçlerini gözden geçirmek için bir fırsat olmalı. Eğer her birey bunun farkında olursa, çevresindekilere ve çocuklarına model olacak ve bunun önemini anlatabilecektir” dedi.

Temmuz

129

ERKEKLERDE GÖBEK PROBLEMI Her şeyden önce yaş ilerledikçe karın ve bel bölgesinde yağların birikmeye başlaması kaçınamayacağımız bir gerçek. Vücumuzu ideal kiloda tutup, spordan vazgeçmesek bile geçen aylar, yıllar göbeğimizi oluşturmak için yeterli. Beslenme ve yaşam tarzımızın değişmesi hem fast-food tarzı yiyecekler tüketmeye bizi zorlarken, yoğun tempomuz da yeme düzenimizi maalesef bozarak yağlanmaya zemin hazırlamakta. Ayrıca giderek kalorisi yükselen menüler, artan damak tadımız ve yiyeceğe eskisinden kolay ulaşabilmemiz de yağlanmamıza neden olan faktörler arasında.. Erkekler ve kadınlar yağlanma noktasında farklı özellikler gösterir. Erkekte yağların genellikle iç organların etrafında birikmesi, kadında ise cilt altında olması nedeni ile iki cinste farklı yaklaşımlar gerekmektedir. Ayrıca gebelik nedeni ile kadınlarda, faklı sorunlar bu bölgeye eklenebilmektedir.

Bu nedenle teknolojinin bize sunduğu imkanlar doğrultusunda bel çevresi ve göbek gibi vücudun faklı bölgelerindeki inatçı yağlanma problemlerini tedavi etmek mümkün.

Genellikle sorun; göbek dediğimiz yağlanma ve gevşeme sorunlarının biri ve ya ikisinin kombine olarak yer almasıdır. SCULPSURE ameliyata Radikal değişimlerden ka- gerek kalmadan karın, basen, bel bölgelerindeki çınan erkekler, yapılan spor yağları parçalayan güvenli, konforlu son derece ve düzenli beslenme alış- pratik bir lazer lipo uygulamasıdır. kanlıklarına rağmen göbek ve bel çevresindeki yağlar- Hem yağ hem de bozulan elastikiyet, karın çevdan kurtulamayabiliyor. resinde istenmeyen görüntülere sebep olmakta.

Hüseyin Tırman Dr.Medikal Estetik Hekimi 130

Temmuz

[email protected]

Erkekler için de tablo çok farklı değil. Bir çoğumuz sadece karın bölgemizden genişleyerek yaş alıyoruz. En ufak bir kilo artışı maalesef erkekler için göbek anlamına geliyor. Gevşeme sorunu var ise özellikle son günlerde çokca tercih ettiğim ENDOLİFT; ULTHERAPY, THERMİLİFT, RADYOFREKANS, VİBROTERAPİ, MEZOTERAPİ ve KARBOKSİTERAPİ den yararlanılır. Ayrıca bölgedeki kasların çok güçsüz olması da sıkı bir görünüme kavuşmayı engeller. Bu gibi durumlar da SLIM-UP gibi uygulamalardan destek alınabilmektedir. Bölgesel Yağlanma Bögesel yağlanma probleminin çözümünde cilt altında yerleşen bölgesel yağlar ENDOLİFT, SCULPSURE, THERMİLİFT, MEZOTERAPİ ve KARBOKSİTERAPİ tedavileri ile azaltılarak yok edilebilir.

Gevşeme ve Sarkmalar Karın bölgesinin gevşeme ve sarkması en önemli sorunlardan biridir. Gevşeme problemi için ENDOLİFT en yeni trend. Tedavi esnasında kişiye en uygun olan SCULPSURE, ULTHERAPY ve THERMİLİFT tedavilerinden birine veya kombinasyonlarına başvurulabilir. Ayrıca cilt kalitesinin arttırılması ve dolaşımın masaj etkisi ile güçlendirilmesi için RADYOFREKANS ve SLIM UP uygulamaları da tedaviye destek olacaktır. Çatlaklar Ergenlik ve ya Gebelik döneminde bölgenin hızlı büyümesi ile oluşan çatlaklar ICON, ALTIN FREKANS, KIMYASAL PEELING, KARBOKSİTERAPİ ve D.A.S. gibi yöntemlerle tamamen azaltılmasa dahi küçültülerek tedavisi sağlanabilir.

Temmuz

131

KİLO VERMEK İÇİN KALORİ HESABI YAPARAK

KISIRDÖNGÜYE GİRMEYİN! Yazla birlikte zayıflamanın daha fazla gündeme gelmesi nedeniyle önerilerini paylaşan Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, “Zayıflamak isteyenlerin yaptığı en büyük hata işe yaramayan mucize diyetlere başvurmak ve alınan her besinde kalori hesabı yapmak! Eğer sadece rakamlara, tablolara odaklanırsanız kilo veremez bir de sağlığınızdan olursunuz” diye uyarıyor. Zayıflamada rehberiniz besinlerin “Glisemik indeksi” değeri olsun Sağlığın en önemli parametrelerinden birinin dengeli seyreden kan şekeri olduğunu söyleyen Dr. Ümit Aktaş, “Kan şekerlerinin düzenli seyretmesini sağlayacak bir referans noktası oluşturmada kullanılan Glisemik indeks modelinden, sağlığını korumak isteyen herkes faydalanmalıdır. Bir yiyeceğin glisemik indeksi ne kadar yüksekse kan şekerini o kadar hızlı yükseltir. Hem glisemik indeksi düşük bir beslenme modeliniz olmalı hem de seçimlerinizi vitamin, mineral ve fitobesinler açısından zengin kaynaklardan yana yapmalısınız. Yani et, tavuk, yumurta gibi glisemik değeri 0 olan besinlere ağırlık verip baharatları, yeşillikleri, sebzeleri unutursanız yine kilo veremezsiniz! Çay şekerinin glisemik indeksi 59, beyaz ekmeğin 69, tam buğday ekmeğinin 72, kan şekerini jet hızıyla fırlatan saf glikozun ise 100’dür. Kilo vermek isteyenler kalori hesabı yapmayıp, besinlerin glisemik indeksi değerini rehber almalı” diye uyarıyor. Sağlıklı yağ zayıflamaya yardımcıdır! Zayıflamak isteyenlerin sofralarından yağı eksik etmemesi gerektiğini söyleyen Dr. Ümit Aktaş, “Zeytinyağı, kuyruk yağı, tereyağı gibi sağlıklı yağlar bilinenin aksine zayıflamaya

Ümit Aktaş Dr.Fitoterapi Uzmanı 132

Temmuz

[email protected]

yardımcı olur. Yağ tok tutar, kaliteli ve yüksek enerji verir. Diyetinizden yağı çıkardıkça onun yerine daha çok karbonhidrat tüketmeye başlarsınız. Yağı kısıtladıkça, yağsız beslendikçe bırakın kilo vermeyi daha çok kilo alırsınız. Sağlıklı yağların yanına protein de eklediğinizde saatlerce acıkmaz, açlık atakları yaşamazsınız. Aynı zamanda sağlıklı yağlar birlikte yendikleri yiyeceklerin glisemik indeksini düşürürler. Bir yemeği bol tereyağı ile pişirdiğinizde o yemeğin glisemik yükü de azalır. Aynı yemeği yağsız yaptığınızda ise glisemik indeksi yükselir” diyor. Yanlış bilinenler neler? • Light ürünlerin yağı alındığında glisemik indeksleri yükselir. Herkes light sütün daha sağlıklı olduğuna inanıyor. Bu sütlerin yağı azaldıkça şeker yoğunluğu artar. Dolayısıyla glisemik değerleri de yükselir. • Portakalı bütün yediğinizde glisemik indeksi daha düşükken, suyunu sıkıp içtiğinizde ciddi oranda yükselir. Çünkü portakaldan lifi çıkardığınızda geriye bol bol şeker kalır. • Patates püresinin glisemik indeksi haşlanmış patatese göre daha yüksektir. Çünkü patates parçalanıp püre hâline gelince daha çabuk sindirilir. Dolayısıyla da kan şekerini daha hızlı yükseltir. • Sık sık yemek yiyerek metabolizmanızın hızlandığı doğru bir bilgi değildir. Bilim böyle bir beslenme modelinin kilo vermeye faydası olmadığını gösteriyor. Tam ak-

sine küçük öğünler şeklinde günde altı öğün yiyerek kilo vermez, aksine daha da kilo alırsınız. Böyle bir beslenme modeli olsa olsa vücudun devamlı insülin salgılamasına neden olur. Bu da hem daha çok acıkmanıza neden olur, hem de yağ yakmanızı zorlaştırır. Protein ve sağlıklı yağlar içeren üç öğün, kendinizi saatler boyunca tok hissetmeniz için yeterlidir. Tabağınızdakilerin ORAC Değeri Kaç? Antioksidan kapasiteleri yüksek olan besinlerin tüketilmesinin kilo verme sürecinde önemli rol oynadığını belirten Dr. Ümit Aktaş, “Modern yaşamda maruz kaldığımız toksinler hücrelere zarar veren başıboş oksijen moleküllerinin oluşmasına neden olur. Yaşlanmayı hızlandıran, hücresel faaliyetlerin bozulmasına neden olan bu tehdide karşı en iyi savunma hattınız antioksidanlardır. Besinleri antioksidan kapasitelerine göre değerlendirme metodu olan ORAC (Oksijen Radikal Absorbans Kapasitesi) ile kilo verme sürecinizde tükettiğiniz her besinin antioksidan değerini anlayabilirsiniz. Eğer sağlıklı kilo vermek istiyorsanız mutfağınızdan antioksidan değeri yüksek bu baharatları eksik etmeyin” diyor. Antioksidan kapasitesi (ORAC değeri) en yüksek 10 besin: • Sumak (706.250) • Kekik (kuru, 175.295) • Biberiye (kuru, 165.280) • Nane (kuru, 160.820) • Tarçın (toz, 131.420)

• • • • •

Zerdeçal (toz, 127.068) Kuşburnu (96.150) Fesleğen (kuru, 61.063) Kimyon (50.372) Zencefil (toz, 39.041)

Bunlar da Önemli: • Susuzluğu açlıkla karıştırmayın: Susuz kaldığınızda sistem beyinden gelen sinyali yanlış algılayarak bunu açlıkla karıştırıyor. • Stres kilo aldırır: Stresli olduğunuz zamanlarda daha çok yediğinizi, özellikle de tatlı, börek, çörek gibi besinler daha çok tüketilir. Kan şekerinin bu kadar uzun süre yüksek seyretmesi açlık atakları ve fazla kilolar anlamına geliyor. • Tatlandırıcılar iştah açar: Sıfır kalori olduklarına, şeker içermediklerine bakmayın, vücut bunları tatlı olarak algıladığı için sisteme daha fazla insülin hormonu salınır ve açlık atakları kaçınılmaz olur. Kilo vermek isteyenlerin uyması gereken 7 altın kural; 1. Ekmek ve tüm buğday ürünlerinden uzak durun. 2. Sağlıklı yağları artırın 3. Meyve tüketiminizi sınırlayın 4. Uykunuza özen gösterin 5. Egzersiz yapın 6. Magnezyum eksikliğine dikkat! 7. D vitamini rezervinizi dolu tutun Temmuz

133

Spor yaparken maske takmak solunum yetmezliği ve ani kalp durmasına yol açabilir MASKE ILE SPOR YAPARAK HAYATINIZI RISKE ATMAYIN! Salgınla birlikte maske hayatımızın en önemli aksesuarı oldu. Toplu taşımadan alışveriş merkezlerine kadar tüm kalabalık alanlarda kendimizi salgından maske ile korumaya çalışıyoruz. Koşu ve yürüyüşün yanı sıra birçok zorlayıcı sporu da maske takarak yaptığımızı ve fark etmeden hayatımızı riske attığımızı söyleyen Nişantaşı Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özgür Karacan, solunum sistemine vereceği yükten dolayı spor yaparken maske kullanılmaması konusunda uyarıyor. Karacan, “Spor yaparken maske kullanmak solunum yetmezliği ve ani kalp durmalarına yol açabilir” dedi. Pandemi ile hayatımıza aniden giren ve günün her anında kullanmaya başladığımız maskenin spor yaparken kullanılması, hayatımız için risk yaratıyor. Sporun kalp ve damar sistemi için bir yük artışı olduğunu sözlerine ekleyen Nişantaşı Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özgür Karacan, spor yaparken maske kullanmanın solunum sistemi üzerinde ayrıca bir direnç oluşturarak hayati risk oluşturacağını vurguluyor.

Maske solunum sistemine ek yük Spor yaparken vücudumuzun daha fazla enerji ve oksijene ihtiyaç duyduğunu belirten Karacan, “Bu ihtiyacı karşılamak için kan basıncı, kalp atış ve nefes alış hızı artar. Sağlıklı bir kişi egzersize bağlı artan enerji ve oksijen ihtiyacı karşılayabilmektedir. Burun tıkanıklığının olduğu gibi maske de nefes almayı zorlaştırmaktadır. Bu zorlama ile maske sistem üzerinde ek yük yaratarak, ani kalp durmalarına ve ölüme yol açabilir” dedi.

Dr. Özgür Karacan Doç. Göğüs Hastalıkları Uzmanı 134

Temmuz

[email protected]

ten Karacan, “Özellikle N95 gibi özel filtreli maskelerde kirli havanın solunması daha da artar. Böylece vücudumuz yeterli oksijeni alamaz. Ayrıca spor esnasında terleme ile oluşacak nem, virüs için son derece uygun bir ortam yaratmaktadır. Hareket kaynaklı düşen maskemizi de sürekli düzeltmek isteyeceğiz ve dokunacağız. Bu da spor yaparken virüs ile kirlenme riskimizi artıracak. Solunum yetmezliği, ani kalp durması ve diğer saydığım sebeplerden dolayı spor yaparken maske kullanılmasını önermiyorum. Spor sırasında koronavirüs bulaş riskini azaltmanın en iyi Spor sırasında bulaş riskini azaltmanın en yolu sosyal mesafenin korunmasıdır” şekliniyi yolu sosyal mesafenin korunması de konuştu. Maskenin vücuttan çıkan karbondioksitin tekrar solunmasına neden olduğunu belirÇarpıntı olursa maskeyi çıkarıp spora ara verin Maske ile egzersiz yapılmamasını tekrarlayan Karacan, “Egzersiz sırasında nefes darlığı, baş ağrısı, denge kaybı, çarpıntı, kaslarda seğirme, kramp, yüzde aşırı kızarma gibi belirtiler gelişirse, panik yapmadan maskenizi çıkararak spora ara verin ve belirtiler geçene kadar dinlenin. Belirtilerin uzun süre geçmemesi durumunda en yakındaki sağlık kurumuna başvurun” diye konuştu.

Temmuz

135

MUTFAĞINIZI DÜZENLEMENIZI

kolaylaştıracak yararlı ipuçları Mutfağımızın düzenli ve organize olmasını isteriz. Bu nedenle kendimize göre planlamalar yaparak mutfakta her araç için farklı bir saklama alanı oluşturabiliriz. Fakat bazen yanlış dizilimler nedeniyle organizasyonumuz karışık bir hal alabilir. Düzenleme uzmanı Marie Kondo, Cosentino aracılığıyla, mutfak düzenlemesi için yararlı ipuçları vererek hayatımızı kolaylaştırmaya yardımcı oluyor. Mutfağınızı yeniden düzenlemek ister misiniz? Mutfağınızı doğru şekilde organize etmek hem sizin hem de evinizin refahını artıracak. Birbirinden yararlı önerileri uygulayarak mutfağınızda oluşan karmaşayı ortadan kaldırmanız mümkün. Dolaplarda sadece temel ihtiyaçlarınız bulunsun Bir kap ya da büyük bir tencereyi alabilmek için tüm dolabı boşaltmak zorunda kalıyorsanız ilk olarak sadeleşme yöntemine başvurmanız gerekiyor. Kullanılmayan veya ihtiyaç duyulmayan araç gereçleri eleyerek işe başlayabilirsiniz. Marie Kondo’nun Konmari yöntemine göre, araç gereçleri ayırmadan önce her çekmece ve dolap tamamen boşaltılarak içi iyice temizlenmeli ve sadece sizin için gerekli olan araç gereçler dolaplara alınmalıdır.

ra temizlik ürünlerini (bezler, bulaşık makinesi tabletleri, paçavralar vb.) ve sonra yiyecekleri (konserve, taze yiyecek, vb.) gruplara ayırın. Kategorilerine göre ayırdığınız grupları bir arada yerleştirin. Örneğin, büyük bir çekmece içine tencere ve tavalarınızı koyun. Çatal bıçak takımınız ve küçük mutfak araçlarınızı çekmecelere yerleştirin. Ayrıca pişime aparatlarınız için bir alan ayırın ve yerden kazanmak için bir kabın içine koyun. Çıkarılabilir kulplu tavalar, özellikle kompakt depolama alanları için size pratiklik sağlayacaktır.

Aldığınız her şeyi yerine koyun Mutfağınız küçük ise kullandığınız her eşyayı yerine kaldırmaya özen gösterin. Bu size hem zaman hem de alan kazandıracaktır. Daha iyi bir düzen elde etmek için depolama aksesuarları çok Depolama alanlarınızı düzenleyin Etkili mutfak düzenlemesinin bir sonraki adımı işinize yarayacaktır. Çekmece ayırıcıları, tabak yerleştirme. Bu görevi aşama aşama yapabilir- rafları, çıkarılabilir tepsiler mutfağınızı organize siniz. İlk önce tüm pişirme kaplarınızı ve sofra ederken size kolaylık sağlayacak. takımlarınızı (tencere, tavalar, tabaklar, bardak- Genel bir kural olarak rahat erişim için, en sık lar, çatal bıçak takımı, masa örtüleri, vb.), son- kullanılan ürünleri belinize ve baş yüksekliğinize, yani ergonomik alanlara koyun. Alanın geri 136

Temmuz

kalanını daha az kullandığınız araçlara ayırın. Mutfağınızda uygun alan varsa kilerinizi buzdolabınızın yakınına kurun. Bakliyat, makarna, pirinç, kuruyemiş ve bisküvi gibi ürünleri saklamak için, içinde ne olduğunu görebileceğiniz, cam veya plastik şeffaf kapları veya kavanozları tercih edin. Evyenin altında kalan dolaba temizlik ürünlerinizi yerleştirin. Evye altındaki dolap çocukların erişebileceği bir konumda olduğu için bu alanı kilit ile kilitleyebilir ya da malzemeleri daha yüksek bir birime yerleştirebilirsiniz. Güvenlik için temizlik malzemeleri kesinlikle yiyeceklerin yanında saklanmamalıdır. Etiketi çıkarmadan bu ürünleri, orijinal ambalajlarında muhafaza etmeye özen gösterin.

Görüldüğü gibi düşünülenin aksine zahmetli bir iş değil, organize olarak düzenlenen mutfak uzun bir süre bu şekilde kalacaktır. Gereksiz şeyleri biriktirme düşüncesine kapılmayın. Eğer gereksiz eşyaları tutarsanız ihtiyacınız olan eşyayı bulamazsınız. Organize edilmiş mutfağınızda çok keyifli saatler geçireceksiniz.

Küçük bir mutfak nasıl düzenlenir? Küçük olan mutfaklarda alanların temiz tutulması ve organize edilmesi daha kolay oluyor. Güzel bir görünüm elde etmek için tezgahları ergonomik olarak kullanmak önemli. Günlük kullandığınız ürünlerin tezgahın üzerinde olmasına özen gösterin ve daha az kullandıklarınızı depolama alanlarınıza kaldırın. Sonuç olarak baktığımızda mutfağı organize ederek çok farklı kullanımlara sahip her türlü eşya ile dolu bir alanda düzen elde edebilirsiniz. Temmuz

137

“YENI NORMAL” ALIŞKANLIKLARI DEĞIŞTIRECEK! “Sıcak havalarda bunu atlatayım, bağışık olayım” düşüncesi yanlış! Covid-19 salgını mücadelesinde alınan önlemlerin aşama aşama kaldırılmasıyla hayat normale dönmeye başlıyor. Uzmanlar, “yeni normal” olarak tanımlanan bu dönemde hayatımıza giren yeni alışkanlıkların hayatımızın bir parçası olacağına dikkat çekiyor. Salgının bitmesi için herkesin hasta olması gerekmediğini belirten Dr. Songül Özer, ‘Ben nasıl olsa hasta olacağım, havalar sıcakken bunu atlatayım, bağışık olayım’ gibi bir düşüncenin kimsede olmaması gerektiğini vurguluyor. Özer, “Mümkün olduğunca temassız yaşamaya alışmak durumundayız” uyarısında da bulunuyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Songül Özer, Covid-19 salgınıyla ilgili alınan önlemlerin gevşetilmesi ve normalleşme sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sosyal alışkanlıklarımızı değiştireceğiz Son dönemde hayatımıza giren ‘Yeni Normal’ kavramına değinen Dr. Songül Özer, bundan sonra alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“Eskiden ‘normal’ ile neyi kastediyorduk? Hiçbir koruma önlemi almıyorduk. El sıkışabiliyorduk, sarılıp öpüşebiliyorduk, elimizi yıkıyorduk ama görünür kirlilik olduğunda yıkıyorduk, maskeyi biz hekimler riskli durumlarda kullanıyorduk. Halk hiç bilmiyordu, kullanmıyordu. Bunların hepsi hayatımıza Koronavirüs Covid-19 salgını ile girdi. Şimdi ‘Yeni Normal’ bunlarla birlikte olacak. Yani artık hepimiz birçok alışkanlığımızı, sosyal alışkanlığımızı değiştirmek durumundayız. Sarılmayı, öpüşmeyi, kucaklaşmayı, askere giden çocuğunu severek, öperek, sarılarak göndermeyi, evlenen kişiye sarılmayı, hasta olan kişiye ziyarete gitmeyi seven kişiler olarak bu duruma belki biraz daha zor alışacağız ama alışmak zorundayız. Mümkün olduğunca temassız yaşa-

Songül Özer Dr.Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı 138

Temmuz

[email protected]

maya alışmak durumundayız. Selamlaşma şeklimizi bile değiştirmemiz lazım yani belki el sıkışmayı bile unutmamız gerekiyor. Sarılıp öpüşmeyi zaten uzun süre hayatımızdan çıkarmamız gerekiyor.” Maske takmayı alışkanlık haline getireceğiz Maskenin hayatımızda aylarca var olmaya devam edeceğini kaydeden Dr. Songül Özer, “Dışarıya çıktığımızda, toplu olarak bir yerde birçok kişi çalışıyorsak maske ile birlikte yaşamaya devam edeceğiz, maske ile yaşamaya alışacağız. Arabada tek başına seyahat ediyorsak takmak zorunda değiliz ama iner inmez mutlaka maskemizi takmayı artık bir alışkanlık haline getireceğiz. Yani nasıl arabanın anahtarını arabanın içinde unutmuyorsak maske takmayı da unutmayacağız. Yani el frenini çek, anahtarı al, maskeyi tak şeklinde bir alışkanlık oluşturmalıyız. Böyle olmalı. Bunu rutine bindirmek zorundayız. Artık normal bu, alışkanlıkları bu yönde değiştirmemiz gerekiyor. Havaların ısınmasıyla bu virüsün yok olmayacağını biliyoruz. Evet belki sıklığı azalabilir, belki hayatımızda bu mikro organizmayı daha az yoğun hissediyor olabiliriz, hastalanan sayısı, ölüm sayısı azalacak ama virüs tam olarak yok olmayacak. Benim düşüncem yazı böyle geçireceğiz. İkinci riskli dönem

olan Eylül, Ekim döneminde bile maskelerimiz ve el yıkamalarımızla birlikte olacağız” diye konuştu. AVM’lere zorunlu olmadıkça gidilmemeli AVM’lerin açılması ile birlikte tehlikeli bir döneme girildiğini kaydeden Dr. Songül Özer, kişisel önlemlerin devam etmesi gerektiğini belirterek “Salgınla ilgili her şeyin bittiği asla düşünmemeli. AVM’lerin açılması birçok kişi tarafından belli kritik bir dönem bitmiş gibi algılanıyor. Birçok kişi, Covid-19 salgınından önceki dönem gibi her şeyin normale döndüğünü düşünüyor ama bu çok büyük bir hata olur. AVM’ler salgından önceki dönemde olduğu gibi çok kalabalık olursa Haziran ve Temmuz aylarında Şubat, Mart ayında yaşadığımız Covid -19 salgınından çok daha büyük bir salgın bizi bekliyor olacak. Gittikçe trafik artabilir ve havaların soğuması ile birlikte sonbaharda belki ikinci ve daha büyük bir atak yaşayabiliriz” uyarısında bulundu. Salgının bitmesi için herkesin hasta olması gerekmiyor Enfeksiyon uzmanlarının bir uyarısını hatırlatan Dr. Songül Özer, “Salgının bitmesi için toplumun hepTemmuz

139

sinin hastalığı geçirip bağışıklık kazanması gibi bir durum gerekmiyor. Yani ‘ben nasıl olsa hasta olacağım, havalar sıcakken bunu atlatayım, bağışık olayım’ gibi bir düşünce kimsede olmamalı. Biz bu salgından bu virüsü almadan da kurtulabiliriz. Türkiye’de yaşayan bütün insanların bu mikro organizmaları alıp da hasta olması gibi bir zorunluluk yok. O nedenle ‘AVM’ler açıldı, her şey normale döndü, maskeyi de boş ver sosyal mesafeye de gerek yok. AVM’lere koşayım, mağazaları dolaşayım, virüsü alırsam da alırım, zaten vefat eden sayıları da düşüyor. Ben de geçirmiş olurum, bağışıklık kazanmış olurum’ şeklindeki düşünce çok korkunç bir düşüncedir. Zorunlu olmadığı sürece AVM veya herhangi bir mağazaya gidilmemelidir” diye konuştu. Mağazalara sayıyla müşteri alınmalı AVM’lerde alınması gereken önlemlere de dikkat çeken Dr. Songül Özer, “Gitmek zorunluğumuz varsa mutlaka maske takmalıyız ve 1,5 metreden daha fazla birbirimize yaklaşmadan, sosyal mesafemizi koruyarak dolaşmalıyız. Burada en önemli görev mağaza sahiplerine düşüyor. Değerli hocalarımız ve Sağlık Bakanlığımız uyarı üstüne uyarı yapıyor. Mağaza çalışanlarından biri mutlaka kapı önünde olmalı. Yani içeriye sırayla ve mağazanın metrekare büyüklüğüne bakarak müşteri alınmalı, içerideki alışveriş bitmeden de yeni kişiler içeri alınmamalı. Müşteri mağazaya alınırken de aynı evimize gelene kolanya döker gibi mutlaka alkol bazlı el dezenfektasyonu uzatılması gerekiyor. Maske kullanımı çok önemli. Maskenin mutlaka kontrol etmesi gerekiyor. Müşteride maske yoksa da mağaza sahibinin müşteriye maske vermesi gerekiyor” dedi. AVM’lerde tuvalet kullanımına dikkat AVM’lerdeki ortak tuvalet kullanımına da dikkat çeken Dr. Songül Özer, “Tuvaletlerde de bir görevliyi kapıda nöbetçi tutmak gerekiyor. İçeride 8 tane tuvalet varsa bir dolu bir boş şeklinde 4 kişinin içeri alınması gerekiyor. Bir kişi çıkınca boşalan kişi yerine yeni bir kişiyi içeri alması gerekiyor. Tuvaletlerin içindeki koridorda asla insanların birikmemesi gerekiyor. El yıkamada da aynı şekilde kişi tuvaletten çıkacak el yıkayacak, tuvaletin dış kapısından çıkacak ondan sonra bir kişi içeri girecek. Böyle olması gerekiyor” uyarısında bulundu. Kuaför ve berberlerde mutlaka maske kullanılmalı Kuaför ve berberlerde fiziksel mesafenin korunma140

Temmuz

sının önemli olduğunu kaydeden Dr. Songül Özer, hem müşteri hem çalışanların mutlaka maske takması gerektiğini vurgulayarak “Burada müşteriyle yakın temas durumu bulunuyor. Manikür ve saç yaptırırken bir miktar mesafenin korunması mümkün olabilir ama cilt bakımı ve epilasyon gibi diğer temizlik ve güzellik işlemlerinde işlemi yapan kişi ile çok yakın mesafede bulunuluyor. Burada yüze bir işlem yapılmayacaksa, müşterinin de uygulayıcının da mutlaka maske takması gerekiyor. Tabii ki ellerini yıkayarak oturmalılar. Kişi kendinde bir hastalık belirtisi hissediyorsa zaten asla gitmemeli. Uygulamayı yapan çalışanlar da aynı şekilde davranmalı” dedi. Havlu, makas ve manikür-pedikür aletleri sterilize edilmeli Bu süreçte bazı kuaför ve berberlerin müşterilerinden kişisel havlu ve malzemesini yanında getirmesini istediği yönünde haberlere dikkat çeken Dr. Songül Özer, “Bu yanlış bir yaklaşım. Covid-19 salgını olmasa da başka herhangi bir mikroorganizmanın bulaşını engellemek için bütün kuaförlere, berberlere ve güzellik salonlarına ortak kullanılan eşyaların mutlaka sterilize edilmesini zaten söylüyoruz. Yani manikür pedikür yapılan berberler, kadın kuaförleri ve güzellik salonlarında da malzemelerin tek kişiye ait olmasının gerektiği uyarısında bulunuyoruz. Bir kişide kullanıldıktan sonra mutlaka özel sterilizatörlerin içine konularak steril edilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Bu uyarıyı Covid-19 nedeniyle değil, çok önceden beri söylüyoruz. Kan yoluyla bulaşan Hepatit B, Hepatit C’ler ortadan kalkmadı. Bunlar devam ediyor. Bunlardan korunmak için de yine sterilizasyon gereklidir. Ortak kullanılan havlu gibi kişisel malzemelerin berber ve kuaförlerin sorumluluğunda hepsinin zaten yüksek dereceli ısıda, deterjanla çamaşır makinesinde yıkanması gerekiyor. Yani işletme sahiplerinin ortak kullanılan malzemelerin temizliğini zaten kesinlikle çok iyi yapmaları gerekiyor”

ALS HASTALIĞINDA çok yönlü destek önemli

Bir motor nöron rahatsızlığı olan ALS hastalığı, hafif el becerilerinde güçsüzlükten yürüme güçlüğüne kadar çok farklı derecelerde etkiler oluşturabiliyor. Hasta psikolojisinin önemine işaret eden uzmanlar, tedavinin nöroloji uzmanı, fizik tedavi uzmanı ve psikiyatrist/psikolog desteği ile bir arada takip edilmesini tavsiye ediyor. 21 Haziran Dünya ALS Günü olarak anılıyor. Ruhsal destek önemli Bu özel günde hastalıkla ilgili bilgilendirme ya- Dr. Celal Şalçini, “Bu aşamada bir nörolog olarak pılması hedefleniyor. tavsiyemiz hasta ve yakınlarının, özellikle ruhsal sağlıkları açısından profesyonel destek almalarıNPİSTANBUL Beyin Hastanesi Nöroloji Uz- dır. Bu sayede hasta ve yakınlarının motivasyonmanı Dr. Celal Şalçini, Amiyotrofik Lateral Sk- larını kaybetmemeleri, ruhsal çöküntü yaşamalaleroz (ALS/MND) hastalığının motor nöronla- rı, kronik yorgunluk yaşamaları ve nihayetinde depresyona girmeleri olabildiğince engellenmeye rın bir rahatsızlığı olduğunu söyledi. çalışılmaktadır” diye konuştu. Dr. Celal Şalçini, ALS hastalığının hafif el becerilerinde güçsüzlükten yürüme güçlüğü gibi ağır engellilik haline kadar değişik derecelerde maluliyet yaratabildiğini kaydetti. Hastaya desteğin önemine işaret eden Dr. Celal Şalçini, “Bu engeller için hastalığın her evresinde aile ve yakın çevresinden ilk başta psikolojik ve daha sonra psikolojik desteğe ilaveten fiziksel destek de gerekecektir. Bu hastaları takip eden bir nöroloji uzmanı yanı sıra mutlaka bir fizik tedavi uzmanı veya fizyoterapist ile beraber hem hasta için hem de yakınları için bir psikiyatrist ve/veya psikolog takibi gerekmektedir” uyarısında bulundu. Celal Şalçini Dr.Nöroloji Uzmanı [email protected]

Temmuz

141

4 SAATLIK MOLADA

gençler ve çocuklar nefes alacak Normalleşme süreci çocuklara sözlü ve yazılı anlatılmalı Küresel Covid-19 salgınıyla mücadele kapsamında bir süredir sokağa çıkma yasağı uygulanan 20 yaş altındaki gençler ve çocuklar, 13 ve 14 Mayıs 2020 tarihlerinde belirlenen 4 saatlik sokak iznini dört gözle bekliyor. Kısıtlamanın öfke, hayal kırıklığı ve sıkıntı hissettirdiğini belirten uzmanlar, bazı çocukların kaygı nedeniyle dışarıya çıkmaktan kaçınabileceğine dikkat çekiyor. Uzmanlara göre yaşı küçük olan çocuklara normalleşmenin yavaş yavaş başladığı, kaygılanacak bir durum olmadığı ancak her ihtimale karşılık mutlaka önlem alması gerektiği uygun bir şekilde anlatılmalı. Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Klinik Psikolog Duygu Barlas, evde kalma zorunluluğunun 20 yaş altı gençler ve çocuklar üzerinde oluşturduğu etkilerden bahsederek, 4 saatlik izin sürecine yönelik önerilerini paylaştı. Kısıtlama öfke, hayal kırıklığı ve sıkıntı hissettirdi Uzun zamandır evde bulunma durumunun çocuklar ve gençleri sıktığını belirten Klinik Psikolog Duygu Barlas, “İlk başlarda evde olmak, evden derslere katılmak onlara iyi geldi. Ancak daha sonra enerjilerini yönlendirecekleri kısıtlı aktivitelerin olması, arkadaşlarını görememeleri, rutinlerinde bulunan aktivitelerini yapamamaları onların zaman zaman öfke, hayalkırıklığı, sıkıntı hissetmelerine neden oldu. Başlangıçta çok da sorun olmayan bu durum, zaman içerisinde öfke, kaygı ve sıkıntı yaratan bir sürece yerini bıraktı. İsteklerini,

Barlas Duygu Klinik Psikolog

142

Temmuz

[email protected]

planlarını, enerjilerini ya kısıtlamak ya da başka türlü davranışlar ile göstermek zorunda kaldılar” dedi. 4 saatlik izin mutluluk ve kaygı getirdi 4 saatliğine de olsa kısıtlılık hallerinde esneme söz konusu olduğunu hatırlatan Duygu Barlas, “Çocuklar, gençler ve ebeveynler bu durumu mutluluk ile karşıladılar. Ancak öte yandan kaygı hissettiğini söyleyen çokça kişi bulunduğunu biliyoruz. Kaygı, bizi tehlikelerden koruyan, işlevsel bir duygudur. Kaygı duyduğumuz için tehlikeler karşısında bir çok önlem alıyoruz ve uyguluyoruz. Bu 4 saatlik esneklikte de yine bir miktar kaygı duymak işlevsel bir duygu olacaktır. Kaygı karşısında faydalı olabilecek bazı önlemler alınabilir” dedi. Sokağa çıkmadan bilgilendirme yapılmalı Duygu Barlas, çocuklar ve gençlerin sokağa çıkmadan bir gün veya birkaç saat öncesinden bilgilendirilmesi gerektiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Önceden bilgilendirilmiş çocuk, yapacaklarını or-

ganize etme fırsatı yakalayacaktır. Bu çocuklara ve gençlere iyi gelen bir durumdur çünkü önceden ne yapacağını planlayan çocuk zamanını iyi bir şekilde değerlendirebilecek. Uzun zamandır olumsuz duygular yaşayan gençler ve çocuklar, olumlu duyguları da tekrardan yaşama fırsatı yakalayacaktır. Ayrıca tekrar plan yapabilmek, yaşamları üzerinde kontrol duygusu hissetmelerine de olanak sağlayacaktır. Bir yandan da önceden bilgilendirilen çocuğun dışarı çıkmak ile ilgili duyguları da yakalanmış olacaktır.” Çocuklar dışarı çıkma kaygısı duyabilir Çocuklara ve gençlere normalleşme sürecine başlandığının söylenebileceğini ifade eden Barlas, “Dışarı çıkmak ile ilgili kaygı duyan bir çocuğun ebeveynleri tarafından yatıştırılması gerekiyor. Duygusunun yansıtılması ve bu noktada çocuğa nasıl bilgilendirme yapıldığı da çok önemlidir. Konuşmaya sürecin iyiye gittiği bilgisi verilerek başlanabilir. Daha sonra evde kalmanın, maske takmanın, sosyal mesafeyi korunmanın işe yaradığı açıklanarak normalleşme sürecine başlandığı söylenmelidir. Normalleşme sürecinin nasıl olacağı yazılı veya sözlü bir şekilde çocuğa gösterilmelidir” dedi.

‘Virüsün ziyareti bitiyor’ cümlesi daha az kaygılandırıyor… Klinik Psikolog Duygu Barlas yaş gruplarına göre örneklerle anlatım biçimlerini şöyle paylaştı: “Örneğin normalleşme süreci, yaşı çok küçük bir çocuğa merdiven basamakları çizilerek her basamakta üzerine düşen görevler gösterilip anlatılabilir. Konuşulurken ‘virüsün ziyareti bitiyor’ gibi cümleler kullanılırsa daha az kaygı verici olacaktır. Dışarı çıkarken dikkat edilmesi gerekenler çocuk ile konuşularak kararlaştırılabilir. Virüsün belirli vücut parçalarını çok sevdiği, bedenimizi ilk olarak oralardan ziyaret etmek istediği açıklanarak, eğer o vücut bölgelerimizi ziyarete kapatırsak virüse karşı korunaklı olacağımız söylenebilir. Ayrıca virüsün kapalı ve kalabalık yerleri de sevdiği, oralardan da uzak durulursa güvende olacağı konusunda bilgilendirilebilir. Gençler için ise “rutine dönüş” terimi kullanılabilir. Normalleşme sürecinin bir parçası olan ‘dışarı çıkma’ tanımı doğru olarak yapılmalıdır. Bir başka deyişle, bu dışarı çıkmanın eskisinden daha farklı olduğu, virüsü yenmek istediğimiz için çok dikkatli olarak dışarı çıkılması gerektiği yine resim ile anlatılabilir.”

Temmuz

143

Pandemi sonrası süreçte

ALIŞKANLIKLARIMIZ DEĞIŞECEK Küresel pandemi salgını sonrasında toplumsal davranışların değişebileceğini kaydeden uzmanlar, fiziksel mesafe ve hijyen öneminin etkisini sürdüreceğini söylüyor. Zorunlu sosyal izolasyonun yerini tercih edilen izolasyonun alacağını kaydeden uzmanlar, bu dönemde öne çıkan dijitalleşmenin de yaygınlaşacağını öngörüyor. Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr. Ebulfez Süleymanlı, pandemi sonrası dönemde toplumların çeşitli değişiklikleri hayata geçirmesi gerektiğini söyledi. Sosyal ilişkilerin yeniden düzenlenmesi gerekecek Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, özellikle insan-doğa arasındaki uyumlu ilişki açısından antroposantrik (insan merkezli) yaklaşımların etkisiyle şekillenen bakış açısından kurtulmamız gerektiğini vurgulayarak “Bu salgın, insanlığı hiç alışık olmadığı bir tür zorunlu sosyal izolasyon sürecine sokarak, hayatımızın kendi insiyatifimizin dışına çıkmasına neden oldu. Böylesi potansiyel değişimlere paralel olarak, bu sürecin ortaya çıkarmış olduğu durum yaşamın her alanında sosyal ilişkilerin yeniden düzenlenmesini de beraberinde getirecektir” dedi. Zorunlu izolasyon, yerini tercih edilen izolasyona bırakacak Bu durumun geçici olması halinde bile bireysel ve toplumsal risk olgusunun yeryüzünde daha fazla etkinliğini hissettireceğinin öngörülebileceğini kaydeden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, “Çünkü bireyler artık doğrudan hasta olmasa dahi sürekli olarak kendilerini daha fazla risk altında hissedeceklerdir. Öte yandan, yaygın anlamda alışılagelmiş toplumsallık biçimlerinden farklılaşan yeni bir toplumsal deneyimin gelişme ihtimalinden de bahsedebiliriz. Bireylerin kendini içinde bulduğu zorunlu sosyal izolasyon, bilinç ve niyet durumlarını değiştiriyor. Ama bu durum zaman içerisinde yerini tercih edilen izolasyon ve/veya dayanışma biçimlerine de bırakabilir” dedi.

Gevşetilmiş mesafe kültürüne ayak uydurulacak Fiziksel mesafe ve hijyenin öneminin bu dönem sonrasında da etkisini sürdüreceğini kaydeden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, “Tabii ki bizim gibi fiziksel olarak daha yakın mesafeli sosyal ilişkiyi önceleyen kültürel kodlara sahip toplumların insanları için bu durumun sürekliliğine alışmak kolay olmayacak. Ama belli bir süre sonra insanlar kendi kişisel sağlıkları ve çevrelerindeki kişilerin sağlığı için gündelik yaşamda belki biraz daha gevşetilmiş mesafe kültürüne ayak uydurmak zorunda kalacaklardır. Bu bakımdan özellikle şehirlerde insanların boş zamanlarını geçirmek için yakın temas ve enfeksiyon kapma olasılığının belirgin şekilde azaldığı park gibi açık kamusal alanların tercih edeceklerini de öngörebiliriz” dedi. Dijitalleşme yaygınlaşacak Dijitalleşmenin daha çok yaygınlaşacağını kaydeden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, “Dijitalleşme bu süreçten önce de hayatımızın bir parçasıydı. Ancak pandemi döneminde evden sanal çalışma biçimlerinin ve e-ticaretin önem kazanması bu süreci hızlandırdı. Pandemi boyunca alışkanlık haline dönüşen dijital çalışma ve tüketim davranışları pandemi sonrasında birçok sektörde önemli oranda devam edecek” dedi. Sağlık yatırımları artacak Pandemi sonrası sürecin yeni ekonomik alanların oluşumuna zemin hazırlayacağına da dikkat çeken Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, “Özellikle ekonomistler sağlık ala-

Ebulfez Süleymanlı Prof.Dr. Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı

144

Temmuz

[email protected]

nında yatırımların artmasına paralel, virüsle mücadele eden ekipmanlar, kontrol sistemleri gibi yapay zeka odaklı iş alanlarına rağbetin artacağını öngörmektedir” dedi. Alışveriş dürtüsü dizginlenecek Bu süreçte insanların düşünce ve davranışlarındaki değişikliğin, tüketim alışkanlıklarını da etkilediğini kaydeden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, “Farklı ülkelerde yapılan araştırmalarda karantina koşullarının yarattığı günlük rutin ve kısıtlamalar nedeniyle bireylerin kendilerini yeniden yapılandırdığını, insancıl ve naif yönlerini keşfetmeye başladıklarını ve karantina döneminde insanların yeni kararlar almaya başladıklarını gösteriyor. Bu kararlar arasında özellikle insanlar alışveriş dürtüsünü dizginleyerek lüks ürünlerin gereksiz olduğunu dair yeni bir yaklaşım içinde olduklarına dair birtakım bulgular mevcut” diye konuştu. Sağlığın önemini kavradık Kısıtlı imkanlarla ev hayatında nasıl daha verimli ve üretken olabildiğimizi fark ettiğimizi kaydeden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, şu değerlendirmelerde bulundu: “Fakat buradan yola çıkarak tüketici toplumdan üretici topluma dönüşümden söz etmek yüzeysel bir gözlem olabilir. Zira tüketimin bir yaşam tarzı, varoluş biçimi, ruh hali, ideoloji haline geldiği bir sosyo-ekonomik düzende yaşıyoruz. Dolayısıyla evde kalanların tüketiciliği farklı veya seyrelmiş şekillerde devam ediyor. Fakat evin pek çok farklı faaliyet alanını birleştiren tek alan halini almış oluşunun yarattığı değişiklikler, uzun vadede dönüşümü destekleyecek derecede önemli olabilir. Tüketim odaklı modern toplumun belirgin özelliklerinden biri zamanı bölmek, örgütlemek ve sistemin işleyişini bununla pekiştirmektir. Buna göre, çalışma-iş, eğlence/boş zaman gibi ayrımlar keskinleşir ve bireyin zaman, mekan, yaşam içinde olma algıları mekanikleşir. Modern birey ve toplumların ruhsal ve materyal düzeyde deneyimlediği krizlerde bunun olumsuz sonuçlarını daha net görmek her geçen gün daha da mümkün. Bugün evde kalabilenlerin deneyimlediği bütünlüklü zaman ve toplumsal alanların iç içeliği, mekanikleşmiş, yabancılaşmış bireyin daha doğal, döngüsel, karmaşık fakat üretken bir yaşam biçimine geçişine katkıda bulunuyor olabilir. Sürecin geçiciliği ve sınırlılığı bakımından bunu bir öngörü olarak nitelendirmek geçersiz olur, ancak bunun bizzat deneyimleniyor oluşu kişisel ve kolektif farkındalığa ve belki yapısal dönüşümlere alan açabilir. Tarihte görülen her felaket gibi bu salgının da sağladığı avantajları ve dezavantajları ile birlikte değerlendirilmesi gerekir. Bir kere bu salgın tehditiyle her şeyden önce insan olduğumuzu gerçeğini bir kez daha algıladık. Öte yandan

bu süreç sağlığın ne kadar önemli olduğunu, maddiyatla ölçülen şeylere gereğinden fazla anlam yüklediğimizi, doğayla uyumlu yaşamamız gerektiğigerçeğini bir kez dahafarketmemizi sağladı.” Sosyalleşmenin önemi anlaşıldı Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, bu sürecin sosyalleşmenin önemini anlamak açısından önemine işaret ederek “Bireyler yalnız yaşamanın uzun süreli tek başına kısıtlı bir alanda vakit geçirmenin ne kadar zor olduğunu, sosyalleşme, iletişim kurma, paylaşma arzusunun ne derecede önemli olduğunu ve aslında bunların insan organizmasının hayata uyum sağlamak için ne kadar temel ihtiyaç olduğunu sanki yeniden keşfetmiş oldular. İnsanın ailesi ve sevdikleriyle karşılıklı etkileşim içerisinde olmanın, bir şeyler paylaşmanın akıl ve ruh sağlığı ve tabii ki bunların doğrudan etkilediği fiziksel sağlık için temel besin kaynakları olduğu bir kez daha hatırlandı. Bu ihtiyaçları gidermek adına temas kurma ihtiyacı arttı. Buna bağlı olarak da çevresi ile ilişki kurmakta güçlük çeken ya da bu ilişkiyi isteyerek ya da elde olmayan sebeplerden sınırlı tutan bireylerin, ilişki kurma, bağ oluşturma pratikleri gelişti. Bu durumun hem eşler arası ilişkiye, hem ailenin yaşlı üyeleriyle olan ilişkisine, hem de ebeveyn çocuk ilişkisinin gelişmesine zaman yaratarak hanehalkı üyelerinin kendini değerli hissetme duygusunun tatmin etmesinde de oldukça önemli bir rol oynadı” diye konuştu. Küresel sorunların çözülmesi için fırsat olabilir Virüs tehdidi dünya genelinde birçok küresel sorunun çözülmesi için önemli bir fırsat oluşturduğunu kaydeden Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, “Zira bu süreç, dünyada mevcut savaş ve çatışmaların durdurulması, uluslararası anlaşmazlıkları çözebilen etkin bir faaliyet mekanizmasının tesisi ve küresel düzeyde risk oluşturan çevre kirliliği gibi birçok olumsuz durumun engellenmesi hedeflerini güçlü bir şekilde gündeme getirebilir. Pandemi süresinde gözlemlenenhava kalitesinin gözle görülür bir iyileşmenin, dünya genelinde yaygınlaşan paylaşma, yardımlaşma, merhamet gibi önemli insani değerlerin, silahlı çatışmasızlık durumu gibi süreçlerin sürekliliği için küresel boyutta iş birliğinin geliştirmesi önemli. Bu açıdan bugün dünyamızda etkinliğini kaybetmiş mevcut uluslararası yapıların yenilenmesi ve yepyeni bir küresel işbirliği modellerinin doğmasınaelzem derecede ihtiyaç duyulmaktadır. Bütün bunlar için her şeyden önce zihinsel bir dönüşümün sağlanması gerekiyor. Özellikle insan-doğa arasındaki uyumlu ilişki açısından antroposantrik (insan merkezli) yaklaşımların etkisiyle şekillenen bakış açısından kurtulmamız gerekir. Çevrenin her geçen gün artarak şiddetlenen uyarılarını yeterince ciddiye almamız şart” diye konuştu. Temmuz

145

PANDEMI SONRASINDA

ruhsal hastalıklar artabilir Dünyada en fazla tüketilen ilaç grubunun başında gelen psikiyatri ilaçlarının, doğru ve yerinde kullanımı tedavinin etkisini artırıyor. Pandemi sonrası dönemde ruhsal hastalıkların artabileceğine işaret eden Psikiyatrist Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, psikiyatrik ilaç kullanımında ana kuralın “doğru hastada doğru tedaviyi kullanmak” olduğunu vurguladı. Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı, NPİSTANBUL Beyin Hastanesi AMATEM Direktörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, özellikle psikiyatri ilaçlarında kişiye özel tedavinin önemine işaret etti. Pandemi sonrasında ruhsal hastalıklar artabilir Koronavirüsün neden olduğu Covid-19 pandemisi sonrasında ruhsal hastalıkların artabileceğini kaydeden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Dünya geneline baktığımızda OTC olarak gruplandırdığımız vitamin, ağrı kesici grubunun dışında en çok kullanılan ilaç grubu psikiyatri ilaçları, özellikle antidepresanlar olduğunu biliyoruz. Dünyada yapılan çalışmalar gösteriyor ki yeti kaybına yol açabilecek en önemli 20 hastalığa baktığımızda ilk 10 tanesinin psikiyatrik hastalıklar olduğunu görüyoruz. Birinci sırada depresyon sonra şizofreni, alkol ve madde kullanımı olarak devam ediyor. Fiziksel hastalıklarla beraber düşünüldüğünde 2000’li yıllarda depresyon 4’üncü sıradayken, 2020 yılından itibaren kalp hastalıklarından sonra 2’nci sıraya gelmesi bekleniyordu. Covid-19 pandemisinden sonra ne olacağını hep birlikte göreceğiz. Çünkü şu anda pandemi sonrasında ruhsal hastalıkların çok ciddi oranda artacağını öngörüyoruz. Akut stres bozukluğundan travma sonrası stres bozukluğuna, yaygın anksiyete bozukluğu gibi hastalıkların görülme sıklıklarının artacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

Dr. Nesrin Dilbaz Prof. Psikiyatrist 146

Temmuz

[email protected]

Dünyada en fazla psikiyatri ilaçları reçete ediliyor Psikiyatri ilaçlarının en fazla reçete edilen ilaç grubu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Şu anda psikiyatri ilaçları dünyada en fazla reçete edilen, en fazla tüketilen ilaçlar içinde yer alıyor. Bu durum iki ucu sivri bir bıçak gibi. Bir tanesi, gerçekten ihtiyacı olduğu halde doktoru reçete ediyor. Hastada bağımlılık yapabilir, yan etki olabilir ya da ben deli miyim ilaç kullanayım diye tümüyle reddediyor. Diğer uç grup ise; gerçekten ilaç kullanmasına gerek kalmadan sırf komşusuna iyi geldiği ya da annesi de kullanıyordu gibi durumlarla gerekmediği halde ilaç tüketiyor” şeklinde konuştu. Doğru ve yerinde ilaç kullanımı çok önemli Doğru ve yerinde ilaç kullanımının tedaviye etkilerine işaret eden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, bu konudaki farkındalığının önemine dikkat çekti: “Temel olarak hastalıkları gruplandırdığımızda şizofreni ve benzeri psikotik bozukluklar, Bipolar, majör depresyon gibi duygu durum bozuklukları, panik bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu gibi anksiyete bozuklukları, daha çok ileri yaşlarda görülen Alzheimer veya demanslar, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, otizm gibi yapı-

sal olan pediatrik hastalıklar var. Her biri için farklı ilaç grupları kullanılıyor. Doğru olan doğru hastada doğru tedaviyi kullanabilmektir.” Kişiye özel tedavi uygulanıyor Son dönemde daha da hassas yollar izleyerek kişiye özel tedavi denilen yöntemi kullandıklarını kaydeden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Hastanın genetik yapısına uygun olarak hangi ilaçtan yararlanabileceğini yani hastaya özel ilacı da belirlemeye çalışıyoruz. Kişiye özel, ona iyi gelecek ilacı belirlemeye çalıştığımız genetik yapıyı inceleyen araştırmalarımız ve buna yönelik kitler bulunuyor. Bununla kişi için doğru tedaviyi yakalamaya çalışıyoruz. İlaçları kullanırken hastada yeterli kan düzeyine ulaşılmadan ilaç etkili olmayacağı için zaman zaman hastanın kanının alınarak kan plazma düzeyine, ilaç kullanımı yarıyor mu yoksa başka bir doz mu uygulanması gerekiyor kısmına da bakılması gerekiyor” diye konuştu. İlaç kullanımı için farkındalık oluşturmak gerekiyor Psikiyatrik ilaçlarda ilaç uyumunun kimi zaman zor olduğunu kaydeden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Bazı hastalar ilacı kullanacağım demelerine rağmen kullanmıyorlar. Psikiyatri ilaç uyumu en kötü olan hasta grubu diyebiliriz. Yapılan bir çalışmalarda hekimlere sorulduğunda yüzde 80’i benim hastam ilacını kullanır cevabını veriyor. O hastalara ilaç kullanımı sorulduğunda yüzde 55’i kullanıyorum cevabını vermiş. Yani yüzde 25’lik fire durumu var. Bu nedenle psiko eğitim çok önemli. Biri hastalığa yönelik, hastalığın ne olduğu, nasıl tedavisi olduğu, korunmak için neler yapılacağı, tedavi olunmazsa neler olacağına yönelik bir eğitim. Diğeri ilaçlar, ilaçların etkileri, yan etkileri ve kullanılması ile ilgili olan kısım. Bu iki konu hastalığın tedavisi için çok önemli” diye konuştu. Çocuklarda psikiyatri ilaç kullanımına dikkat! Çocuklarda psikiyatrik ilaç kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Aileler ilk Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanısı ile ilkokul döneminde karşı karşıya gelmektedir. Tedavide kullanılan ilaçların yan etkileri olmasına karşın hastalığın tedavisinde önemli. Eğer yeterince tedavi edilmez ise gelecekte madde kullanımı

gibi bazı hastalıkların riski bu çocuklarda daha da yüksek olmaktadır. Otizm gibi gelişimsel bozukluklarda ise ilaç tedavisi daha çocukların davranışlarını kontrol etmek için kullanılmaktadır. Diğer taraftan DEHB tedavisinde kullanılan ilaçların kötüye kullanım riski yüksektir. Özellikle sınav sürecinde çocuğunda dikkat eksikliği olduğunu düşünerek ilaç tedavisi ile başarısının artacağı öngörüleri bulunuyor. Aileler çocuğu yaşıt olan arkadaşlarından duyduklarından da etkilenebiliyor” uyarısında bulundu. Çocuklarda psikiyatrik tanı için geniş tarama gerekiyor Çocuklarda DEHB görülme sıklığının yüzde 6-8 olduğunu, en fazla yüzde 10 oranında görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Her yaramaz çocuk, her dikkatini toparlayamayan çocuk Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) demek değildir. DEHB beyinde bir bozukluk olduğu anlamına gelmektedir. Fakat çocukların dikkatinin dağılmasına neden olan çok fazla da etken vardır. Disipline olunmayan, çocukla ilgilenilmeyen aileler çok kolayca Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) diyebiliyor. Doğru olan çocuğun geniş ve düzgün bir değerlendirmeye alınması gerekiyor. Tüm testlerin uygulanması ve gerçekten çocukta Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) varsa ilaç kullanımı gerekiyor. Fakat böyle bir tanı sonrasında ilaç kullanılmıyorsa o zaman çocuk zarar görüyor” diye konuştu. Yanlış ve gereksiz ilaç kullanımı farklı sorunlara neden oluyor Hasta olmadığı halde ilaç kullanımının bir nevi doping etkisi oluşturduğunu kaydeden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Yanlış ve ihtiyaç olmadan ilaç kullanımı sonrasında karaciğerde hasar oluşturma gibi farklı fiziksel sorunlara neden olabiliyor. İlaç yerine bitkisel tedavinin kişilerce daha fazla tercih edildiği görülmektedir. Bitkisel olması yan etkisi olmadığı anlamına gelmektedir gibi yanlış bir inanış var. Bitkisel tedavilerinde kendilerine göre çok önemli yan etkileri ve farkında olmadan toksik dozları mevcuttur. Bu nedenle tedavinin mutlaka uzman tarafından reçete edilmesi gereklidir. O nedenle doğru tanı ve doğru tedavi çok önemli” şeklinde konuştu.

Temmuz

147

SOSYAL İZOLASYON obezite riskini artırıyor

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını gündelik hayatımızı etkilemeye devam ediyor. Eskiye göre daha yavaş, tedbirli ve kısıtlı bir hayatımız olduğunu söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Erkam Tülübaş, evlerinde sosyal karantinada olan kişilerde tetiklenen obezite problemine Elipse Zayıflama Programı ile ameliyatsız çözüm sağlayabildiklerini belirtiyor.

Yapılan araştırmalar obezitede genetik, ruhsal ve çevresel birçok faktörün etkili olduğunu ortaya koyuyor. Korona ile aniden değişen hayat tarzımızla birlikte obezite riskinin de arttığını söyleyen Elipse Zayıflama Programı Uzmanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Erkam Tülübaş, pandemi sonrası uzun dönemde obezite sorunuyla yüz yüze kalmamak için eş zamanlı tedbirlerin alınması gerektiğini vurguluyor. Op. Dr. Erkam Tülübaş korona sebebiyle hastanelerde yaşanan yoğunluğun artmaması için obezite ile mücadelede, anestezi ve cerrahi müdahale gerektirmeyen alternatif tedavilerin cerrahi gerektirmeyen veya cerrahi istemeyen hastalarda uygulanabileceğinin altını çiziyor. “Koronayla birlikte ülkemizde de obezite kaçınılmaz hale geldi” Yaşam tarzımızdaki de-

ğişikliklere paralel olarak ülkemizde de obezite görülme oranlarında artışın kaçınılmaz hale geldiğini sözlerine ekleyen Op. Dr. Erkam Tülübaş konuşmasına şöyle devam etti, “Günlük aktivitenin önemli ölçüde azalması yakılan kalori miktarını düşürürken, can sıkıntısıyla abur cubura yönelmemiz alınan kalori miktarını artırıyor. Buna bağlı olarak vücuttaki yağ kütlesi artıyor, bazal metabolizma hızı düşüyor ve kalori dengesinin sağlanması zorlaşıyor. Böylelikle her geçen gün kilo alıyoruz ve obezite yolunda ilerliyoruz. Ayrıca içinde olduğumuz süreçte yaşadığımız endişe, ekonomik sıkıntılar ve gelecek kaygıları, alışık olduğumuz sosyal yaşantıdan uzak kalmak, sürekli kapalı ortamda bulunmak kilo alımını ve obeziteyi tetikleyen önemli etkenler arasında yer alıyor. Evde kalanlar, bu süreçte kalori miktarını dengelemek için fiziksel aktiviteyi artırmaya çalışsalar da ruhsal kaynaklı hormon değişimleri uzun vadede kiloya sebep oluyor” dedi.

Dr. Erkam Tülübaş Op.Elipse Zayıflama Programı Uzmanı ve Genel Cerrahi Uzmanı 148

Temmuz

[email protected]

“Obezite koronavirüs riskini artırıyor” Obezite hastalarının sosyal izolasyona ve diğer tüm önlemlere uymasının gerekliliğinin altını çizen Op. Dr. Erkam Tülübaş, sebep olduğu tansiyon, diyabet, insülin direnci gibi rahatsızlıkların yanı sıra akciğer kapasitesini azaltarak bağışıklık sistemini bozan obezitenin, koronavirüse yakalanma riskini de artırdığını sözlerine ekleyerek, günümüzde, endoskopi ile uygulanan ve kısa süreli anestezi gerektiren, iyileşme süreci çok daha kısa olan mide balonu gibi cerrahi dışı yöntemler bulunuyor. Özellikle yeni yaygınlaşmaya başlayan yutulabilir mide balonları uygun hastalarda

bu dönem için en iyi obezite tedavi yöntemlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Etkinliği standart mide balonları ile aynı olan Elipse Zayıflama Programı, komplikasyon ve yan etki görülme olasılığının çok daha düşük olduğu yutulabilir mide balonları, su ile yutabilir kapsül formu ile anestezi risklerini de ortadan kaldırıyor. Radyoloji ünitesinde, doktor tarafından uygulanan yutulabilir mide balonu, endoskopiye gerek kalmadan doğal yollarla vücuttan atılabildiği için hastanın tekrar hastaneye gelmesine gerek kalmıyor” şeklinde konuştu.

Temmuz

149

COVID-19 HASTALARI damgalanma travması yaşıyor

Psikolojik bağışıklık yüksek tutulmalı Koronavirüsün yol açtığı Covid-19’a yakalanan, tedavi görüp atlatan ve hasta yakınlarının salgınla ilgili birçok travma yaşadığını belirten uzmanlar, hastalığa yakalananların yakın çevre ve toplum tarafından damgalanmaktan ve iyileştikten sonra yakınlarına bulaştırmaktan büyük endişe duyduklarına dikkat çekiyor. Toplumun etiketleme davranışının yanlış olduğunu belirten uzmanlar, hastalığa yakalanmış olmanın suç olmadığını ifade ederek psikolojik bağışıklığın yüksek tutulmasını tavsiye ediyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Klinik Psikolog Cemre Ece Gökpınar, Covid-19 hastalarının psikolojileri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Süreç travmalı bir şekilde işliyor Covid-19 pozitif hastaları ve yakınları için sürecin travmalı bir hale geldiğine dikkat çeken Klinik Psikolog Cemre Ece Gökpınar, “İçinde bulunduğumuz süreçte çok fazla damgalamalar, etiketleme oluyor. Covid pozitif hastası iyileşse dahi çevresindekilerin gözünde hatta kendi düşüncelerinde sürekli bu hasta etiketini taşıyacak, aslında bir noktada psikolojik yüküyle devam edecek gibi hissedebiliyor. Plazma bağışı veya taburcu olduktan sonra kontrol için tekrar hastaneye gitme durumunda o süreçleri tekrar yaşamakla alakalı travmatize halleri olabiliyor” dedi. Damgalamalar tedirginlikten kaynaklanıyor Virüsün hayatımızda çok yeni ve henüz keşfedilememiş

Ece Gökpınar Cemre Klinik Psikolog 150

Temmuz

[email protected]

yanları olmasından dolayı kaygı yarattığını kaydeden Cemre Ece Gökpınar, bu durumun da damgalamayı beraberinde getirdiğine dikkat çekti. Gökpınar, “İnsanların ne olduğunu bildiği şeylere karşı başa çıkma mekanizmaları vardır. Bilinmez bir şeye karşı çok daha fazla kaygı yaşanır. Covid-19 yeni tanıştığımız bir virüs ve daha henüz tedaviyle alakalı netleşmeyen durumlar olduğu için kişiler de bu konuda tedirginlik yaşıyorlar. Damgalama da bu şekilde ortaya çıkabiliyor. Sokakta bir kişi yanımızdan geçerken öksürürse ya da hapşırırsa hemen panik oluyoruz doğal olarak. Covid pozitif olduğunu duyduğumuz bir kişiye karşı da sonraki süreçlerde iyileşti mi, tamamen geçti mi, aman çok fazla yakın olmayalım gibi bir düşünce oluşuyor. Bu şekilde bir damgalama olabiliyor” diye konuştu. Bağışıklığı yüksek tutmanın yolu ruh sağlığından geçiyor Damgalamanın, etiketlemenin ve ayrıştırmanın tüm toplumlarda bazı rahatsızlıklara gösterilen bir tepki şekli olduğunu belirten Gökpınar, “Sürecin henüz

başındayken 65 yaş üstü bireylere sokağa çıkma kısıtlaması geldiğinde sokaklarda bazı yaşlılara karşı son derece olumsuz yaklaşımlar sergilendiğini gördük. Bu da damgalamanın bir yansıması diyebiliriz. Bu şekilde aşağılanmak, kötü hissettirilmek ve damgalanmak insan psikolojisini ciddi şekilde etkiliyor. O yüzden bu tip davranışlardan kesinlikle vazgeçilmeli. Covid-19’a karşı sürekli dile getirilen en önemli konu bağışıklığı yüksek tutmak. Bu noktada bağışıklığı yüksek tutan en önemli faktörlerden birinin ruh sağlığı olduğunu gözden kaçırıyoruz” dedi. Ölüm korkusu yaşanan birincil duygu Covid-19 hastalığını yaşayan bireylerin yaşadıkları korkulara değinen Gökpınar, “Hastalar birincil olarak ölüm korkusu hissediyor. Nüksetme korkusu ve damgalanmanın getirmiş olduğu dışlanma korkusunun da yaşadıkları diğer duygular olduğunu söyleyebiliriz. İyileşme oranları gayet olumlu, tedaviler de iyi ilerliyor fakat yadsınamayacak sayıda da vefat gerçekleşti. Bu sebeple ölüm korkusu mutlaka oluyor. İyileşen hastaların iyileşme sürecinde ne yaşadıkları da çok önemli. Belirtilerde nefes almada güçlük çok yaygınca görülen bir belirti olduğu için nefes alamama, boğulacakmış hissi kişiye aslında ölümü düşündüren ve travmatize eden bir semptom olabiliyor. Bu sebeple aslında bu tedaviyi nerede atlattı, yoğun bakımda neler yaşadı, o süreçte neler gördü gibi konular da kişinin iyileştikten sonraki psikolojisini etkiliyor” dedi. Hastalığı atlatan kişiler yakınları için endişelenebilir Salgını atlatabildiğini görmenin bazı hastalara çok iyi gelebildiğini kaydeden Cemre Ece Gökpınar,

hastalığı atlatan kişilerin yakınlarının da hasta olabileceği kaygısını yaşayabileceğini belirterek şunları söyledi: “Virüsün bir daha bağışıklık kazanıp, tekrar aynı kişiye bulaşıp bulaşmayacağı ile ilgili net bir bilgi bulunmuyor. O sebeple de kişi o yaşadığı süreci zor atlattıysa, semptomlar yoğun bir şekilde çıktıysa tekrar bunu yaşar mıyım diye tedirgin hale gelebiliyor ya da sevdiklerim yaşar mı diye düşünebiliyor. Covid-19 geçmişi olan bir hasta, ufak temasta bulunduğu yakınlarından birinin hastalığı kapması durumunda virüsün hangi şekilde bulaştığı yönünde net bilgi olmasa bile suçluluk psikolojisine kapılabilir. Kendisinden dolayı olduğu endişesini yoğun bir şekilde yaşayabilirler.” Kaygıyla başa çıkmakta zorlanılıyorsa destek alınmalı Kaygı ve korkular olmadan hayatta kalmanın zor olduğunu söyleyen Cemre Ece Gökpınar, “Aslında belirli düzeyde kaygı son derece işlevsel ve koruyucudur. Fakat bu korkuların ve kaygıların belli bir seviyeyi geçip işlevselliği bozması bizim için sorundur. Kişinin bu salgınla tek başına karşı karşıya olmadığını ve kendisinden başka insanların da bunu yaşıyor olduğunu bilmesi rahatlatıcı histir. Genelde salgın, afet gibi toplumsal durumlarda kişi önce bu durumu red edebiliyor veya şok tepkisi verebiliyor. Zaman ilerledikçe ve o duruma maruz kaldıkça daha sağlıklı olan kabullenme süreci başlıyor fakat bu yok saymak anlamına gelmiyor. Önlem almaktan vazgeçmeden yaşanılan gerçeği kabul edip devam etmek gerekiyor. Her koronavirüs atlatan kişinin psikolojik veya psikiyatrik destek alması gerekmiyor. Psikolojik sağlamlığı yüksek olanların ihtiyacı olmacaktır ancak kaygıları ile başa çıkmada zorlananlar desteğe başvurabilir” tavsiyesinde bulundu.

Temmuz

151

Uçuk Çıktıktan Sonra da

TEDAVI EDILEBILIR Özellikle ateşli hastalıklar, vücut direncinin düştüğü dönemlerde ağız çevresinde, dudaklarda sıkça görülen uçuk, bulaşıcı bir hastalık. Uçuk tedavisinin virüse karşı etkili kremlerle yapılabileceğini söyleyen Uzman Doktor Orkan Karaca, uçuğa ilişkin önemli bilgiler veriyor.

Genellikle ağız etrafında, dudak ve burunda çıkan uçuk, aslında virüs kaynaklı bir enfeksiyon… Üstelik de bulaşıcı! Öpme, aynı çatal-kaşığı veya havluyu kullanmayla bu hastalık insandan insana aktarılabiliyor. Herpes simpleks enfeksiyonu yani halk arasındaki adıyla uçuğun, vücudun hemen her yerinde gelişebileceği belirten Uzman Doktor Orkan Karaca, berrak su dolu kabarcıklar ve sonrasında kabuklu yara oluşumuyla seyreden bu enfeksiyonun iki tipi bulunduğuna dikkat çekiyor. Tip1’in sıklıkla ağız çevresi ve yüzde, Tip2’nin ise çoğunlukla genital bölgede hastalık oluşturduğunu söyleyen Uzm. Dr. Karaca, “Ağız çevresi ve yüzde hastalık oluşturan Tip1 Herpes simpleks virüsü, vücuda ilk girişinde ilk atak oluşur, daha sonra yüzdeki sinir köklerine yerleşerek sessiz kalır ve uygun şartlar oluştuğunda tekrarlayıcı enfeksiyon atakları ya-

par. Uçuk, en sık dudak, ağız etrafı, burun ve çenede ortaya çıkar ve 5-7 gün içinde su dolu kabarcıkların kuruması ve kabuklanmayla iyileşir” diyor. Uçuğun sıklıkla bebeklik ve çocukluk çağında, aile ve yakın arkadaş çevresindeki virüsü taşıyan kişiler tarafından bulaştırıldığını hatırlatan Uzman Doktor Orkan Karaca; stres, heyecan, travma, yorgunluk, uykusuzluk gibi vücut direncini düşüren durumlar, soğuk algınlığı, grip, ateşli hastalıklar, AIDS, kanser, organ nakli gibi bağışıklık sisteminin baskılandığı durumlar ve aşırı güneşe maruz kalma, ultraviyole ışınları uçuk oluşumunu kolaylaştıran faktörler olduğunun altını çiziyor. Uzm. Dr. Karaca: “Uçuk tedavisi için pensiklovir içeren kremlerin kullanımı tedavi süresini hızlandırıyor” Uzm. Dr. Karaca, virüsün tedavisini ise şöyle

Uzm. Dr. Orkan Karaca 152

Temmuz

[email protected]

anlatıyor: “Uçuk tedavisinde hastalığın şiddetine göre virüse etkili kremler veya gerekli ise sistemik ilaçlar kullanılıyor. İlaçların uçuğun başladığı ilk 1-2 gün içinde kullanılmaya başlanması önemlidir. Eczanelerde satılan, virüse etkili uçuk kremlerini kullanmak hastalığa bağlı ağrı, sızı ve kötü görünümü engellemeye yardımcı oluyor. Asiklovir içeren kremlere nazaran pensiklovir içeren kremler, uçuğun ilk başlangıcı olan karıncalanma evresinden son evresine kadar uçuğun her evresinde hızlı etkili bir antiviraldir. Pensiklovir, asiklovir içeren kremlere göre uçuğun daha kısa sürede iyileşmesini ve ağrının daha kısa sürede hafiflemesini, ayrıca virüslerin çoğalmasını

durdurarak uçuğun bulaşıcılığının daha kısa sürede sonlanmasını sağlıyor.” Bu tarz kremlerin uçuk belirtisi hissedildiğinde sürüldüğünde uçuğun çıkmasını engellediğine dikkat çeken Uzm. Dr. Karaca, uçuk çıktıktan sonra sürüldüğünde ise virüsün gelişimini ve yayılımını azaltarak vücudun enfeksiyonla savaşmasını yardımcı olduğunu süylüyor. Ayrıca uçuğun kötü görüntüsünün kişilerde rahatsızlık yarattığını hatırlatan Karaca, ten renkli uçuk kremlerinin uçuk şikayetlerini ortadan kaldırırken kötü görüntüyü de kapatabildiğinin altını çiziyor.

Temmuz

153

Prof. Dr. Murat Terzi MS hastalarını COVID 19 süreci ile ilgili uyardı; MS HASTALARININ ILAÇLARINI ALMAMASI ATAK VE ÖZÜRLÜLÜK RISKINI ARTIRABILIR Karadeniz Multipl Skleroz Derneği Başkanı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Murat Terzi, “COVID 19 sürecinde uzman görüşü alınmadan ilaç kesildiği taktirde atak ve özürlülük artışı riski söz konusu olabilir” dedi. Bu süreçte yaşanan stres, kaygı ve hareketsizliğini MS hastalarını olumsuz etkilediğini belirten Prof. Dr. Terzi, dernek olarak verdikleri online eğitimlerle hastaların yaşam kalitesini yükseltmeye çalıştıklarını söyledi. COVID 19 sürecinde Multipl Skleroz (MS) hastaları yüksek risk grubunda kabul ediliyor. COVID 19, MS hastalarını nasıl etkiledi? MS kronik bir nörolojik hastalık olup hastalık sürecinde bağışıklık sistemi üzerinde etkisi olan bazı ilaçlar kullanılmaktadır. Kullanılan bu ilaçlar bağışıklık sistemini düzenlemekte ve hastalarımızın klinik ve MRG bulgularında olumlu katkı sağlamaktadır. İçinde bulunduğumuz pandemi döneminde toplumdaki diğer bireyler gibi MS hastaları da belirli bir risk taşımaktadır. Bununla birlikte MS hastalığının COVID 19’a yatkınlığı artırdığına dair elimizde yeterli bir veri yoktur. Ayrıca MS tedavisinde kullanılan ilaçların COVID 19’a yakalanma riskini artırdığına dair de bir veri bulunmamaktadır. MS hastalarına bu süreçte önerimiz herkes gibi genel kurallara ve önerilere uymaları, aksi bir öneri ol-

madığı sürece kullanmakta oldukları ilaçlara devam etmeleri yönünde olmaktadır. MS’e neden olduğuna dair veri yok MS gelişiminde virüslerin bağışıklık sistemini tetikleyerek hastalığa sebep olması ile ilgili bazı bilgiler var. Bu anlamda COVID 19, MS’e sebep olabilir mi ya da ortaya çıkışını hızlandırabilir mi? Yani koronavirüs MS için risk midir? MS’in kesin nedeni bilinmemekle birlikte genetik ve çevresel faktörlerin etkisi ile ortaya çıkan heterojen bir hastalık olduğu kabul edilmektedir. Herhangi bir virüsün MS’in nedeni olduğuna dair bir veri yoktur. Bununla birlikte bazı viral enfeksiyonların MS’in doğal seyrini olumsuz etkilediğine dair veriler bulunmaktadır. Günümüzde COVID 19’un MS’e sebep olduğu, klinik seyirde bir etkisi olduğuna dair bir bilgi yoktur. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de COVID

Dr. Murat Terzi Prof. O.M.Ü Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı 154

Temmuz

[email protected]

19 pozitif olan MS hastaları bulunmaktadır. Bu hasta verilerine bakıldığında COVID 19’un MS için bir risk oluşturduğuna dair bir bulgu görülmemektedir. Koronavirüs nörolojik sistemleri de tutuyor. Hareket bozuklukları ile ilgili hangi durumlara yol açıyor? Koronavirüs ile bir nörolojik hastalık arasında direkt bir ilişki varlığından söz etmek henüz doğru olmaz. Bununla birlikte koku ve tat duyusunda azalma, baş ağrısı, baş dönmesi gibi şikayetler koronavirüs pozitif olan hastalarda görülebilmektedir. Ayrıca daha nadiren halüsinasyon, nöbet, beyin damar tıkanıklıkları, beyin iltihabı, sinir hücrelerinde hasarlanma gibi durumlar da görülebilmektedir. İlaç dozunuzu doktora danışmadan değiştirmeyin Hastaların merak ettiği ve cevap aradığı sorulardan biri de atak geçirip geçirmeyecekleri,

kullanmakta oldukları bağışıklık düzenleyici ve baskılayıcı ilaçların COVID 19 riskini arttırıp artırmayacağı. MS hastaları için böyle riskler var mı? MS’in doğal seyrinde atak riski her zaman olabilir. COVID 19’un atak riskini artırdığına dair bir bilgi bulunmamaktadır. Bununla birlikte pandemi sürecinde yaşanan stres, belirsizlik, fiziksel kısıtlılık gibi durumlar atak riskini artırabilir. MS tedavisinde kullanılan ilaçların pek çoğu bağışıklık sistemini baskılamamaktadır. Bu ilaçlar bağışıklık sistemini bir nevi düzenlemekte ve MS’e karşı koruyucu hale getirmektedir. Bu nedenle bizim hastalarımıza önerimiz kullandıkları ilacı herhangi bir gereksinim olmadığı sürece kesmemeleri şeklindedir. Pandemi sürecinde bazı MS ilaçlarının dozlarında azaltma veya uygulama aralığında artırma düşünülebilir. Bu kararı hastalarımızın takibini yapan nöroloji uzmanlarının vermesi uygun olur. Uzman görüşü alınmadan ilaç kesildiği takdirde atak ve özürlülük artışı riski söz konusu olabilmektedir.

Temmuz

155

Ev içerisinde fiziksel aktivitelerinizi yapın MS hastaları COVID 19 sürecinde neler yapmalı, nelerden uzak durmalı? MS hastaları herkesin dikkat etmesi gereken maske takmak, sosyal mesafeye dikkat etmek, el temizliği gibi önerilere dikkat etmelidir. Pandeminin yoğun olduğu dönemde hastalarımızın hastaneye gelmesini azaltmak adına tetkik ve tedavilerini bir dönem erteledik. Bundan sonraki süreçte izlendikleri kliniklerden randevu alarak gerekli tetkik ve tedavi sürecinin yürütülmesi açısından düzenli muayenelerini yaptırsınlar. Ev içerisinde fiziksel aktivitelerini yapsınlar. Beslenme alışkanlıklarına dikkat etsinler. Akdeniz tipi beslenme alışkanlığını önemsesinler. Online eğitim etkinliklerini izleyebilir ve uygulayabilirler.

larımızın evlerine misafir oluyoruz ve onlara bu süreçte destek olmaya çalışıyoruz. Bu eğitimlerin hastalarımızın yaşam kalitesine olumlu bir etkisi olduğunu gördük.

Hasta ve yakınları MS’i daha iyi öğrendi Online MS okulu ile hastaların, hasta yakınlarının hayatına nasıl bir katkı sağladınız? Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde ve Samsun’da alanında deneyimli eğitmenler ile son 6 yıldır gerçekleştirdiğimiz kamplardan elde ettiğimiz deneyim ile bu yıl “Online Multipl Skleroz Okulu” projemiz 23 Nisan-17 Mayıs 2020 tarihleri arasında Karadeniz Multipl Skleroz Derneği’nin facebook ve instagram adresi üzerinden gerçekleştiriliyor. Bu alanda on line planlanan proje kapsamında MS’de en güncel bilgilere ulaşma imkanı sağlandı. COVID 19 pandemisi nedeTakipler görüntülü konuşma ile yapılıyor Pandemi ortamında tedavileri için hastaneye ni ile evde kalmanın oldukça önemli olduğu bu ulaşamayan MS hastaları için nasıl bir yakla- günlerde fizyoterapi, psikoterapi, beslenme, oyun ve müzik gibi farklı etkinliklerin yer alacağı canşımınız var? Hastalarımızdan atak geçiren veya yaşam kalite- lı programlara yer veriliyor. Günlük programlar sini olumsuz etkileyen şikayeti olanları randevu- bir gün öncesinden sayfamızdan paylaşılıyor. Bu ları doğrultusunda değerlendiriyoruz. Bu değer- proje sayesinde hastalar ve yakınları MS’i daha lendirmeleri pandemi döneminde de genellikle iyi öğrenebildi ve MS ile olan yolculuklarında hastanede yapıyoruz. Bununla birlikte telefon ile daha başarılı oldukları inancındayız. Türkiye’nin sesli ve görüntülü görüşmelerle de değerlendirme her bölgesinden, Avrupa ülkeleri, Azerbaycan, yapıp gerek duyulduğunda hastaneye çağırdığı- Gürcistan gibi pek çok ülkeden izlendiğimizi mız durumlar olabiliyor. Hastaların evde kal- gördük. Proje kapsamında pek çok MS hastasımalarının önemli olduğu bu süreçte Samsun na ve yakınına ayrıca sağlıklı yaşam adına bilgi Karadeniz MS Derneği olarak Ondokuz Mayıs sahibi olmak isteyen pek çok kişiye ulaştığımız Üniversitesi’ndeki alanında deneyimli öğretim inancındayım. Online MS okulu projemizi hasta elemanlarının da desteği ile 23 Nisan -17 Mayıs ve yakınlarının katılımı ile bundan sonraki yıl2020 tarihleri arasında online MS okulu gerçek- larda da devam ettirme düşüncesindeyiz. leştiriyoruz. Her gün eğitim faaliyetleri ile hasta156

Temmuz

Yüksek tansiyon riskine karşı

SÜT IÇIN

Dünyayı evde tutan salgın nedeniyle dikkatli beslenmenin öneminin arttığı bu günlerde uzmanlar, kalp ve damar sağlığını olumsuz etkileyen yüksek tansiyon gibi kronik rahatsızlık riskine karşı süt içilmesini öneriyor.

Yapılan bilimsel çalışmalar; kalsiyum, magnezyum, fosforun az tüketiminin bireysel veya toplumsal olarak hipertansiyon sıklığı ile ilişkili olduğunu gösteriyor. Sütün yüksek kalsiyum ve potasyum içeriği ile kan basıncı ve hipertansiyonun dengelenmesinde önemli bir besin kaynağı olduğu bildiriliyor. Hi-

pertansiyon hastaları az yağlı ya da yağsız süt tüketerek kan basıncını kontrol altına alabiliyor. Azalan kalsiyum alımının arteriyel kan basıncını artırdığına dikkat çeken Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neriman İnanç, şunları söyledi: “Kalsiyum, magnezyum ve fosfor minerallerinin alımı artırılarak kan basıcında azalma sağlanabilmektedir. Kalsiyum denince aklımıza gelen ilk besin öğesi süttür. Optimal kan basıncının sağlanmasında ve sağlıklı yaşam için günde 3-4 porsiyon süt ve süt ürünlerinin tüketimi öneriyoruz.” Prof. Dr. İnanç, ayrıca sekiz hafta süren ve belirli bir beslenmenin uygulandığı “Hipertansiyonu Durdurmak Üzere Besinsel Yaklaşımlar” (DASH) çalışmasında, yağsız ve az yağlı süt ve süt ürünleri içeren, meyve ve sebzeden zengin, yağdan ve kolesterolden yoksun, proteini hafif artırılmış bir diyetle, erişkinlerde kan basıncının 5.5/3.0 mmHg düşürüldüğünün görüldüğünü kaydediyor.

Temmuz

157

ASPASYA Dr. Öğr. Üyesi Hülya Kalyoncu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümünden mezun olmuş, Yüksek Lisansını ‘Kadir Has Üniversitesi’ Kültür Varlıkları Koruma ve Restorasyon bölümünde ve doktorasını ‘Mimar Sinan Üniversitesi’ Türk ve İslam Sanatı Bölümünde tamamlamıştır. Çeşitli yayınları olan ve Bilgi Üniversitesi’nde ve çeşitli üniversitelerde ‘Sanat Tarihi’, ‘Türk Sanatı Tarihi’ dersleri vermekte olan yazarımız evli ve iki kız çocuk sahibidir. Bu köşedeki yazılar, yazarımızın @aspasya99 instagram sayfasından alıntıdır. Aspasya M.Ö 470 – 401 yılları arasında yaşamış, dönem Atina’sının en güçlü kadınıdır. Kaynakların belirttiğine göre, Aksiokhos adında yerel bir asilzadenin kızı olarak Miletos’ta doğar ve 450 yılında Miletos’tan Atina’ya göç eder.

Ender rastlanan siyasi bir zekâya ve hitabet yeteneğine sahip olan Aspasya, Perikles’in de gücü nedeniyle dönemin ileri gelen filozofları, devlet adamları ve önemli sanatçıları ile bir araya gelme ve bu kişilerle sohbet etme imkânı bulur.

Çok iyi bir eğitim almıştır, çağının en entelektüel kişiliklerinden biridir, fiziksel olarak güzelliği ile bilinir ve çok güzel bir sese sahiptir.  Eski Atina’da kadınlar köleler, fahişeler ve ev kadınları olarak sınıflandırılmıştı ve toplum içerisinde söz sahibi değillerdi. Ancak buna rağmen, Atina’ya gidişinden sonra Atina’nın en ünlü siyaset adamı ve komutanı Perikles ile aralarında büyük bir aşk ilişkisi olur, Perikles’in eşinden boşanmasından sonra evlenirler ve 440 yılında Perikles isimli bir erkek çocukları olur.

Bazı bilim insanlarına göre Platon Aspasya’nın zekâsından öyle etkilenmiştir ki Sempozyum’daki Mantinealı Diotima karakterine temel olarak onu almıştır. Xenophon, Aeschines Socraticus ve Antisthenes felsefi eserlerinde ona yer verirler. Hatta Platon, Sokrates’in hitabeti Aspasya’dan öğrendiğini ve Perikles’in 430’daki cenaze konuşmasını bizzat Aspasya’nın yazdığını belirtir. Bunun yanında devlet adamları Aspasya’nın konuşmalarını dinlemeleri için eşlerini de göndermeye başlarlar ve evi felsefe, sanat ve diğer bi-

Hülya Kalyoncu Dr.Öğr.Üyesi Akademisyen. Sanat Tarihçisi 158

Temmuz

[email protected]

limlerle ilgilenen tüm kadınların toplandığı bir rı içerisinde Aspasya’yı iftiralara karşı savunmak durumunda kalır ve mahkeme sonuçta beraat kaokula ve bir sığınma evine dönüşür. rarı verir. Ancak bu davalar sonucunda dostu, döVe Aspasya bir bakıma tarihin ilk kadın hakları nemin en ünlü heykeltıraşı Phidias’ı kurtaramaz savunucularından biri haline gelir. Ancak tüm bu ve sanatçı hapiste ölür. Dönemin en ünlü filozofsaygın kişiliğine karşın, Perikles’in yaşamış oldu- larından olan bir başka arkadaşı Anaksagoras ise ğu siyasi çatışmalar ve dönemin erkek hegemon- dinî inanışları nedeniyle Atina Meclisi tarafından hücuma uğramıştır. yasının hâkim unsur olduğu bir dönem olması sebebi ile bazı çevreler Perikles’i küçük düşürmek için Aspasya ile uğraşırlar ve karalama yoluna giderler.

Bu sebeple taraflı yazılmış bazı kaynaklarda Aspasya’nın hetaera olduğu ve genelev işlettiği şeklindeki bazı bilgilere rastlanır, ancak bugün bu bilgiler kabul görmemektedir. Pelopones Savaşları (MÖ 431–MÖ 404) çıkmadan önce Perikles’in iktidarının çok zayıf olduğu bir dönemde, Perikles ve yakınlarına açılan mahkemelerde Perikles’in sapıklıklarını tatmin edebilmek için Atinalı kadınları ayartmakla ve tanrılara saygısızlık yapmakla suçlanır. Perikles gözyaşla-

Perikles’in 429 yılında ölümünden sonra Aspasya ancak evli bir kadının saygı göreceğini kabul ederek, Lysikles adında bir siyasetçi ile evlenir, ancak Lysikles’te 428’de Karya’daki bir çarpışmada öldürülür. Aspasya’nın Perikles’ten olan oğlu Genç Perikles ise daha sonra Atina’da general olur ve Arginusae Savaşı’ndan sonra idam edilir.  Ben Aspasya’yı çok seviyorum. Umarım sizler de benim kadar seversiniz onu. Sevgi ve sanatla kalmanız dileği ile. Tablo: Marie-Geneviève Bouliard (1772-1825), Self-portrait as Aspasia, 1794. Musée des Beaux-Arts, Arras, France

Temmuz

159

ÇİN ASTROLOJİSİ HAZİRAN 2020

6 Temmuz 2020 itibariyle yersel enerjiler Toprak elementi hakimiyetinde; göksel enerjilerde ise Su elementi içerisinde ilerlemeye başlıyor. Bu durum; Temmuz ayında yersel enerjiler aşırı aktifleşirken göksel enerjilerinde etkisi ile doğa olaylarını beraberinde getireceğine işaret ediyor. Bu aktif enerjiler ile bol sarsıntılı geçebilecek olan Temmuz ayında; hem iç hem de dış sarsıntılar için bir katalizör olacak olan Ay Tutulması ile başlayacak. Eğer geçmişimizde hatalar, aşklar ve kayıplar üzerinde durmadıysanız, tutulma bunu bize net olarak görecektir. Geçmişimizden gelen anılar bizi daha çok etkileyebilir; içinde bulunulan durumlar olduğundan daha büyük görünebilir ve egolarımızı zorla da olsa törpülememize destek olabilir. Bunların yanı sıra eski pişmanlıkları hatırlayabilir; size gizlediğiniz yanlarınızı hatırlatabilir. Temmuz ayı bu kalıntılarla hesaplaşma, gerekirse değişiklik yapma ve sonrasında daha az gölge ve omuzlarınızda daha hafif bir yük ile ilerleme şansınızı da arttırabilir. Ne mutlu ki, sarsıntı ve biraz olumsuzluk barındırsa da ilerleme ve yüklerimizden kendiliğinden arınmamız için olumlu enerjileri de içinde barındıran bir ay olacak Fare Temmuz ayı sizin için mükemmel bir ay vaad ediyor. Kariyer beklentileriniz olumlu yönde ilerleyecek bunun için çok çaba göstermeniz gerekebilir. Finansal alanda kazancınız aşırı artış göstermese de rutin harcamaları karşılamak için yeterli olacak. Her şeye rağmen bu ay tüm riskli yatırımlardan kaçınmanız faydalı olacaktır. Bekarlar için bu ay olumlu karşılaşmalar ve ilişki kurma şansı çok yüksek. Öküz Temmuz ayı hayatınızın bazı yönleri için harika zamanlar geçirmeyi vaad ediyor. İşyerinde hiç beklemediğiniz kadar çok değişiklikle karşılaşabilirsiniz. Aynı zamanda meslektaşlarınızın ve üst yönetim kadronuzun desteğini görebilirsiniz. Ancak bu ay daha bir kariyer ve kariyer değişiklikleri için uygun değil. Finansal kazanç ortalama seyirde ilerleyebilir. Harcamalara dikkat etmeniz gerekebilir. Tavşan Temmuz ayı tavşan burçları için harika şeyler öngörüyor. Mesleki gelişiminiz istikrarlı ve kademeli olacaktır. Kazançlar gelecekteki beklentilerinizi güçlendirmeli. Finansal durum ve kazançlar iyi görünüyor ancak para harcama konusunda ihtiyatlı olmalısınız. Bu ay iyi yatırımlara para aktarmak için çaba gösterilmeli ve başkalarına borç para vermekten kaçınmalısınız. Kaplan Kaplan burçları için bu ay öğretici bir ay olabilir. Geleceğe adım atmayı tasarlarken geçmişteki izleri de görmenizi oradan ders almanızı sağlayacak bir ay olabilir. Kariyer alanında büyüme; sıkı çalışma ve sağduyu ile sağlanabilir. İlerleme kademeli olacağından acele etmemeniz yerinde bir davranış olacaktır. Instagram: chineseastrologer 0507 460 96 92 www.chineseastrologer.sifa-sanatlari.com @sifa-sanatlari.com

Erim Dural Burcu Astrolog 160

Temmuz

[email protected]

Ejderha Ejderhalar, yaşamın birçok alanında iyi şeylerin yaşandığı keyifli bir ay bekleyebilirler. Hızlı ve doğru kararlar alırsanız kariyeriniz iyi ilerleyecektir. Planlarınız için iş arkadaşlarınızın ve dostlarınızın desteğini alabilirsiniz. Finansal alanda tasarruflar ve yatırımlar için uygun bir zaman olacak. Paranızı spekülasyonlara koymadan önce olasılıkları incelerseniz, kar elde edebilirsiniz. Yılan Yılan burçları bu ay iyi şeyler bekleyebilir. Çoğu şey tatmin edici bir şekilde ilerleyecektir. Kariyerinizde ilerlemek için birçok fırsat elde edeceksiniz. Finansal alanda gelir diğer aylara oran ile daha tatmin edici olacaktır. Ancak spekülasyonlardan ve riskli yatırımlardan kaçınmalısınız. Bekar bir yılan iseniz aşka başlamak için uygun bir ay olmayabilir. Sağlık alanında ise bağırsaklarınızda problemleriniz olabilir. Daha çok sıvı tüketmenizi tavsiye edebilirim. At At burçlarına sahip kişilere yönelik şanslarda bu ay biraz azalma olabilir. Kariyer beklentileriniz var ise karşılanacak ve anlaşmalarınız gerçekleşebilecek. Üstlerin kariyer gelişimi için tüm teşviklerini alacaksınız. Promosyonlar ve finansal ödüller sizi destekleyebilecek. İlişki alanında çiftler aralarında birçok çatışma ve yanlış anlama ile karşı karşıya kalabilir. İlişkinin ilerlemesini sağlamak için anlayış önemli bir. Keçi Keçi burçları bu ay daha fazla zorlukla yüzleşmek zorunda kalabilirler. Profesyonel büyüme için adım atmak istediğiniz bir dönemdeyseniz karşınıza engel çıkma olasılığı yüksek. Başarınız bunların üstesinden gelmenize bağlıdır. İş arkadaşlarınızın tam desteğini alamayabilirsiniz. Bu nedenle sakin kalmanızı önerebilirim. Para akışı sizi tatmin edebilir ancak giderler geliri aşma eğiliminde olabilir bu ay. Maymun Maymun burçları için ay boyunca sakin ve ileri dönük projeler ile umut vaat edebilir. Mesleki gelişim aşırı ilerlemese olumlu adımlar atmak için zemin hazırlayacak. Sonuç elde etmek için kısa yollara başvurmadığınızda kazanan siz olacaksınız. İlişkilerde bekar kişiler doğru partnerleri bulmakta sorun yaşayabilirler. Mutlu ve uzun evlilikler ise olumlu zaman geçirmek için uygun zamanlar verebilir. Horoz Horoz burçları için bu ay iyi şeyler öngörülüyor. İş yaşamınızda meslektaşlarınızın ve yönetiminizin desteğiyle işlerinizi kolayca bitirebileceksiniz. Enerji seviyeleriniz yüksek ve sorunlara rağmen ilerlemek için adımlar atacaksınız. Yönetim kadroları performansınızdan etkilenecek ve size finansal faydalar sağlayacaktır. Bekar burçlar karşı cinsi cezbetmek için birçok fırsat elde edecekler. Köpek Temmuz ayı Köpek burçları için yaşamı daha elverişli hale getiriyor. Bu nedenle çok iyi şeylerin olmasını bekleyebilirler. Profesyonel iş insanları için mükemmel bir ay olacak. Zor işlerde dahi hedeflerine kolayca ulaşabilirler. Projeleri için yakınlarının desteğini alabilecekler. Pazarlama, iletişim, telekomünikasyon ve iletişim uzmanları işlerinde son derece başarılı olacaklar. Çalıştığınız kuruluşun karı büyük bir sıçrama gösterebilir. Domuz Bu ay Domuz burcuna sahip kişiler için biraz karışık. İlişkileri olumlu yönde ilerleyecek ve mali durum oldukça cesaret verici olacak. Bunların yanında kariyer alanında biraz zorluk oluşabilir. İşyerinde hem iyi hem de kötü şeyler bekleyebilirsiniz. Bunun, stresinizi arttırmasına izin vermezseniz sağlığınıza etkisi olmayacak. Bu nedenle stres kontrolünü sağlamanız bu ay büyük önem arz edecek. Temmuz

161

ASTROLOJİ KOÇ BURCU Sevgili Koçlar, hayatınızda duygusal anlamda tamamen yeni bir başlangıca hazır olun. Özel hayatınızda artık kendinizden tavizler vererek sürdürdüğünüz ve sizi fazlasıyla yıpratan konulara son vermek isteyeceksiniz. Ailevi konularda sürekli aralıklarla gündem gelen konular bu ay yine karşınıza çıkabilir bu sefer net bir şekilde kararlar alarak konuyu tatlıya bağlamalısınız. Aile büyüklerinizden birinin sağlık sorunları sizi bu ay biraz üzebilir. BOĞA BURCU Sevgili Boğalar, bu ay ticari konularda yurtdışı kaynaklı yeni bir oluşum parasal kaynaklarınızı geliştirebilir. Ayrıca akademik konularda da yine yurtdışı eğitim kararları alabilirsiniz. Temmuz ayında iletişim konularında özellikle 13 üne kadar biraz sıkıntı yaşayabilirsiniz merkür retrosu özellikle üçüncü ev konularınızda sizi zorlayabilir yanlış anlamalar ve anlaşılmalar hem ticari hem duygusal ilişkilerinizde size zorluklar yaşatabilir ekstra dikkatli olmalısınız.

YENGEÇ BURCU Sevgili yengeçler temmuz başında kaşıt eviniz olan 7. Evde bir ay tutulması deneyimleyeceksiniz, her türlü ilişkinizde ani bitişler yaşayabilirsiniz. Uzun süredir sürüncemede olan her türlü konu netlik kazanacak. Duygusal anlamda biraz yorucu bir temmuz ayına hazır olun. Bekar yengeçler yeni bir ilişki için ağustos ayını beklemelisiniz. Evli yengeçler aile ilişkilerinde uzun süredir devam eden bir konuyu ay sonuna doğru en doğru kararla netleştirebilirsiniz.

İKİZLER BURCU 13 derece oğlakta gerçekleşecek ay tutulması sizin 8. evinizde gerçekleşecek ve her türlü gelir-gider, nafaka, miras ve finansal konular sizin gündeminiz olacak. Maddi konularda oldukça hareketli bir ay olacak, parasal konularda destek alarak rahatlayacaksınız. Yönetici gezegeniniz merkür 13 temmuza kadar retro hareketinde bu da sizi iletişim konularında oldukça zorlayacak, sürpriz ödemeler, unuttuğunuz bazı faturalar önünüze gelebilir. Önceden başvurduğunuz bir iş girişimiz yada iş başvurunuz ile ilgili güzel bir sürpriz yaşayabilirsiniz.

BAŞAK BURCU Sevgili Başaklar, bu ay 5. Evinizde bir ay tutulması yaşayacaksınız. Duygusal hayatınızda bir kriz yaşamanız muhtemel eşiniz ile yada sevgiliniz ile ayrılık kararı alabilirsiniz. Artık hayatınıza ciddi bir yön vermek isteyebilirsiniz kiminle devam edeceksiniz ve tabii analitik düşünce şeklinize göre de bu size ne gibi faydalar sağlayacak enine boyuna düşünerek karar vermelisiniz. Güzel giden bir ilişkiniz varsa bebek ile taçlandırmak isteyebilirsiniz. Ayrıca bu ay ev değiştirme yada şehir değiştirme planlarınız olabilir.

Akkaya Emine Rüya Yorumcusu 162

Temmuz

[email protected]



ASLAN BURCU Sevgili Aslanlar, uzun süredir iş temponuzda bir yenilik ve değişiklik yapmak istiyordunuz temmuz ayı bunun için oldukça verimli geçecek. Eğer bir yerde çalışıyorsanız yeni bir iş teklifi ile şaşırabilirsiniz. Kendi işini yapan aslanlar kendilerini bu ay biraz yorgun hissedebilir ve içe dönmek isteyebilirsiniz. Kendi öz kaynaklarınızla bu ayın parasal düzeninizi sağlamaya çalışmalı yeni ve önemli kararları ağustos ayına ertelemelisiniz.

TERAZİ BURCU Temmuz ayında özellikle ailevi konularla ilgili oldukça yoğun bir gündeminiz olacak. Özellikle varsa çocuklarınızın akademik ve eğitim konularında ve yurtdışı eğitim konularında ciddi kararlar alabilirsiniz. Ailede geçmiş sorunlar tekrar masaya gelebilir doğru bir iletişim dili ile üzebilirsiniz. Evli teraziler eşiniz ile yeni bir gayrimenkul alımına karar verebilirsiniz gerekli maddi destek ay sonu gelecek. AKREP BURCU Sevgili Akrepler, temmuz ayında önemli bir ailevi konuyla ilgilenmeniz gerekebilir. Özellikle kardeşler ile bazı yeni tartışmalı bir gündeminiz olabilir. Miras yara mahkeme konuları canınızı sıkabilir. Mevcut bir tatil planınız varsa erkene çekmek ve biraz uzaklaşmak isteyebilirsiniz. Evli akrepler eşleri ile yeni bir düzen kararı alabilir ve ayrıca bir bebek sürprizi ile eviniz şenlenebilir. Sosyal anlamda yeni bir arkadaş çevresi ile ortamınız değişebilir bununla beraber bazı yeni projelerin de fikirsel adımlarını atabilirsiniz. YAY BURCU Temmuz ayında maddi konulardaki ve finansal durumuzda ciddi bir iyileşme yaşayabilirsiniz. Ortaklarınızla kaynaklarınız konusunda karar alırken sakin olmalısınız özellikle bu kararları ay sonuna bırakmalısınız. Geçmiş dönemlerden bazı unutulmuş borçlarınız önünüze gelebilir. Mahkeme ile ilgili bazı konular bu ay netleşecek ve aklınızı kurcalayan bir sorundan kurtulabilirsiniz. Özellikle yurt dışı iş anlaşmaları kendi işini yapan yayların yüzünü güldürecek.

eakkayaofficial

OĞLAK BURCU Sevgili Oğlaklar, temmuz ayı ikili ilişkiler konusu odak noktanız olacak. Uzun zamandır uzlaşmakta zorluk çektiğiniz ortağınızla yolları ayırma kararı alabilirsiniz. Ayrıca yolunda gitmeyen evliliğiniz için de yine aynı şekilde kadersel bir karar alabilirsiniz. Duygusal dünyanız için zor bir ay sizi bekliyor ancak siz oğlaklar yine zaferle ve en doğru kararları almış olarak kendinize yeni bir hayatın kapılarını açacaksınız. KOVA BURCU Sevgili Kovalar, temmuz ayındaki ay tutulması 12. evinizde gerçekleşiyor. Bir takım gizli düşmanlıklar yüzünden iş konularında sıkıntı yaşayabilirsiniz özellikle iş arkadaşlıklarınız yada üstleriniz ile zorlu bir ay geçirebilirsiniz. Kendi ticari faaliyeti olan kovalar beklenmedik parasal bir kayıp yaşayabilir lütfen imzalayacağınız anlaşmalara çok dikkat edin. Yılın başında yapmayı düşündüğünüz bir projeniz ile ilgi ayın üçüncü haftası sürpriz bir teklif alabilirsiniz.

BALIK BURCU Sevgili Balıklar, kariyerinizde yeni bir başlangıç kararı alabilirsiniz. Kendi işini yapan balıklar farklı bir ticari alanda ortaklı bir yapı ile yeni bir oluşum içerisine girebilirsiniz. Ancak temmuz ayı içerisindeki merkür retrosunu lütfen dikkate alın ve önemli imzaları ay sonuna erteleyin ve iletişim kazalarına yeni kurban vermeyin. Riskli yatırımlarınızı da yine lütfen ay sonuna erteleyin. İş ortamındaki bazı sizden gizlenen konuların ortaya çıkması gerginlikler yaratacaktır.

emineakkaya Temmuz

163

164

Temmuz

Get in touch

Social

© Copyright 2013 - 2024 MYDOKUMENT.COM - All rights reserved.